CUMARTESİ NOTLARI: Salaklaştırılıyoruz
***
Dikkatli okurlarım fark edeceklerdir. Hep "kitlelerin sersemleştirilmesi"nden söz ederdim. O halde şimdi niye "salaklaşma"yı tercih ettim, anlatayım. Mesela "uyku sersemi" deyimini düşünün. Farsça kökenli "sersemlik" bir tür "sarhoşluk" veya "ayılamama" halidir. O yüzden "kitlelerin sersemleştirilmesi" dediğimde kastettiğim şey "kolektif hipnoz"dur. Ama "salaklaşma" başka bir şey! Boş boş bakan, boş şeylere ilgi duyan, boşluğa kahkaha atanlara bakın, ne demek istediğimi anlayacaksınız... Kelimenin kökeni de açıklayıcı zaten: "Salmış kafalar..."***
Komik Youtuber'lara, Tiktok komedyenlerine bakıyorum. Milyonlarca izleyen gülüyormuş... İyi ama bu videoların tekinde bile sevinç duygusunun, hakiki neşenin izi yok! İçinde sevinç olmayan kahkaha kadar ruhu hızla alçaltan pek az şey vardır.***
Bahar geldi ya, Hayriye Hanım meyve ağacı fidelerini etrafa dikmeye başladı. Benim en değerli ahbaplarımdandır, uzun yıllardır tanırım. "Meyve ağacı diktim" derken gözlerinin nasıl parladığını, bana domates, dereotu, biber fideleri getirdiğindeki sevinci görmeniz gerek. Bir Trabzon hurması ve birkaç da kayısı fidesini de mahallesindeki boş arazilere dikmiş. "Belki büyürler de, çocuklar görünce sevinir" diyor. Dünya Hayriye Hanımlar'ın yüzü suyu hürmetine dönüyor.Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
- Hamburger (05.05.2024)
- Haftanın notları: Budur! (04.05.2024)
- Eğitime dair tarihsel ve güncel masallar (03.05.2024)
- Geçen yüzyıla bakmak... Ama nasıl? (02.05.2024)
- Çocuklar bizden ne öğreniyor? (30.04.2024)
- Soykırımı değil, kendi baş ağrılarını durdurmak istiyorlar (29.04.2024)
- Güllerin içinden geçmeyen yollar (28.04.2024)
- Haftanın Notları: Uygarlığın köpek dişleri (27.04.2024)
- İktisat değil, insan... (26.04.2024)
- Ana muhalefet için gelecek nasıl gelecek? (25.04.2024)