HAŞMET BABAOĞLU

Gel de şüphelenme!

"Mümkün olduğunca bisiklet kullanmalı ve yürümeli, petrole bağımlılığımızı azaltmalıyız.
Et yememeli, bitkisel beslenmeyi yaygınlaştırmalıyız.
Ve dev gıda ve temizlik ürünü şirketlerine sırtımızı döner, ürünlerini almazsak, düzen bundan etkilenecektir." Tavsiyeler bu kadar değil tabii, liste uzun.
Olay şu...
Önde gelen uluslararası çevreci örgütler oturup "Amazon yağmur ormanlarını kurtarmanın yolları" diye tavsiye listesi oluşturmuşlar.
Malum hep "yeryüzünün akciğerleri" olduğu söylenen yağmur ormanları haftalarca yandı, dönüp kimse bakmadı, ancak geçen hafta yangın kontrol altına alınabildi.
Bildiri bunun üzerine kaleme alınmış.
Okurken "iyi ama bu kadar çocukluk, bu kadar saflık fazla" diyorsunuz.
Tabii onlar da size bu tavrın "dünya için gerekli yeni bir masumiyet devrimi" olacağını anlatacaklardır.
***
Fakat esas mesele başka!
Çevrecilik diye ortaya böyle "çocukça" bir tablo koyulursa...
Geç kapitalizmin kitleleri esir alan muazzam çarklarına toplumsal enerji böyle minimal tutumlar için harcanacaksa...
İnsan, "bir numara var bu çevrecilik işlerinin içinde" diye şüpheleniyor.
Ben mesela uzun zamandır, acaba bazı "temiz kalpli, iyi niyetli" topluluklar çok daha büyük ve şeytani projelerin örtüsü olarak kullanılıyorlar mı, diye düşünür oldum.
Geçenlerde Capri adasında dünya jetsetinin Google'ın liderliğinde "küresel ısınma ve iklim değişikliği kampı"na katıldıklarını yazmıştım, hatırlarsınız...
Vitrindeki yaldızlar orada bir ölçüde dökülmüştü.
Öyle ya, meseleyi ciddiye alsalar...
Onca milyarder, hanedan üyesi ve ünlü topluluğu adaya "atmosferin en büyük düşmanı" olduğu iddia edilen özel jetleriyle gider ve konferanslardan arta kalan zamanlarında süper hızlı teknelerde boy gösterirler miydi?
***
İnsan, ister istemez şöyle düşünüyor:
Bu küresel iklim değişikliği patırtısının arkasında ne dönüyor?
Vitrin gönül çalıyor, orası tamam da...
Dükkanın içinde ne satılıyor acaba?
Yeni çevreciliğin "dostlar hepimizi alışverişte görsün" çizgisinden başımızı kaldırıp global kapitalizmin insanı posaya çeviren çarklarıyla hesaplaşmak kolay mı sanıyorsunuz?
Eh, şimdi bunları yazdım diye, ne oldu?
Bizim uyduruktan "okumuş" kesimin gözünde "odunun teki" derecesine düştüğüm kesin!
Ne yapsam bilmem ki!
Gidip Kaz Dağları'nda piyano mu dinlesem?
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.