Malum sosyal sınıfla Türkiye’nin bitmeyen imtihanı
Bu saçmalıklar dansı...
Bu endişeler içinde saçmalayan zihinlerin bir yana, keyfi hiç bozulmayan bedenlerin öteki yana savrulması süreci elbet son bulur diye düşünüyorum...
Yok! Olmuyor.
Gezi'den beri böyle sürüyor.
Bir sosyal sınıf var ki, inat ve ısrarla, hatta hınçla kendini paralıyor.
Her seçim öncesinde iyice dağıtıyorlar.
Hani kişisel hazları ve hayat tarzları yara alsa, anlayacağım.
Her gün gittikleri barlara, restoranlara yenileri ekleniyor. Tatil neşeleri deseniz, hiç bozulmuyor.
Onların sevdikleri deyimle söyleyeyim; her gün yeni bir "event"den başlarını alamıyorlar.
Eh, zaten memleket iktisadının geliri ve fırsatları hâlâ hep onların hanesine yazılıyor.
Millete gıcıklık...
Memleketini aşağılama...
Durmadan "dışarılara" yaltaklanma...
İleride sosyal bilimciler haklarında sarsıcı yorumlar yapacaklar, bundan eminim.
Ama bazı şeyler var ki, psikolojiden öteye açıklaması yok; insan şaşıp kalıyor.
Mesela Türkiye'nin en lüks marina evlerinden birinde yaşayan bir eski tanıdığın Deniz Gezmiş'leri sosyal medyada kızıl bayrak resimleri ve gözyaşları içinde kutlaması akıl alır şey mi?
Gezmişlerin gerçekte yaşamadığını, her şeyin heyecanlı bir Hollywood senaryosu olduğunu mu sanıyor?
Kapısında bir militan görse korkusundan düşüp bayılacak birinin sırf bu iktidar gitsin havalarına girip komünist falan takılması neyin nesi?
Nasıl saçmalamaktır bu!
Bir de içlerine uzun uzun çektikleri meditasyon "nefes"lerinden patlayacak hale gelip eşini dostunu "kendi alanlarımızı yaratmazsak nefessiz kalacağız" ilanlarıyla korkutanlar var.
Gülsen gülünmez...
Bazen hakikaten bu topraklara Mars'tan düşmüş gibiler...
Oğlum memleketin ve dünya hakkında bu kadar cahil olacak idiysen niye o kadar okudun diyeceği geliyor insanın ama değmez.
Bazen basbayağı hinlik ve kötülük peşindeler.
Yıllardır kutuplaşmadan yakınıp şimdi "hele bir iktidardan düşün, hiç acımayacağız" diye mesajlar atacak kadar yüzsüzler.
Allah selamet versin!
Anlıyorum ki...
Memleketin bunlarla daha çok işi var.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
- Hamburger (05.05.2024)
- Haftanın notları: Budur! (04.05.2024)
- Eğitime dair tarihsel ve güncel masallar (03.05.2024)
- Geçen yüzyıla bakmak... Ama nasıl? (02.05.2024)
- Çocuklar bizden ne öğreniyor? (30.04.2024)
- Soykırımı değil, kendi baş ağrılarını durdurmak istiyorlar (29.04.2024)
- Güllerin içinden geçmeyen yollar (28.04.2024)
- Haftanın Notları: Uygarlığın köpek dişleri (27.04.2024)
- İktisat değil, insan... (26.04.2024)
- Ana muhalefet için gelecek nasıl gelecek? (25.04.2024)