Pişkinlik karakterleridir!
Her zaman kabahatin çoğu başkalarınındır.
"Cahil ve korkunç" bir kalabalık saydıkları başkalarının...
Malum mavi gözlü büyük şairleri de zaten halkı içine kapalı midyeye, kendini sokan akrebe, sopayı görünce hizaya giren koyuna benzetmiş;
"Bir değil, beş değil /yüz milyonlarlasın maalesef" diye sızlanmayı eksik etmeden;
"dilim varmıyor ama kabahatin çoğu senin canım kardeşim" demiştir.
Bayılırlar bu dizelere.
Ağzından tükürükler saça saça o dizeleri seslendiren meşhur bir tiyatro sanatçısını izlerken kendilerinden geçerler.
Çünkü bu dizeler onların dünyaya, memlekete, hayata, insana bakışlarını anlatır.
Fakat onlar yaparsa ya mutlaka bir "seçkinci hikmet" bulunur ya da anlayışla karşılanacak bir bağlama oturtulur.
Bilmem, Kemal Kılıçdaroğlu'nu tv'de izlediniz mi?
Partisinin Adana milletvekili ve TBMM Başkanlık Divanı üyesi Elif Doğan Türkmen'in 1 milyon 200 bin liralık faturasını şöyle izah etti: "Yapılan harcamaya kanunsuz harcama diyemiyorsunuz.
Sınırsız hak olur mu? Bunun değişmesi lazım. Adama sorarlar, sen bu hakkı niye verdin?" Nedir bu şimdi?
Pes artık dedirtecek türden bir pişkinlik mi?
Belki...
Ama yukarıda da anlattım ya, bu her zamanki halleridir.
Terbiyeleri (terbiyesizlikleri demek lazım) ve yaşam kültürleri budur.
Tereyağından kıl çeker gibi kabahatten, hatadan, günahtan ellerini öyle bir çekiverirler de, şaşar kalırsınız.
Bütün kabahat başkalarındadır; özellikle de halkın hakiki temsilcilerinde...
BUNLARI YUTTURACAĞINIZI MI SANIYORSUNUZ?
Ahmet Kekeç dün yazdıklarında yerden göğe haklı...
Ne cibilliyetsizliktir arkadaş!
Günleri Obama'ya, Hillary'e, Biden'a yaltaklanmakla geçen; bir gün bile bu küreselci şeytanların dünya Müslümanlarına çektirdiklerini dert etmeyen tipler şimdi Trump'a karşı birleşmişler, akılları sıra "Müslümanları koruyor" fotoğrafı veriyorlar.
Bu sahtekârlıklarını, bu samimiyetsizliklerini yutmayacağımızı belli ettiğimizde de, şirretlik ediyorlar.
Ezandan bile rahatsız olan sizsiniz, şimdi "Trump karşıtı Müslüman yandaşı" mı oldunuz?
Daha geçen yıl mültecileri buradan kovuyordunuz aklınız sıra, şimdi Trump'a samimiyetle karşı çıktığınıza inanacak mıyız?
Hadi gidin işinize!
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
- Soykırımı değil, kendi baş ağrılarını durdurmak istiyorlar (29.04.2024)
- Güllerin içinden geçmeyen yollar (28.04.2024)
- Haftanın Notları: Uygarlığın köpek dişleri (27.04.2024)
- İktisat değil, insan... (26.04.2024)
- Ana muhalefet için gelecek nasıl gelecek? (25.04.2024)
- Bu ‘ego’larla nereye? (23.04.2024)
- Aynada kendimize bakmaya sıra gelecek mi? (22.04.2024)
- Geçiştirilen geçmiş ve gelecek (19.04.2024)
- Tam o noktadan başlayın! (18.04.2024)
- Sahnedeki denge bozulur mu? (16.04.2024)