Varsın, yakışmasın!
İç dedim de... Zaten "iç"tenlik dışardan bakana çoğu zaman salaş görünür! Aşk, itici düzeyde asosyaldir mesela. Zekanın saçı başı dağınık, gömleği dışarda, ayakkabı bağları çözüktür. Bilgelik deseniz, bir lokma bir hırka!
Çıplak ağaçlara bakmayı ve hayatiyetlerinin gücünü şu yaşımda yeni yeni öğrenmeye başlıyorum demiştim ya... Nasıl da imalar ve işaretlerle yüklüler! İnsan onlara bakıyor ve "hiç yaprakları olmuş muydu, yoksa hep böyle miydiler?" diye düşünüyor bazen. Bahar her seferinde böyle düşünenleri mahcup ediyor.
Ne acayip! Kendi başarısından değil, başkalarının başarısızlığından zevk alıyor.
Ne gülünç! Sırf başarısız oldu, kaybetti diye kendini derviş sanıyor.
Belli çevreler var. Bakıyorum, aralarında dürüst insan kalmamış gibi. "İnandırıcı" olanları, yani rolünü iyi yapanları dürüst yerine koyup ona inanıyorlar. Acıklı!
Okullarda okutulması gereken başka bir tarih olmalı! Savaşlar, zaferler, yenilgiler, sultanlar, krallar, kahramanlar tarihini kastetmediğimi hemen anlamışsınızdır. Sanat tarihinden de söz etmiyorum! Mesela, diyorum, patatesin tarihini bilsek çok daha anlamlı olur! Bugün Berlin'den Bombay'a çocuklara sorsanız, kızarmış patatessiz bir dünya tasavvur edemediklerini anlarsınız! Oysa 16. yüzyıl Avrupa tarihini düşünün... O kralların, o çatışmaların ne adı kaldı geriye, ne değeri! Fakat tam o yüzyılda Amerika'dan yamru yumru bitki kökü Avrupa'ya getirilmişti. O kaldı. Patates yani. Üstelik ilk geldiğinde yiyenler hasta oldu, salgın ölümler yaşandı. Başlangıç kötüydü ama sonu iyi geldi...
Sosyal medya ergenliği: Birbirimizi sevmeye nefrette ortaklıkla başlayacağımızı sanmak...
Zararsızlara, korkaklara ve tembellere "iyiler" diyoruz. Bu aptalca fakat vahim hata bizi öldürüyor.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
- Hamburger (05.05.2024)
- Haftanın notları: Budur! (04.05.2024)
- Eğitime dair tarihsel ve güncel masallar (03.05.2024)
- Geçen yüzyıla bakmak... Ama nasıl? (02.05.2024)
- Çocuklar bizden ne öğreniyor? (30.04.2024)
- Soykırımı değil, kendi baş ağrılarını durdurmak istiyorlar (29.04.2024)
- Güllerin içinden geçmeyen yollar (28.04.2024)
- Haftanın Notları: Uygarlığın köpek dişleri (27.04.2024)
- İktisat değil, insan... (26.04.2024)
- Ana muhalefet için gelecek nasıl gelecek? (25.04.2024)