HAŞMET BABAOĞLU

Selfie faciası

Gencecik, pırıl pırıl iki delikanlı...
Antalya'da kay kay yapmış akşam vakti Alanya'ya dönüyorlardı.
Arabalarını park edip tuvalet ihtiyaçlarını gideren arkadaşlarından ayrılıp asfaltın üzerine uzandılar.
Cep telefonlarına poz vereceklerdi.
Fakat onları fark etmeyen bir kamyonet üzerlerinden geçip hayatlarına son verdi.
Kaza "Antalya'da kan durduran selfie faciası" başlığıyla medyaya yansıdı.
Doğrusu, kaza haberinin hemen ardından twitter ve facebook'ta yer alan kaza yorumları da "kan dondurucu"ydu!
Üzüntünün kıyısından bile geçmeden derhal talihsiz çocukların zekâsıyla dalga geçen sevimsiz tipler ortalığı dolduruvermişti.
Olayda alkolün katkısı nedir diye soran pek çıkmamış ve en tuhafı da şu ki, kamyonet sürücüsünün neden yol üzerindeki hareketliliği fark etmediği konusuyla ilgilenilmemişti.
Yorumlara bakıp "bu nasıl hoyratlıktır!" diye içimden geçirdiğimi hatırlıyorum. Bu insanlar hiç mi 17-19 yaşlarında olmamışlardı?
Neden peki?
Galiba şundan...
Sevinç duygusuyla aramız kötü, unuttuk hatta.
Ya muazzam bir gerilim içinde dişlerimizi sıkarak eğlenmeye çabalıyoruz ya da hoyrat duyguların çukurunda debeleniyoruz.
Bu durumda ne hakiki kedere, ne de empatiye yer kalıyor!
Şüphesiz o iki delikanlının yaptığı büyük hataydı.
Fakat düşünsenize, ne için?
İlerde dönüp baktıklarında köpürte köpürte anlatacakları azıcık neşeli, çokça heyecanlı bir fotoğrafları olması için...
"O gün ne mutluyduk!" diyecek bir anıları olsun diye...
Biliyorum, şu sıralarda "tehlikeli selfie" diye berbat bir moda yayılıyor. Tren yoluna oturmuş tren uzakta gözükmüşken selfie çekmenin falan onaylanıp alkışlanacak tarafı yok.
Şunu da biliyorum...
Sükûnete, sevgiye, sevince inancı kalmayan gençlere popüler kültür bir tür uyuşturucu teklif ediyor: riskin heyecanı ve uçukluk eğlencesi!
DEMİRTAŞ'LA ANAYASA GÖRÜŞMEK?!
Lafımı evirip çevirmeden söyleyeceğim. Malum, Başbakan Davutoğlu anayasa ve reformları görüşmek üzere Demirtaş'tan da randevu istedi.
Merak ediyorum...
Demirtaş ne diyecek Davutoğlu'na? Yeni döndüğü ABD ve Rusya'nın yeni anayasa hakkındaki görüşlerini mi iletecek?
Bana sorarsanız, karşılığı olmayan "uzlaşmalar" Türkiye'nin enerjisini tüketiyor.
Diyeceksiniz ki, demokratik teamüller böyledir, HDP meclistedir, gidip konuşmak gerekir.
İtirazım yok!
Gidilsin, konuşulsun.
Ama kiminle?
Kıvrak ve ufuk açıcı siyaset tam da bu sorunun cevabından başlar.
Demirtaş, bizim demokrasimiz için bitmiş bir siyasi figür.
Davutoğlu'nun HDP'den farklı bir muhatap bulup siyasi alana çekmesini beklerdim, bekliyorum.
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.