Son dakika: İstanbul'un göbeğinde dehşet! Pusu kurup yanlış adamı öldürdüler
Son dakika haberine göre İstanbul Eminönü’nde “haraç kesme” husumetinden kaynaklı yaşanan silahlı saldırıda konuyla alakası olmayan bir Suriyeli genç kalbinden vurularak hayatını kaybetti. Dehşet anları kamerada...

Olay, Eminönü Tahtakale'de dün saat 17.00 sıralarında meydana geldi. İddialara göre, Tahtakale'de ticaretle uğraşan Mecnun Avuoğlu ile iki eski polis arasında husumet vardı. Daha önce haraç kesme konusundan açılan davaları devam ediyordu. Davayı çekmemekte ısrarcı olan Avuoğlu'nun ailesine ve kendisine birçok kez silahlı saldırı düzenlendi. Son olarak dün çalıştığı iş hanına girmek isteyen Avuoğlu, tanımadığı iki kişi tarafından silahlı saldırıya uğradı. Mermilerden kaçmayı başaran Avuoğlu, hanın içine girdi. O sırada iş hanından çıkan Suriye uyruklu 25 yaşındaki Moaz Aspar isimli bir kişi mermilerin hedefi oldu. Kalbinden vurulan Suriyeli genç kaldırıldığı hastanede hayatını kaybetti. Silahlı saldırıyı gerçekleştiren iki şüpheli olayın ardından kayıplara karıştı.
CİNAYET ANI KAMERADA
Yaşanan silahlı saldırı güvenlik kameraları tarafından saniye saniye kaydedildi. Görüntülerde, 2 şüphelinin sokak üzerinde beklerken bir anda tabancayla ateş açmaları görülüyor. Şüpheliler kaçarken bir el daha ateş açıyor. Açılan ateş sonucu Suriye uyruklu genç vuruluyor.
"ANNEM, BABAM VE KIZ KARDEŞİME SALDIRDILAR"
Daha önce ailesine de silahlı saldırı yapıldığını söyleyen Mecnun Avuoğlu, "Daha önce bu adamlar Diyarbakır Dicle'de annem, babam ve kız kardeşime saldırdılar. Haneye tecavüz, her şey var. Aynı bu aile yaptı bu olayı. Orada babam komalık oldu. Ölümden döndü. Çok şükür bir şey olmadı. Şu an ayakta ayağında da platin var" dedi.
"GÖNDERDİĞİM MALLARA ONLAR EL KOYUYORDU"
Saldırının temel sebebinin 2016'dan önceye dayandığını söyleyen Avuoğlu, "Ben Çin'de yaşıyorum. Oradan Türkiye'ye mal gönderiyorum. Benim oradan gönderdiğim mallara onlar el koyuyordu. Gümrükten geçiyor mal. Her şeyi ödenmiş. Resmi herşey. Faturası ödenmiş. Bu adamlar el koyuyordu. Rüşvet istiyordu bizden, kaçakçılık şubede çalışan Yüksel Hınıslı vardı. Muzaffer İpek ve Mehmet İpek'le hareket ediyor. O adam mala el koyuyor, ondan sonrada bizden para istiyordu. Biz de o parayı mecbur kabul ediyoruz. Bir şey yapamıyoruz. İşlerimiz aksamasın diye parayı veriyoruz" dedi.
"HERKES ONA HARAÇ VERİR"
Saldırıyı azmettirdiğini iddia ettiği kişilerle davalık olduğunu söyleyen Avuoğlu, "Biz bunlara dava açtık, onlar da bu davaları geri çekmemizi istiyorlar. Baskı kuruyorlar. Onun için biz de davalardan vazgeçmiyoruz. Vazgeçmediğimiz içinde böyle tehditlerle, saldırılarla vazgeçirmeye çalışıyorlar. Bahsettiğim üç kişi polis değil iki kişi polis, Yüksel Hınıslı ve Muzaffer İpek polis. Mehmet İpek ise burada yönetici. Burada Tahtakale'yi yöneten adam. Çok tehlikeli bir insan bütün esnaflar onu tanır, herkes ona haraç verir" dedi.