Çelik Kubbe ile Türkiye'nin savunma gücü katlanıyor! 6 katmanlı sistem
TSK'ya teslim edilen yeni nesil hava savunma sistemi Çelik Kubbe tek merkezden kontrol ediliyor ve entegre çalışıyor. Peki Çelik Kubbe nasıl işleyecek? Askeri stratejist Dr. Kemal Olçar Çelik Kubbe sisteminin nasıl çalıştığını A Haber’de adım adım anlattı.
Başkan Recep Tayyip Erdoğan, dün ASELSAN Gölbaşı Yerleşkesi'nde düzenlenen, "Gelecek 50 Yıla Atılan Temeller", Çelik Kubbe Teslimatları, Tesis Açılışları ve Oğulbey Teknoloji Üssü Temel Atma Töreni'nde konuştu.
Başkan Erdoğan, "460 milyon dolarlık yatırım ile 47 araçtan oluşan Gök Kubbe sistemlerini, güven veren ve düşmana korku salan bu sistemleri kahraman ordumuza kazandırdık." diyerek duyurdu. Peki Çelik Kubbe nasıl işleyecek? Askeri stratejist Dr. Kemal Olçar Çelik Kubbe sisteminin nasıl çalıştığını A Haber'de adım adım anlattı.
Ekran görüntüsü / A Haber
DÜNYADA EN GELİŞMİŞ SİSTEM
Askeri stratejist Dr. Kemal Olçar: Tüm memleketin üzerinde bir kubbe, koruma kalkanı var gibi bir izlenim oluşuyor ve bu gayet normal aynı zamanda doğru bir izlenim aslında. Çünkü biliyorsunuz bu Çelik Kubbe, dünyada iki tane daha örneği var. Bir tanesi Altın Kubbe, biri Demir Kubbe.
Demir Kubbe'yi çok konuştuk ver İsrail'i sistemleri. 4 kilometreden 70 kilometreye kadar Demir Kubbe'nin sahası var. İlave ettikleri Arrow sistemleri vesaire onlar biraz daha katman yukarı çıkıyor ama denenmedi. ABD'nin Altın Kubbesi bir hayal gözüküyor. Çünkü atmosfer üstü bir vuruş öngörüyor. O da biraz uzun vadeli bir çalışma ama Çelik Kubbe bunların içinde en optimal olanı. Çünkü 1,5 kilometreden başlıyorsunuz, 180-200 kilometreye kadarki bir alanı altı katman içinde kapsıyor. Dolayısıyla en gelişmiş sistem şu anda bu.
Ekran görüntüsü / A Haber
6 KATMANLI SİSTEM
1,5'tan başlıyorsunuz. Demir Kubbe 4 KM'den başlıyor. 4'ün altındaki hedefleri göremiyorsunuz Demir Kubbe'de. Dolayısıyla Çelik Kubbe'miz bizim 6 katmanlı. İşte dün Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan da ifade ettiler. 47 parçalık bir ünite yeni envantere dahil edildi ve Türk Silahlı Kuvvetlerimiz kullanmaya başladı. Bunlar entegre edilmeden önce de parça parça kullanılıyordu zaten.
KAMİKAZE DRONE TEHLİKESİ
Mesela ilk katman, 1,5 kilometrelik katman. İlk katmanı zaten görüyorsunuz ekranda da. İhtar isminde bir radarımız var. Kısa mesafe radarlardan bir tanesi. Tabii. Onun yanında Şahin'i görüyorsunuz. Fakat 1,5 kilometrenin altında olan hedefler ne olacak? Özellikle dronelar, Kamikaze dronlar. Bunlar Ukrayna savaşında, İran-İsrail savaşında gördük ki alçak irtifa dronelar çok tehlikeli. Neden? Çünkü hem göre göre atış yapıyorsunuz. Mesela Ukraynalılar 4 bin km mesafeye TIR'la taşıdılar. Sürü taarruzu yaptılar ve üzerindeki kamerayla operatör gördü, hedef olarak uçakların kanat altındaki yakıt tanklarını vurdu direkt. Koskocaman bir uçak düşünün. Ağır bombardıman uçağının sadece yakıt tankını vurdu ve infilak etmesini sağladı. İran da aynı şeyi yaptı. Şahit 136'larla beraber. Onlar da alçak irtifa uçurdular. Tabii onu Ürdün Ürdün Hava Kuvvetleri sahasında halletti.
Ekran görüntüsü / A Haber
TÜRKİYE'NİN SİSTEMİ FARKLI! ŞAHİN DEVREYE GİRECEK
Alçak irtifa uçan Kamikaze dronelar şu an muharebe sahasında en riskli olan şey. Onu durdurmak için İhtar 1,5'tan itibaren görmeye başlıyor. 1,5 kilometre ve sıfır, yani yer seviyesinden 1,5'a kadar ne yapacaksınız? İşte onun için de Şahin devreye giriyor. Şahin el bombası atıyor. Tam o açığı kapatmış oluyoruz. Başka bu açığı kapatan ne var?
0'DAN 200 KM'YE İMHA GÜCÜ
Gökberk'imiz var hemen o paketin içerisinde. Gökberk de yoğunlaştırılmış lazer ünitesi. O da yine Kamikaze droneları yoğunlaştırılmış lazer ünitesiyle "hard kill" dediğimiz, yani fiziki imhayı gerçekleştiriyor. Sadece lazer kullanarak başka hiçbir şey yok. Bir de elektromanyetik etki var. Elektromanyetik dalga göndererek de o çip diyelim anlaşılsın diye ya da Kamikaze droneun devrelerini yakarak ya da karıştırarak kuş gibi aşağıya indirebiliyor. Demek ki bizim artık sıfırdan başlayan ta 200 kilometreye kadar tüm havada uçan her türlü düşman hava araçlarını imha yeteneğimiz var.
Ekran görüntüsü / A Haber
KATMANLARIN ÇALIŞMA DİSİPLİNİ
İkinci kata, üçüncü kata, 4., 5., 6. katlara geldiğimizde durum daha da karmaşıklaşıyor. Bu sefer Alp 100G ve Alp 300G giriyor. Alp 300G dediğimiz hemen Alp yazanların sağındaki. Onu da dün Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan dahil ettiler pakete. Süper bir şey. Uzun mesafe tespit radarı bu. Uzun mesafede uçan mesela 200 kilometrede uçan bir seyir füzesi ya da oradaki SİHA'lar, İHA'lar, insanlı uçaklar, F-35 ya da F-16, düşman uçağı, F-15, İsrail uçağını tespit ediyor. Alp bunu görür görmez doğrudan komuta kontrol merkezine, Oğulbey'de açılışı yapıldı dün hatırlarsınız temel atma töreni. İşte oradaki komuta kontrol merkezine aktarıyor, raporlama yapıyor ve arkasından launcher içindeki Hisar-A'ya, mesafesine göre 15 ise Hisar-A'ya, 35 ise Hisar-O'ya, 150 ise Siper-1'e, 200 ve üstüyse Siper-3'e talimat veriyor. Otomatik olarak 200 kilometredeki uçak, düşman uçağı, SİHA'sı ya da füzesi doğrudan imha ediliyor. bu 6 katmanlı, sıfırdan 200'e kadar olan bir cepheyi, irtifayı kapsayan bir sistem.
Ekran görüntüsü / A Haber
YAPAY ZEKA İLE ENTEGRE SİSTEM
Bu sistem Türkiye'yi net korur. Ama bir eksiğimiz var. Sayımız. Çoğaltılması lazım. Yani bu sistemin çoğaltılması gerekiyor. Bütün bunların hepsi katman katman birbirleriyle görüşüyorlar. Yani entegrasyon dediğimiz şey bu. Yani İhtar görüyor, Korkut'a talimat veriyor. Yine İhtar görüyor, Gürz'e talimat veriyor. Niye? Mesafeye göre, hedef cinsine göre. Mesela siz Siper-1'i Korkut'un vuracağı bir şeyle vuramazsınız. Çünkü maliyet etkin değil. Yani 10 milyon liralık bir füzeyi göndereceğinize 30 bin liralık bir mühimmat göndereceksiniz. Bu yapay zekayla entegre edilmiş.
Ekran görüntüsü / A Haber
SİSTEM MALİYET HESABI VE YÖRÜNGE TESPİTİ
Bakın manuel de kullanılabiliyor fakat yapay zeka yüklü olduğu için birbirleriyle entegrasyon kurmuşlar. Hangi mesafede görmüşse büyüklüğünü tespit ediyor, mesafeyi tespit ediyor ve bunlar saniyeler içinde oluyor. Büyüklük, mesafe ve hız. Bütün bu faktörleri hesap edip yapay zeka en doğru, en düşük maliyetli silahı gönderiyor. Korkut'a, Gürz'e, Hisar-A'ya ve Siper'e. Bir şey daha yapıyor. Şimdi füze geldi, yörünge tespiti yapabiliyor yapay zeka. Yani çıktığı yerden itibaren yörünge tespiti yapan bizim radarlarımız, yapay zeka yüklü, nereye düşeceğini hesaplıyor. Düştüğü yerde herhangi bir zayiat olmayacaksa boşa bırakıyor. Bu başıbozuk mermi demektir. Başıbozuk mermiye de mühimmat harcamaya gerek yok.
Ekran görüntüsü / A Haber
UÇAK, İHA VE SİHA'LARLA BİRLİKTE ÇALIŞACAK
Yörüngeyi tespit ettiğiniz andan itibaren vuracağı yeri tespit ediyor. Çünkü yörünge doğrusal gidiyor, gittiği yerde düştüğü noktayı lokasyon olarak tespit edersiniz. İşte bu düşüşte o bölgedeki GPS'le yani navigasyon sistemiyle neyin olduğunu yüklemişsiniz zaten önceden bir köprü, bir tünel, bir stratejik fabrika, bir elektrik dağıtım şebekesi, bir petrol rafinerisi. Bunların hepsi yüklü zaten coğrafi olarak. Siz bugün girin Google haritalara, net olarak görürsünüz neyin nerede olduğunu. O da biliyor. O da navigasyon yüklü radar sistemleri, yapay zeka. Bir şekilde bu hesabı yapıp boşa gidecek olan mermiyi kullanmıyor. Bir de uçaklarla şu anda entegrasyon sağlanacak bu yapı. Yukarıdaki SİHA'mız, uçaklarımızla entegrasyon sağlanıp bilgi aktarımı yapacaklar. Hava resmini yukarıdaki Kızılelma'ya, Bayraktarlarımıza ya da F-16 pilotumuza doğrudan aktaracak. Dikkat et havada böyle bir füze var. Bu sefer bu sistem çalışmayacak, pilota talimat verecekler. Entegrasyon dediğimiz tam da bu.
GÜNÜN MANŞETLERİ İÇİN TIKLAYIN



