CHP’nin şaibeli kurultayında 1.8 milyarlık para transferi! Delegelerin mal varlıkları incelenecek!

CHP'nin şaibeli kurultayında soruşturma derinleşirken çarpıcı detaylar da ortaya çıkmaya devam ediyor. Parayla delege pazarlıklarının döndüğü kurultayda yaşananları anlatan tanık Tolgahan Erdoğan, kurultayın yapıldığı pazar günü İstanbul Laleli’de açtırılan 4 döviz bürosundan 50 milyon dolar taşındığını anlattı. İfadelerde para aldığı belirtilen delegelerin mal varlıklarındaki artışla ilgili de inceleme yapılacağı kaydedildi.
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığının, CHP'nin 4-5 Kasım 2023'te yapılan 38. Olağan Kurultayı'nda "kurultay günü para karşılığı oy kullandırıldığı" iddialarına ilişkin soruşturmada yeni detaylar ortaya çıkmaya devam ediyor.
CHP’nin 4-5 Kasım 2023’te yapılan 38. Olağan Kurultayı’ndan görüntü
HESAPLARINA İNCELEME
Soruşturmada tanıkların anlatımlarında geçen isimlerin ifadeye çağrılacağı, kamera ve HTS çalışmaları yapılacağı öğrenildi. Bunun yanı sıra ifadelerde para aldığı belirtilen delegelerin mal varlıklarındaki artışla ilgili de inceleme yapılacağı kaydedildi.
CHP’nin 4-5 Kasım 2023’te yapılan 38. Olağan Kurultayı’ndan görüntü
Başsavcılığa birçok ismin gizli tanık olmak için başvuru yaptığı ancak soruşturmanın yeminli tanıkların ifadeleriyle devam ettiği belirtildi.
CHP’nin 4-5 Kasım 2023’te yapılan 38. Olağan Kurultayı’ndan görüntü
Twitter'da kurulan bir sohbet odasında delegelerin aldıkları rüşvetleri itiraf ettiği, bu kayıtların elde edilmesiyle ilgili Emniyetin çalışma yaptığı öğrenildi.
Öte yandan soruşturma kapsamında tanıkların ifadelerinin alınmasına da devam ediliyor. Tanık olarak dinlenmesi istenen gazeteci Tolgahan Erdoğan da Ankara Adliyesi'ne giderek ifade verdi.
CHP’nin 38. Olağan Kurultayı’nda yaşananları anlatan tanık Tolgahan Erdoğan
PARAYI BAVULLARLA TAŞIDILAR
CHP'de 2023'de gerçekleştirilen şaibeli kurultay iddialarıyla ilgili soruşturma sürüyor. Son olarak CHP üyesi Tolgahan Erdoğan tanık sıfatıyla Ankara Cumhuriyet Başsavcılığına ifade verdi.
A Haber o ifadeye ulaştı. İlter Yeşiltaş detayları aktardı.
İşte o açıklamalardan satır başları;
CHP'nin kurultayı ile ilgili şaibeli iddiaları gündeme gelmişti. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından bir soruşturma başlatıldı. Soruşturma kapsamında bazı CHP üyeleri ve o gün kurultayda oy kullanan delegeler tanık sıfatıyla yeminli ifade veriyorlar.
A Haber muhabiri İlter Yeşiltaş detayları aktardı (Ekran görüntüsü)
TANIK SIFATIYLA İFADE VERDİ
Geride bıraktığımız dakikalarda CHP eski üyesi o dönemde kurultayın olduğu süreçte CHP üyesi olan Tolgahan Erdoğan tanık sıfatıyla ifade verdi. O gün neler olduğunu kendi ağzıyla savcıya anlattı.
A Haber muhabiri İlter Yeşiltaş detayları aktardı (Ekran görüntüsü)
"BİRÇOK ŞAİBEYE TANIKLIK ETMİŞTİM"
Şu ifadeleri kullanıyor Tolgahan Erdoğan; Ankara'da kurultayın başından sonuna kadar olan süreçte kurultay salonu içindeydim. Kurultaya giderken üyesi olduğum İstanbul'da mahalle, ilçe ve il seçimlerinde aslında birçok şaibeye tanıklık etmiştim. 03.11.2023 tarihindeki kurultay öncesi delegelerle görüşmek ve nabız yoklamak için bir gazeteci olarak delegelerin ve belediye başkanlarının yoğunlukta olduğu otele birkaç kez gittim. Bu otel ziyaretim esnasında özellikle İstanbul Büyükşehir Belediyesi BELTUR A.Ş. Genel Müdürü Özgen Nama, PM üyesi Baki Aydöner, CHP İstanbul Milletvekili Özgür Karabat ve CHP Yüksek Disiplin Kurulu Üyesi Turan Taşkın Özer'in özellikle otelde sürekli ellerindeki çantalarla asansörlere katlara girip çıktıklarını gördüm. Çantanın içerisinde ne olduğuna dair bir bilgim yok.
DELEGE PAZARLIĞI
Ama o gün otelde gördüğüm kadarıyla şu an başka bir suçtan tutuklu bulunan Beşiktaş Belediye Başkanı Rıza Akpolat ve az önce belirttiğim isimlerin delege pazarlığı yaptıklarını orada bulunan birçok partiliden duydum.
CHP üyesi Tolgahan Erdoğan'ın ifadesi (Ekran görüntüsü)
"AKPOLAT'TAN 300 BİN TL ALMIŞ"
Sonrasında Beykoz Belediyesi Özel Kalem Müdürü olan Veli Gümüş orada partililerin yanına gelerek Rıza Akpolat'tan 300 bin TL aldığını ve bu paranın Akpolat tarafından doğrudan kendi hesabına gönderildiğini eğer karşı taraftan daha çok para verilirse hem önceki dekontunu hem de oyunu bu tarafa verebileceğini söyledi.
CHP üyesi Tolgahan Erdoğan'ın ifadesi (Ekran görüntüsü)
"DELEGE PAZARLIĞINA BİZZAT ŞAHİT OLDUM"
Yapmış olduğu para alışverişinin görüşmesini Beşiktaş'ta bir ofiste gerçekleştirdiğini salonda bulunan kişilere söyledi. Kurultayın birinci günü 04.11.2023 tarihinde akşam saat 18 sıralarında genel başkan adayları Özgür Özel ve Kemal Kılıçdaroğlu kurultay salonundaki kürsü konuşmalarını bitirdikten sonra oylama için 1,5 saat ara verildi. Bu arada VIP bahçesinde birçok İstanbul Büyükşehir Belediyesi bürokrat ve az önce ismini saydığım kişiler ve bunun dışında birçok belediye başkanının doğrudan delegelerle pazarlık yapmaya başladıklarını gördüm. Bu pazarlıklar sırasında birçok delegeye 4 ay sonra yapılacak olan yerel seçimlerde belediye meclis üyeliği, belediye başkan yardımcılığında aday gösterecekleri sözleri verildiğine bizzat şahit oldum.
İŞTE TOLGAHAN ERDOĞAN'IN İFADESİ
Ben İstanbul'da ikamet ederim. Gazetecilik mesleğini icra ederim. Ben Ankara Cumhuriyet Başsavcılığının tanık olarak dinlenmem için adresim İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığına talimat yazıldığını haricen öğrenmem üzerine kendi rızam ile bugün İstanbul'dan geldim. Bana tanıklık konusunda herhangi bir etki ve zorlama olmamıştır. Anlatacağım beyanların tamamı bana aittir. 09.11.2023 tarihine kadar yani Büyük CHP Kurultayı sonrasına kadar parti üyesi idim. Kurultay zamanında 03.11.2023 tarihinde Ankara'ya geldim. 3-4-5.11.2023 tarihlerinde Ankara'da Kurultayın başından sonuna kadar olan süreçte Kurultay Salonu içindeydim. 4-5.11.2023 Kurultayına giderken üyesi olduğum İstanbul'da mahalli ilçe ve il seçimlerinde aslında birçok şaibeye tanıklık etmiştim. 03.11.2023 tarihinde Kurultay öncesi delegelerle görüşmek ve nabız yoklamak için bir gazeteci olarak delegelerin ve belediye başkanlarının yoğunlukta olduğu JW Marriott otele birkaç kez gittim. Bu otel ziyareti esnasında özellikle İstanbul Büyükşehir Belediyesi Bel Tur A.Ş. Genel Müdürü Özgen NAMA, parti meclis üyesi Baki AYDÖNER, CHP İstanbul Milletvekili Özgür KARABAT ve CHP Yüksek Disiplin Kurulu üyesi Turan Taşkın ÖZER'in özellikle otelde sürekli ellerinde ki çantalarla asansörlere ve katlara girip çıktıklarını gördüm. Çantanın içerisinde ne olduğuna dair bir bilgim yoktur. Ama o gün otelde gördüğüm kadarıyla şuan başka bir suçtan tutuklu bulunan Beşiktaş Belediye Başkanı Rıza AKPOLAT ve az önce belirttiğim isimlerin delege pazarlığı yaptıklarını orada bulunan birçok partiliden duydum. Sonrasında Beykoz Belediyesi Özel Kalem Müdürü olan Veli GÜMÜŞ, orada partililerin yanına gelerek Rıza AKPOLAT'tan 300.000 (üç yüz bin) TL aldığını ve bu paranın Rıza AKPOLAT tarafından doğrudan kendi hesabına gönderildiğini, eğer karşı taraftan daha çok para verirlerse hem önceki dekontunu hem de oyunu bu tarafa verebileceğini söyledi. Yapmış olduğu para alış veriş görüşmesini Beşiktaş'ta bir ofiste gerçekleştirdiğini, salonda bulunan kişilere söyledi. Kurultayın 1. Günü olan 04.11.2023 tarihinde akşam saat 18:00 sıralarında Genel Başkan adayları Özgür ÖZEL ve Kemal KILIÇDAROĞLU Kurultay salonundaki kürsü konuşmalarını bitirdikten sonra oylama için 1.5 (bir buçuk) saat ara verildi. Bu 1.5 (bir buçuk) saatlik arada özellikle Ankara Arena Spor Salonu VIP Bahçesinde birçok İstanbul Büyükşehir Belediyesi Bürokratı ve az önce ismini saydığım kişiler ve bunun dışında birçok belediye başkanlarının doğrudan delegelerle pazarlık yapmaya başladıklarını gördüm. Bu pazarlık sırada birçok delegeye 4 ay sonra yapılacak olan yerel seçimlerde belediye meclis üyeliği, belediye başkan yardımcılığında aday gösterilecekleri sözleri verildiğine bizzat şahit oldum.
TOLGAHAN ERDOĞAN'IN İFADESİ
"300 BİN TL'YE OY MU VERİLİR?"
Bu pazarlıklar sonucunda Ahmet Atakan POZAM (Bahçelievler), Ali ARAL (Üsküdar), Ali Rıza AKYÜZ (Bakırköy), Arif TOSUN (Pendik). Aydın KARAASLAN (Ümraniye), Bergüzar GÖKÇE (Bahçelievler), Birgül COŞAR (Kadıköy), Can Ali TAN (Esenyurt), Değer Ahmet AKA (Şile), Deniz BEKIROĞLU (Avcilar), Deniz UYKAN (Bayrampaşa), Deniz YEŞİLYURT (Esenyurt), Erdinç AKTAŞ (Esenyurt), Erkan GÜL (Bakırköy), Ersin ÖZER (Sarıyer), Eyüp ÖZBEY (Kadıköy), Fatma Gül ALTINÖZ (Kartal), Firat DURAK (Adalar), Gökhan ŞEKER (Maltepe), Gülüs ERTÜRK (Beylikdüzü), Günay ÖNALAN (Kadıköy), Hayati KAYA (Ümraniye), Hıdır ÖNER (Ümraniye), Murat SÖNMEZ (Bağcılar), Mustafa FAZLIOĞLU (Bakırköy), Nizamettin ÖZCAN (Esenyurt), Onur TOPÇU (Bayrampaşa), Selma Kanbak (Kadıköy), Senay INCE (Küçükçekmece), Serkan YAZICI (Esenyurt), Sümmani DURSUN (Esenyurt), Ufuk INAN (Avcılar), Uygar ELITOG (Bakırköy), Volkan AKDEMİR (Beşiktaş), isimli bu kişiler Kurultay'da yapılan delege pazarlığı sonrasında Kurultay'dan 4 ay sonra yapılan mahalli yerel seçimlerde belirttiğim ilçelerden meclis üyesi olarak aday gösterilmiş ve sonucunda seçilmişlerdir. Kenileri halen görevdedirler. Yine bu süreçte İstanbul Milletvekili olan Kurultay döneminde ise İstanbul Büyükşehir Belediyesi İSYÖN'de yönetim kurulu başkanı olarak görev yapan Gökhan GÜNAYDIN'ın şoförlüğünü yapan Mustafa GÜLCAN isimli kişiden Gökhan GÜNAYDIN ve onun danışmanı olan Ezgi YILDIZ'ın Kurultay öncesi son bir ayda İstanbul Emirgan'da İBB'ye ait Beyaz Köşkte delegelerle görüşüp delegelere para vererek satın aldığı yönünde bilgiyi doğrudan bana anlattı. Yine ismini bilmediğim bir delegenin Kurultay sırasında "Abi 300.000 (üç yüz bin) TL'ye oy mu verilir. Ben KİPTAŞ'tan bir tane daire istedim. Verirlerse oyumu veririm, vermezlerse keyifleri bilir. Oyunuzu vermekte acele etmeyin bir saate kadar piyasa daha çok yükselecek" dediğini bizzat kendisinden duydum. Bu kişiyi görsem tanırım. Sonrasında Kurultay'da Genel Başkan seçimi için yapılan oylama sonucunda 18 (on sekiz) oyun iptal edildiğini gördüm. Bu iptal sürecinde Kurultay sırasında CHP'nin avukatı olarak görev yapan Av. Çağlar ÇAĞLAYAN'ın Kemal KILIÇDAROĞLU'na verilen 18 oyun iptal edilerek Kemal KILIÇDAROĞLU'nun aleyhine çalıştığını ve oyların geçersiz sayılmasına müdahil olduğunu duydum. Kurultay'dan sonra Av. Çağlar ÇAĞLAYAN'ın Kemal KILIÇDAROĞLU'nun özel kalem müdürü olan Şükran KÜTÜKÇÜ ile birlikte hareket ederek bu seçim kumpasını çok önceden planladıklarını duydum. Bununla ilgili olarak aldığım bir duyum da Şükran KÜTÜKÇÜ'nün o dönem Özgür ÖZEL ve Ekrem İMAMOĞLU'nu destekleyen Halk TV'nin sahibi Cafer MAHİROĞLU tarafindan finanse edilerek Londra'ya geziye götürüldüğünü duydum. Lakin Şükran KÜTÜKÇÜ'yü çok yakinen takip eden birisi olarak TBMM'de bir memur olmasına rağmen değeri 100.000 TL'nin üzerinde olan özel çantalar ve kıyafetlerle dolaşıp basına yansıdığını, bu şekilde birçok etkinlikte pozlar verdiğini, yine bu süreçte bir memur olmasına rağmen Ankara'da ciddi mal edimi yaptığını duydum. Şükran KÜTÜKÇÜ'yü İBB Başkanı Ekrem İMAMOĞLU ve birçok ilçe belediye başkanının finanse ettiğini ve hatta şahsi kredi kartlarını Şükran KÜTÜKÇÜ'ye verdiklerini duydum. Parti içerisinde bu konu çok konuşuluyordu. Yine bu süreçte İstanbul İl Kurultayında İl Başkan Adayı Cemal CANPOLAT'ın basın önünde yaptığı kürsü konuşmasında İBB'nin İl Kurultay seçimine müdahil olduğunu, delegeleri iş vadi ile satın aldığını ve şekilde seçimlere müdahil olduklarını söylediğini bizzat duydum. Ayrıca CHP Parti Meclisi üyesi Ozan IŞIK'ın İBB'ye ait market alışveriş kartları ile Esenler ve çevre ilçelerde birçok delegeye bu kartları dağıttığını, Esenler eski ilçe başkanı Kemal ŞAHİN'den bizzat duydum. Yine geçtiğimiz günlerde CHP 24. dönem milletvekili Faik TUNAY'ın attığı bir twitte kurultayın şaibeli olduğunu ve Jw Marriott otelde pazarlıkların döndüğünü anlatan paylaşımını gördüm. Kurultay'dan 5-6 ay kadar sonra Erzurum İl Başkanı Serhat Can EŞ başka bir konudan dolayı aramızda oluşan hukuki bir uzlaşmazlık nedeni ile ***** nolu telefon hattından benim cep telefonumu aradı. Kendisiyle telefonda aramızdaki bu hukuki konuyu çözerek uzlaştık. Serhat Can EŞ uzlaşma bedelini avukatıma gönderdi. Kendisine yaptığımız görüşme esnasında "Başkan bu kadar ağlamana gerek yok. Zaten Kurultayda yeterince para aldın, aldığın paraları da kimseye dağıtmamışsın. Bak millet senden şikayetçi, hepsini tek başına cebine indirmişsin" diye espri yaptım. İl Başkanı Serhat CAN EŞ de bana "Abi vallahi aldıklarımın hepsini herkese dağıttım, üstüne cebimden de para verdim, yok öyle bir şey" diyerek esprili karşılık verdi.
RÜŞVET TEKLİF ETTİLER
Kurultay bittikten sonra 06.11.2023 günü İstanbul Kadıköy Moda'da "Rembetiko" isimli kafe de otururken yan masada bulunan kendilerini daha önce tanımadığım UBER şoförü olduklarını konuşmalarından anladığım iki erkek şahsın CHP Kurultayı ile ilgili konuşmaları denk geldim. Ben de bunun üzerine kendilerine yönelerek merakımdan dolayı konu ile ilgi konuştuğumda bana hitaben "Abi 5 Kasım 2023 pazar günü İstanbul Laleli'de 4 (dört) tane döviz bürosu açtırdılar" dediler. Bende kendilerine "Bu bürolar ne için açıldı?" diye sorduğumda "Biz (dört) tane Vito marka arabayla pazar günü sabahı İstanbul Tepebaşında bulunan İstanbul Planlama Ajansından (İPA) 6-7 (altı-yedi) kişiyi alarak 4 (dört) araba Laleli'de bulunan döviz bürolarını olduğu yere gittik. Bu dört döviz bürosunun Taç Döviz, Karadeniz Döviz, Servet Döviz ve ATS Gold Döviz olduğunu gördük." dediler. Devamla orada bekledikleri sırada götürdükleri kişilerin bu döviz bürolarında Samsonite marka bavullarla geri dönerek arabaya bindiklerini ve bu kişileri tekrar aldıkları yere bıraktıklarını söylediler. Bu kişiler devamla bana "Araba içerisinde 50.000.000 (Elli Milyon Dolar) USD taşıdıklarını konuşmalardan duyduklarını" söylediler. Ben de kendilerine "Para taşıyacak adamlar niye sizi çağırsın, neden kendi arabalarıyla gidip almasınlar?" diye bu kişilere sorduğumda bana hitaben Ordu Caddesinin sivil araç trafiğine kapalı olduğunu, yalnızca turizm ruhsatlı Uber araçlarının buralara giriş çıkış yapabildiklerini söylediler. Ben de bu kişilerle aramızda geçen konuşma içeriklerini 06.11.2023 tarihinde kendi sosyal medya hesabım üzerinden tweet atmak suretiyle kamu ile paylaştım. Bu tweetin ses getirmesi üzerine bana gelen bir ihbar doğrultusunda döviz bürolarından ATS Gold isimli büronun sahibi merhum Mehmet Masum ATASAL'ın damadı ve Büyükçekmece Belediye Başkan yardımcısı olan Ahmet ŞAHİN'in bu işin içinde olduğunu öğrendim. Büyükçekmece Belediye Başkanı Hasan AKGÜN'ün siyaseten Ekrem İMAMOĞLU'nun "ağabeyi" rolünde olduğu için bu konu dikkatimi çekti. 09.11.2023 tarihinde ***** numaralı bir telefondan arandım. İsminin Sait olduğunu, bu döviz büroları ile ilgili benimle görüşmek istediğini, kendisinin döviz büroları sahiplerinden bir tanesinin damadı olduğunu, Elazığlı bir iş adamı ve bir holdingde üst düzey yönetici olduğunu ve benimle bu konuda görüşmek istediğini söyledi. Ben de bu kişiye şirket binalarına gelmeyeceğimi, benimle görüşmek istiyorlarsa dışarıda bir yerde buluşabileceğimi söyledim. 10.11.2023 tarihinde sabah saat 10:00'da Karaköyde bulunan "Namlı Gurme" isimli restoranta buluşmak için sözleştik. Sonrasında 10.11.2023 tarihinde bu kişi beni tekrar telefonla arayarak 10 Kasım törenleri nedeni ile Dolmabahçe Sarayında Atatürk'ü anma etkinliğinden dolayı trafik olduğunu, Karaköy'e gelmekte zorluk çektiğini belirterek beni Ortaköy de bulunan "Kaytan Longe" adlı kafeye davet etti. Buraya gittiğimde isminin Sait olduğunu söyleyen kişi ile yanında ismini bilmediğim kuzeni olarak tanıttığı bir kişi geldi. Bu kişiler 30'lu yaşlarda iki erkek gençti. Kendileri ile yaklaşık 1 (bir) saat kahvaltı yapıp konuştuk. Kendileri benim paylaşım yaptığım konunun doğru ve yalan olup olmadığını sormadan sadece bu konuyu nereden öğrendiğimi merak ettiklerini sordular. Ben de kendilerine kaynağımı belirtemeyeceğimi, ama konunun doğruluğuna emin olduğumu söyledim. Bu kişiler benim çok emin konuşmam üzerine tedirgin olarak konuyu başka yere çekerek kendilerinin Türkiye'de eğitim faaliyeti veren Doğa Kolejlerinin temizlik, güvenlik ve servis işlerini yaptıklarını, beni çok sevdiklerini, bu konuyu daha fazla dallandırıp budaklandırmamam karşılığında ikinci sınıfa giden çocuğumun Doğa Kolejlerinde liseyi bitirinceye kadar bütün eğitim ve öğretim masraflarını karşılayabileceklerini söyleyerek bana susmam karşılığında siyasi nitelikte bir rüşvet teklifinde bulundular. Kendilerine bunun çok ciddi bir rakam olduğunu, ciddi bir teklif olduğunu, bunu nasıl karşılayabileceklerini sordum. Bu kişiler bana her yıl Doğa Kolejlerinde 10 (on) tane öğrenci okutma hakları olduğunu, bunlardan bir tanesini bana ayırabileceklerini söylediler. Sonrasında kendi bazı siyasi bağlantılarından da bahsederek benim üzerimde psikolojik baskı kurmaya çalıştılar. Ben de kendilerine yapmış oldukları maddi rüşvet teklifini reddederek diğer konulardan dolayı da çekinmiş havası vererek samimi bir şekilde bu ortamdan ayrıldım. Sonrasında bu konuyu bazı belediye başkanlarına da bildirdim. Bu belediye başkanları anlattığım konuyu İçişler Bakanına ileteceklerini söylediler. Bana da "Bu konu artık bizim uhdemizde, sen kendini riske atma" diye telkinde bulundular.
MEDYA YAPILANMASI HALK TV
Kurultay sürecinde en önemli konu olarak Kurultaya şaibe karıştıranların bi Cumhuriyet Halk Partisinden reklam anlaşması olan Halk TV, reklam anlaşmasının ve maddi gelirini ayağı da bu işin medya yapılanması idi. 2023 Haziran ayında CHP'de MYK değişikliğinden sonra iptal edilerek kesilmesi üzerine, Haziran 2023'ten Kasım 2023 Kurultay tarihine kadar Kurultay yönlendirecek şekilde birçok gazetecisi ile birlikte her gün operasyonel anlamda hareket etmişlerdir. Kurultay sonrasında yaptığım araştırmada Halk TV'nin Ekrem İMAMOĞLU ve İBB üzerinden finanse edildiğini ve CHP Grup Başkan Vekili olan Ali Mahir BAŞARIR'ın avukat olan eşinin Halk TV'nin hukuk işlerini aldığını, Ali Mahir BAŞARIR'ın TBMM'de kendisine tahsis edilen resmi plakalardan bir tanesini Halk TV sahibi olan Cafer MAHİROĞLU'na tahsis ettiğini ve bu süreçten sonra Halk TV, İBB ve CHP Genel Merkezi arasında ciddi reklam anlaşmalarının yapıldığını duydum.
"CİDDİ PARALAR ALDIKLARINI DUYDUM"
Halen Halk TV hem İBB'den hem de CHP Genel Merkezinden bu operasyonun karşılığı olarak reklam bedeli adı altında ciddi paralar aldıklarını duydum. Yine bu süreçte medya üzerinden Kurultay sürecine etki eden İsmail SAYMAZ'ın ve Şaban SEVİNÇ'in ciddi mal edinimi yaptıklarını duydum. İsmail SAYMAZ ve Şaban SEVİNÇ'e yönelik olarak kendi sosyal medya hesabımdan açıkça bu konuları sormama rağmen bir açıklama yapmadılar. Bu süreçte İsmail SAYMAZ'ın Bağdat Caddesi Yeşilbahar Sokakta yaklaşık 50.000.000 (elli milyon) TL değerinde bir evde oturduğunu öğrendim. Şaban SEVINÇ'in ise Çankaya'da bulunan Park Oran Sitesinde değeri 50.000.000 (elli milyon) TL üzerinde bir evinin olduğunu, Samsun ili Atakum ilçesinde yeni bir daire satın aldığını ve yakın bir zamanda da İstanbul Sarıyer Tarabya'ya taşındığını ve ayrıca arabasını yenilediğini duydum. Bu kişilere defalarca ısrarla kendi sosyal medya hesabım üzerinden yaptığım paylaşımlarla sormama rağmen kamuoyuna herhangi bir açıklama yapmadılar. Hakkımda da bir dava açmadılar. Şaban SEVİNÇ'in bu Kurultay sürecinde operasyonlarda açıkça yer aldığını duydum. Bunların karşılığında katıldığı televizyon programlarında ve TV100 televizyonundan telif hakkı adı altında elden para aldığını, bu paraların banka hesapları üzerinden ödenmediğini, bu suretle bir vergi kaçırma ve hesap dışı bir hareket yaptıklarını kanal yetkililerinden duydum. Şaban SEVINÇ'in o süreçte Erkan ÇAKIR isimli şahsa banka hesapları üzerinden Kurultay delegelerini ikna etmesi için para gönderdiğini duydum. Süreç olarak yine bu isimlerin dışında televizyonlarda yorumculuk yapan birçok araştırma şirketi sahipleri olan Can KAKIŞIM, Ertan AKSOY ve Nezih Onur KURU gibi kişilerin İstanbul Büyükşehir Belediyesi üzerinden ve CHP Genel Merkezi üzerinden ciddi anlamda ödenekler aldığını, bunun karşılığında da televizyonlarda CHP Kurultay sürecini doğrudan olmasa da dolaylı olarak kamuoyunu yönlendirmeye çalıştıklarını düşünüyorum.
Son olarak o dönem Sözcü TV'de her gün yorum yapan ve Kurultay sürecine etki eden Altan SANCAR'a Beşiktaş Belediyesine ait aracın tahsis edildiğini duydum. Ayrıca o dönem CHP Parti Meclisi Üyesi olan Ali Haydar FIRAT'ın "Politikyol" isimli gazeteyi şuanda tutuklu bulunan Beşiktaş Belediye Başkanı Rıza AKPOLAT'ın çalışanı Fatih MANGAL'a satarak Kurultay sürecinde ciddi bir gelir elde ettiğini duydum. Beşiktaş Belediye Başkanı ile tutuklu bulunan iş insanı Aziz İhsan AKTAŞ'ın Kurultay sürecinde Güney Doğu'da birçok Kurultay delegesine para dağıttığını ve bu süreçte kendisinin hem Beşiktaş Belediyesinden hem de İstanbul Büyükşehir Belediyesinden bu işlere karşılık olarak ihaleler aldıklarını duydum. İstanbul İl delegesi olan Hayati KAYA'nın İstanbul CHP İl Kurultayı sürecinde Beşiktaş Belediyesinden kendisine ait olan oto yedek parça firması adına ihale aldığını ve bu ihaleye karşılık olarak Kurultay'da oyunu Özgür ÖZEL'e verdiğini duydum. Benim yukarıda detaylı bir şekilde anlattığım tüm bilgiler bana aittir ve hepsi doğrudur. Hiçbir kimsenin etkisi ve yönlendirmesi altında değilim. Kendi özgür irademle ve gazeteci kimliğimle edindiğim bilgi ve görgülerimden ibarettir. Savcılık makamınca yapılacak araştırma sonucunda da anlattığım bilgilerin doğruluğu ortaya çıkacaktır. Ben çok eskiye dayalı Cumhuriyet Halk Partisi üyesi ve bir parti gönüllüsü olarak partimizin 04-05,11,2023 tarihinde gerçekleşen Kurultayı sırasında yapılan usulsüzlüklerin ortaya çıkması için bu beyanlarda bulundum. Başkaca hiçbir amacım ve menfaatim yoktur. Konuya ilişkin bilgim ve görgüm bundan ibarettir.
TOLGAHAN ERDOĞAN
