TAHİR İNAN

Söylemek serbest ama yazması yasak mı?

Geçtiğimiz hafta düzenlenen "Şehitlerimize Rahmet, Filistin'e Destek, İsrail'e Lanet" yürüyüşü tüm dünyada büyük ses getirdi.

Emin olun Gazze'de de...

Emeği geçenlere sonsuz teşekkürler...

Ama ilginçtir.

Bizim ülkemizde bir bayrak üzerinden konu "Hilafete", "Saltanata" kadar gitti.

Neymiş efendim ...

Bunlar şeriatın ayak sesleriymiş.

Hilafeti getirmek için ön hazırlıkmış.

Yahu Kelime-i Tevhid yazıyor o bayrakta.

Yani bir Müslüman için imanının özü...

Müslümanın fikri... Zikri...

"Lâ İlâhe İllallah Muhammedün Resûlullah"

"Allah'tan başka ilah yoktur. Muhammed (SAV) onun elçisidir."

Söylemesi de, taşıması da, bulundurulması da imanın göstergesidir.

Başka bir anlam aramaya mahal yok.

...

İşi daha da ileri götürenler var.

"Terör örgütünün, DEAŞ'ın bayrağı o!"

Terör örgütünün simgesiymiş.

Terörist bunu kullandı diye terörist bayrağı mı oldu Müslümanın şehadeti!

O güzel söze başka karşılık bulamadınız mı?

İslam'ın doğuşundan bugüne kullanılmış sancaklarda.

İslam'ın, Müslümanlığın nişanesi olarak kullanıla gelmiş.

Hattatlarımız ne güzel işlemiş yüzyıllardır tablolara, camilere, çeşmelere...

Ne yani sırf terör örgütleri de kullanıyor diye kullanmayacak mıyız biz?

Vaz mı geçeceğiz bu gerçeği görmekten?

Söylemesi serbest ama yazması yasak mı diyeceğiz?

Bugün Gazi Mustafa Kemal Paşa'nın Milli Mücadele döneminde Balıkesir Zağanos Paşa Camii'nde aslında Kelime-i Tevhid'i anlattığı o nutku da mı görmezden geleceğiz?

"Ey millet! Allah birdir, şanı büyüktür. Allah'ın selameti, sevgi ve iyiliği üzerinize olsun. Peygamberimiz Efendimiz Hazretleri, Cenab-ı Hak tarafından insanlara dini hakikatleri tebliğe memur edilmiş ve resul olmuştur. Temel nizamı, hepimizin bildiği Kur'an-ı Azimüşşan'daki açık ve kesin hükümlerdir. İnsanlara manevi mutluluk vermiş olan dinimiz, son dindir, mükemmel dindir. Çünkü dinimiz; akla, mantığa ve gerçeklere tamamen uymakta ve uygun gelmektedir. Eğer akla, mantığa ve gerçeklere uymamış olsa idi bununla diğer ilahi tabiat kanunları arasında birbirine zıtlık olması gerekirdi. Çünkü bütün tabiat kanunlarını yapan Cenab-ı Hak'tır."

(7 Şubat 1923 Çarşamba)

Velhasıl... Yersiz tartışmaları uzatarak, bu konuları fazla kurcalamaya gerek yok.

Kimseyi ikna etme ihtiyacımız olan bir konu da değil zaten bu.

Ne demiş İmam Gazali...

"Cahillerle tartışmaya girmeyin; ben hiç yenemedim."

Bırakın nasıllarsa yaşasınlar.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.