HİLÂL KAPLAN

CHP'de yedi dönem milletvekilliği yapan Engin Altay, 2017 yılında Türk siyaset tarihine giren meşhur açıklamasını yaptı: "Bu hükümet dünyanın en iyi işini de yapsa onu alkışlayacak hâlimiz yok."
Altay, her ne kadar bu sözünün çarpıtıldığını iddia etse de kendini 3 Temmuz 2022'de yalanladı. Meclis'te görüşülen "E-Ticaret Kanunu"nun "yerli, kaliteli, emperyalizme ve tekellere savaş açan milli bir kanun olduğunu" açıkladıktan sonra "Helal olsun Ticaret Bakanı'na, helal olsun" demişti.
Altay'ın, 52 CHP milletvekilinin de kabul oyu verdiği yasayı bu sözlerle onayladıktan sonra yaptıkları oldukça şaşırtıcıydı. Nöbetçi Grup Başkanvekili olduğu dönem yasanın bazı maddelerinin iptali için başvuru süresinin dolmasına bir gün kala Anayasa Mahkemesi'ne başvurdu. Anayasa Mahkemesi, yasanın esastan görüşülmesi kararı aldı.
Yasa konusunda kafası karışık olan tek kişi CHP Grup Başkanvekili Engin Altay değildi.
Yasanın kabul edildiği temmuz ayında övgü dolu haber yayınlayan Cumhuriyet Gazetesi, Aralık 2022'de fikir değiştirerek karşı tarafa geçti. İddia o ki Cumhuriyet Gazetesi fikir değiştirmek için e-ticaret alanında faaliyet gösteren trend bir şirketten çikolata kutusu içerisinde 500 bin lira almıştı. Bu iddiayı Cumhuriyet Gazetesi'nin sahibi olan vakfın yönetim kurulu üyesi gündeme getirdi ve savcılığa başvurdu.
Cumhuriyet Gazetesi'nin sahibi olan vakfın başkanı Alev Coşkun, önce yönetim kurulu üyesini görevden aldı. Coşkun, hızını alamayıp iddiayı devam ettiren Cumhuriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmenliği'ne yeni getirdiği Tuncay Mollaveisoğlu'nu da görevden aldı. Hatta Mollaveisoğlu'nu kendisi getirmemiş gibi başarısız olmakla suçladı.
AK Partili yetkililerle fotoğraf çektirenlerin bile şeceresini döken Cumhuriyet Gazetesi'nin "araştırmacı yazarları" olay sonrası mahcup bir şekilde birkaç tweet'i retweet ederek sessizliğe gömüldüler. Cumhuriyet Gazetesi'nin patronu olan Alev Coşkun, önce inkâr ettiği olayı daha sonra kabul ederek paranın iade edildiğini açıklamak zorunda kaldı.
Cumhuriyet Gazetesi'ndeki olay en azından konuşuldu, ancak Cumhuriyet Halk Partisi'nin desteklediği bir yasayı neden Anayasa Mahkemesi'ne götürdüğü henüz netleşmedi. Bunun için bazı sorulara cevap verilmesi gerekiyor.
1- CHP, Meclis'te kabul oyu verdiği yasayı neden Anayasa Mahkemesi'ne götürdü?
2- Engin Altay öve öve bitiremediği yasayı AYM'ye götürmek için neden başvuru süresinin dolmasını bekledi?
3- Engin Altay, iptal başvurusunda bulunmadan önce yasadan rahatsız olan e-ticaret firması yetkilileriyle görüştü mü?
4- CHP, parti olarak desteklediği yasanın iptali için yapılan başvurunun nedenini Engin Altay'a sordu mu?
5- Yasaya evet oyu veren CHP'li vekiller, partilerinin AYM'ye başvurusu sonrası neden sessizliğe gömüldü?
Cevap alabilecek miyiz bilmem, ama kamu adına birilerinin sorması gerekiyordu.