Cumartesi notları: Pandemi sonrası takım elbise biter!
***
Peki bu sonbahar ve kışın yaygın kıyafeti ne olacak? Aslında hepimiz biliyoruz cevabı: Sweatshirt. Bu ter çeken, rahat ve fakat şık da olabilen pamuklu giysi için TDK'nın tatmin edici bir karşılık bulamayışı ilginç.***
Bazı haberler gözlerden kaçıyor. Microsoft geçen hafta çalışanlarına evden çalışmayı "kalıcı" olarak seçebileceklerini açıkladı. Kalıcı olarak... Bir nevi "artık bu iş böyle" dediler. Tabii ki "pandemi sağ olsun" diye ekleyecek değiller! Çok geç olmayan bir tarihte kol kuvvetiyle çalışanlar hariç herkes evlerinde çalışmaya zorlanırsa, şaşırmam.***
Neymiş? Everest'in tepesine çıkınca falan aydınlanmıyormuş insan... Yıllardır yazıyorum. Tabiatla girilen kavgaların falan "insanın içine" işlediği, ufkunu açtığı, değiştirdiği doğru değil. Önce bir "iç"in olmalı. Hakiki bir iç... İçinde tırmanacak bir "Everest"in olmalı... Yoksa ne fark eder? Kalkar, Ahmet Necdet Sezer'i bilge sanırsın. O derece acıklı bir hal. Daha geçen gün Twitter'da meşhur dağcımızı gördük işte!***
Yeme içme konularında herkes gurme kesildi. Normal. Sosyal medya "eğitimi" (!) hepimizi böyle yapıyor. Öğretmiyor ama özendiriyor. Sonrası bir ukalalık ki, eyvah! O yüzden son zamanlarda lezzetlerden çok müesseselere dikkat çekmeye başladım. Mesela bu sefer Bursa'da Ulus Pastanesi'ne Marşal pastası tatmaktan çok görmek için uğradım. Dile kolay, 1928'den beri aynı çizgi... Dördüncü kuşak sürdürüyor geleneği. Buna saygı duyulmaz mı?Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
- Çocuklar bizden ne öğreniyor? (30.04.2024)
- Soykırımı değil, kendi baş ağrılarını durdurmak istiyorlar (29.04.2024)
- Güllerin içinden geçmeyen yollar (28.04.2024)
- Haftanın Notları: Uygarlığın köpek dişleri (27.04.2024)
- İktisat değil, insan... (26.04.2024)
- Ana muhalefet için gelecek nasıl gelecek? (25.04.2024)
- Bu ‘ego’larla nereye? (23.04.2024)
- Aynada kendimize bakmaya sıra gelecek mi? (22.04.2024)
- Geçiştirilen geçmiş ve gelecek (19.04.2024)
- Tam o noktadan başlayın! (18.04.2024)