HAŞMET BABAOĞLU

Artık bu yalan makinelerini durdurun!

Toplumsal zihinle, algılarla, bilginin dağılım yollarıyla topla oynar gibi oynuyorlar...
Net!
Suriyeliler meselesinde bunu apaçık görüp yaşıyoruz...
Çok değil...
Sadece birkaç yıl içinde ve üstelik sınırlı sayıda mülteci barındıran Avrupa ülkelerinde mülteci düşmanlığı ve ırkçılık üzerinden kitlesellik kazanan, hatta siyaset sahnesini yeniden düzenleyen süreç bizde de (ne yazık ki!) çalışıyor.
***
İşin fenası...
Bu süreç bizde yeni siyasal hareketler üretmedi henüz ama mevcut siyasal yapıları içlerinden zehirlemeye başladı.
Dürüstçe söyleyeceğim...
İktidar veya muhalefet partilerinde hatırı sayılır mevkilerde tanıdıklarınız varsa, bir sorun...
Seslerini alçaltarak Suriyeli misafirlerimizi memleketin en büyük sorunu olarak tanımladıklarını görürseniz, şaşırmayın.
Çok can sıkıcı, biliyorum ama geçen yılın bu döneminde yeni hükümetin kuruluşunu fırsat bilerek köşemde çok uyarmıştım.
Hatta sınır illerimizdeki muhafazakâr politikacıların ve yardım kuruluşu yöneticilerinin bile mülteci düşmanlığı söyleminden etkilendiklerini anlatıp yeni politikalar izlenmesi gerektiğini söylemiştim.
Ne oldu?
***

"Fısıltı gazetesi"nin etkisiyle 6-7 Eylül 1955 faciasını tecrübe etmiş bir devlet bu konuda daha canlı, daha reaktif davranmalı.
Kaldı ki, bugün çok güçlü ve hızlı bir sosyal medya var.
Birincisi, sosyal medyadaki provokatörler ve yalan makineleri durdurulmalıdır.
İkincisi, yalanlara karşı doğrular daha yüksek perdeden seslendirilmelidir.
Ama bunlar da yetmez...
Halkın nabzı tutulmalı.
Şikayetler ciddi biçimde değerlendirilmeli.
Yanlış uygulamalara son verilmeli.
Daha kaç kez yazacağım bunları bilmem...
Bütün yük Cumhurbaşkanı'nın üzerine bırakılmaz ki...
Merak ediyorum, AK Parti teşkilatları Suriyeliler ve mülteci düşmanlığı konusunda neden böyle atalet içinde?
Üstelik görüyorum ki, muhalefet şimdi mülteci düşmanlığı söyleminden çark edip meselenin bütün ağırlığını iktidarın üzerine bırakmaya hazırlanıyor.
Kritik bir aşama...
Söylemiş olayım

***

AYNA
Gönül sır zindanıdır. Ama bir kere açığa vurdun mu, sır artık zincire girmez. ŞİRAZLI SADİ

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.