Şimdi avuç avuç badem mi atıştıracağız?
Yok canım!
İnansak mı acaba?
Fakat bu zatlar her canları sıkıldığında bir başka besini "en faydalı" seçmiyorlar mı?
Daha düne kadar brokoli göklere çıkartılıyordu, n'oldu?
Sonra cevize, fındığa övgüler düzüldü.
Derken iş iyice egzotizme bindi ( sağlıklı gıda endüstrisi de az numaracı değildir hani!) ve "amazonlardan gelen mucize" söylemiyle akai çileği tanıtıldı, bilmem hatırlıyor musunuz?
Ardından en berbat burgerciye girip plastik tadında köfte ve yanık patates tüketirlerse, hiç şaşırmam.
Bir kere şu gerçekle yüzleşmeliyiz...
Bu konular bir "fayda" arayışından çıkıp kafa bulandırma alanları olup çıkalı çok oldu.
Üstelik sağlıklı gıda ve sağlıklı yaşam arayışları arasında kurulan ilişki iyiye gitmiyor. Besinlerden sürekli şüphe duyan ve özel diyetlerin gerektiğine inanan obsesif (takıntılı) bir bilinç topluma yayılıyor.
O da yetmiyor, iş giderek seçkinler ve zenginler için sınıfsal ayrım çizgisine ve gösteri sahnesine dönüşüyor.
Öyle sanıyorum ki...
Yiyeceklerden önce "yeme eylemi" üzerinde durmamız gerekiyordu.
Geleneğin "acıkmadan yemeyin, doymadan sofradan kalkın" uyarısını sadece "nefs mücadelesi"ne bağlamakla hata ettik.
Oysa şu soru bile yeterince yol açıcıdır: Az yiyen ve doymadan kalkan biri sofrada hangi yiyecekleri ve yemekleri tercih eder?
Nimetin hakkını vermeye gelince...
"Tadını bilmek"ten tadı güzel bir yiyeceği patlayıncaya kadar tıkınmaya nasıl geçtik?
A.N. SEZER NASIL BİRİYDİ?
Bakmayın siz şimdi Ahmet Necdet Sezer'in övgüyle hatırlanıp hakkında "tarafsızlık" yalanının uydurulmasına!..
Bu vesileyle ben de Emin Çölaşan'ın 5 Şubat 2002'de Sezer için yazdıklarını hatırlatmak isterim...
"Toplumdan kopuk, insancıl duygulardan epeyce uzak, sosyal ilişkileri olmayan, çok zorunlu olmadıkça yerinden kımıldamayan bir cumhurbaşkanı... hiçbir kişi, kurum ve kesimle sıcak ve içten ilişkisi olmayan biri."
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
- Çocuklar bizden ne öğreniyor? (30.04.2024)
- Soykırımı değil, kendi baş ağrılarını durdurmak istiyorlar (29.04.2024)
- Güllerin içinden geçmeyen yollar (28.04.2024)
- Haftanın Notları: Uygarlığın köpek dişleri (27.04.2024)
- İktisat değil, insan... (26.04.2024)
- Ana muhalefet için gelecek nasıl gelecek? (25.04.2024)
- Bu ‘ego’larla nereye? (23.04.2024)
- Aynada kendimize bakmaya sıra gelecek mi? (22.04.2024)
- Geçiştirilen geçmiş ve gelecek (19.04.2024)
- Tam o noktadan başlayın! (18.04.2024)