Bizdeki solculuğun iflah olmaz yalan dünyası
Sloganlara büyük fikirler muamelesi yapmak...
Durmadan toplum bilimlerini yüceltip toplumdan hiç çakmamak...
Üç beş arkadaşını mahalle, mahalleyi memleket saymak...
Günümüz solculuğunu işte bu hastalıklar perişan edip zemininden kopardı ve her türden alçak tezgahın oyuncağı haline getirdi.
Bundan sonra da toparlanması zor.
Kendilerini emek ve sınıf dinamikleri üzerinden temellendiremediklerini; "beyaz burjuva" taleplerini süslemekten öteye gidemediklerini, zihinlerinin Batı'nın neo-kolonyalistlerine çoktan teslim olduğunu bir kez daha anladık.
Bağırıp çağırmaları ve şiddetli sloganları onları "uyuşturmak"tan öteye gitmiyor.
Düşünün...
Göklere çıkardıkları Gezi hareketi Türkiye'nin en güçlü patronları tarafından kucaklanmış...
Burjuvazi onlara otel, hastane açmış, bedava internet servisi sağlamış, ideolojik açıdan destek çıkmış, eylemcilerin şerefine her gece kadeh kaldırılmış...
Bunları bilmeyen var mı? Yok!
Ama üzerinden 6 yıl geçtikten sonra solcularımız eski teranelerine geri döndüler tabii.
Şimdi kalkmış, "Gezi ile sermaye arasındaki çatışma"dan bahsediyorlar.
Yetmiyor, Gezi'nin "devasa bir halk hareketi" olduğunu iddia etmekten utanıp sıkılmıyorlar.
İflah olmaz bir yalancılık ve aymazlık!
Ama insan üzülüyor; çünkü bu yalanlarla hâlâ genç insanlar devşirilebiliyor.
Gençlere yazık oluyor.
Peki bu yalan rüzgarı neden bitmiyor?
Türkiye solu neden yeni bir başlangıç yapamıyor?
Çünkü Batı'nın içerdeki elleri, sermaye oligarşisi ve FETÖ hâlâ bu sol yapıları kullanıyor.
Onların bu "sersemliğe" ihtiyaçları var.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
- Çocuklar bizden ne öğreniyor? (30.04.2024)
- Soykırımı değil, kendi baş ağrılarını durdurmak istiyorlar (29.04.2024)
- Güllerin içinden geçmeyen yollar (28.04.2024)
- Haftanın Notları: Uygarlığın köpek dişleri (27.04.2024)
- İktisat değil, insan... (26.04.2024)
- Ana muhalefet için gelecek nasıl gelecek? (25.04.2024)
- Bu ‘ego’larla nereye? (23.04.2024)
- Aynada kendimize bakmaya sıra gelecek mi? (22.04.2024)
- Geçiştirilen geçmiş ve gelecek (19.04.2024)
- Tam o noktadan başlayın! (18.04.2024)