Görev

15 Temmuz 2017 akşamı Türkiye'yi sarıp sarmalayan o muazzam tablo çok önemliydi.
Dost düşman gördü ki, millet 15 Temmuz 2016'daki yerinde sapasağlam ve kararlı biçimde duruyor.
Belli ki, memleket yeni bir alçaklıkla karşılaşırsa üzerine düşen görevi yerine getirmek için sel olup akacak.
Bir dakika...
Tekrar edeyim de yanlış anlaşılmasın...
Millet, dedim.
Şu siyasi kesimden, bu "malum" çevreden, o "mahalle"den...
Her fotoğrafta en önde poz verenlerden...
Mevkilerine, makamlarına yaslanarak ona buna dirsek atanlardan falan söz etmiyorum.
Esas güzelliği "sıradan" ve bu "topraktan" olmaktan kaynaklanan çoğunluktan söz ediyorum. ***

Kimsenin milletten yana şüphesi olmamalı!
Olamaz da!
"15 Temmuz'u unutmayacağız, unutturmayacağız" noktasına gelince...
Aslına bakarsanız, unutmak imkansız!
Aklımızdan hiç çıkmıyor.
Fakat sık sık vurguluyorum ya, artık mesele "unutmak"ta değil, mesele 15 Temmuz darbe girişiminin gerekçelerinin ve FETÖ'nün arka planının "sulandırılması"nda...
Tehlike bu...
Tezgah da bu...
Şimdi milleti temsil eden siyasilere, kurumlara, sosyal oluşumlara ve medyaya iş düşüyor.
Uzlaşmacı/saman altından su yürütmeci/ kripto yapıları ve siyaset oligarşisinin artık kireçlenmiş aktörlerini alaşağı etmek yolunda ağır davranmaya hakları yok!
Görevleri sözü geçen kadroları daha fazla gecikmeden tasfiye etmektir.

*************

"Detaysın..."

Şu "sen muhteşem bir detaysın" garabeti nedir yahu?
Veba gibi bir anda her yere yayıldı, girmediği kıyı köşe kalmadı. Dili, anlamı, bilgiyi çürütüyor ama durdurulamıyor.
İltifatmış?
Hadi canım!
Sosyal medyaya baktım, hakikaten birbirine "sen muhteşem bir detaysın" diye iltifat edenlerden geçilmiyor.
Özellikle vlogger "Pelinsu"lar bayılıyor bu lafa. Hatta bir Mustafa Kemal portresinin altına bile böyle yazılmış. (Buraya kocaman bir gülme emojisi gelmesi gerek sanırım!)
Geçen kulağımla da işittim, arka masamda bir delikanlı karşısındaki kıza "muhteşem bir detaysın" dedi. Kız nasıl karşıladı, bilemiyorum, görmedim, görmek de istemezdim.
Bu deyimi kullananların "detay" kelimesinin anlamını bilmediğini sanmıyorum.
Yoksa bilmiyorlar mı?
Yok, biliyorlarsa, bu nasıl iltifat?
Zekice mi, dediniz?
O halde bu ne acımasız bir açıksözlülük!
Ayıp diye bir şey var!