A HABER GALERİ
Metin Akpınar’ın kızı Duygu Nebioğlu'nun bahsettiği gazeteci Uğur Dündar mı? İki yakın dost aynı kadınla yasak aşk mı yaşadı?
35 yıl önce Antalya'da tek gecelik bir ilişki yaşayan ünlü oyuncu Metin Akpınar'ın dünyaya gelen ikiz kızlarından olan Duygu Nebioğlu'nun anlattıkları gündeme bomba gibi düştü. Müge Anlı'dan yardım isteyen Nebioğlu annesinin evlilik dışı ilişkiden 4 çocuğu olduğunu açıklarken, bomba gibi bir itirafta da bulundu. Nebioğlu, 'Bir ablamın da babası çok ünlü bir isim ve medya dünyasından. O da dava açtı, hukuk mücadelesi veriyor.' dedi. Nebioğlu'nun bahsettiği ünlü gazetecinin Uğur Dündar olduğu iddia edildi.
ONUN BABASI KABUL EDİYOR MU?
Hayır asla kabul etmiyor. Ben yine Metin Akpınar'la görüşebildim. Babası, ablamla görüşmeyi bile kabul etmiyor. Ama dava sonuçlanınca benimki gibi uzun süre konuşulacak. Ben nasıl fiziksel olarak Metin Akpınar'a benziyorsam, o da babasına benziyor. Medya dünyasından çok ünlü bir isim. Bu konuya dair daha fazla konuşamam. Annem de galiba bu davanın sonucunu bekliyor. Dava sonuçlanınca ortaya çıkacak diye düşünüyorum.
İKİZİNİZİN DAVASI SONUÇLANDI MI?
Hayır. Onun davası ertelendi. Davası sonuçlanınca benim gibi kardeşim de tazminat davası açacak.
ANNENİZE KIRGIN MISINIZ?
Kırgın olduğum dönemler var. Beni çok yalnız bıraktı. Ben anneme hep sevgimi gösterdim. Ama o bizimle hiç vakit geçirmedi. Annem, bizi bakıcıya bırakıp gitmiş. Bizi bir süre sonra yurda vermişler. Ben çok hastalanmışım. Bir gazeteye haber olmuşuz 'İkizler hasta, anneleri bırakıp gitti' diye. Annem de o sırada cezaevindeyken haberi görüyor ve gazeteciye uzun bir mektup yazıyor. Mektupta kimin kızı olduğumuz da yazıyor. O mektuba ulaştım. Çok uzun bir mektup yazmış, önemli bilgiler vermiş. Anneme, kendi annesi cezaevine gidip çocuklarını evlatlık vereceksin diye kağıt imzalatmış. Ondan sonra da zaten annemle kopuyoruz.
Annem 1992 yılında evlenip, başka bir hayat kurdu. Benim kalbimi kıran şey, annemin ne benim ne de diğer üç kardeşim için mücadele vermemesi. Dört kardeş olarak yetiştirme yurdunda büyüdük. En büyük ablam yurtta çok zor günler geçirdi. Yurttan kaçıp, sokaklarda yaşadı. Üçümüz de evlatlık verildiğimiz için ablama göre şanslıyız. İkizim ve ben annemle hiç vakit geçiremedik. 2 aylıkken bizi bakıcıya bırakıp, gitti. Bir ablamı 4, diğerini de 2 yaşındayken yurda vermiş. Biz gazeteye haber olunca 8 aylıkken yurda verildik.
Babanız bir gecelik ilişki sonucunda olduğunuzu açıklamıştı. Siz bu açıklamayı görünce neler hissettiniz?
Kendi itibarını düşünen bir adam. Çocuklarının ya da annemizin itibarını düşünmeden sadece kendini düşünerek yaptı bu açıklamayı. Onun bu açıklaması sonrası linç yedim. Metin Akpınar gerçekler ortaya çıksın istemiyor. Bir kadın olarak da rencide oldum. Annem de ben de hakaretlere maruz kaldık. Yaşadığı ilişkinin tek sorumlusu annem değil. Beni öfkeli, nefret dolu bir insan gibi göstermek istiyor babam. Benim tek derdim her şeyin ortaya çıkması. Kimseye kin duymuyorum sadece kırgınım.
'ANNEM İLE İLGİLİ O SÖZLERİ BENİ ÇOK ÜZDÜ'
Metin Akpınar sanatçı duruşundan dolayı takdir edilen bir isimdi. Bu son yaşananlardan sonra imajı da olumsuz etkilendi tabii ki..
Babam kendinin filozof olduğunu söylüyordu. 2 kamyon kitap okudum diyordu. Bize bu yaşattıkları nerede yazıyor? Dilekçede yazdıklarını okuyunca Akpınar'ın vicdansız ve merhametsiz bir insan olduğunu daha iyi anladım. Yaşadıklarımı öğrendikten sonra zaten vicdanı olsaydı bizi el üstünde tutardı. Toplumun Metin Akpınar'ı tanıdığı, kendisi gösterdiği şekilde bir Metin Akpınar tanımadım. Beni büyük hayal kırıklığına uğrattı. Bana görüşmelerimizde de çok üzücü ifadeler kullandı. Mesela, Yunan adalarını tekneyle tatile çıktığı dönemde annemle birlikteymiş. Bundan dolayı da bana 'Yunanistan'a tohumlarımı serpmeye gidiyordum, ananı gördüm ona da serptim' dedi. Bunu duyunca hem çok üzüldüm hem de çok kırıldım. Bu sözünü senelerce kaldıramadım. Bir kadın için bu söylenmez. İşte benim tanıdığım Metin Akpınar böyle bir adam.
YARDIMI KESMEK İÇİN MAHKEMEYE BAŞVURDU
Metin Akpınar'ın zengin bir sanatçı olduğu biliniyor. Maddi olarak ondan beklentiniz var mı?
Tabii ki var. Benim geleceğim elimden alındı. Çocuğu olarak hakkım neyse onu istiyorum. Bana yardımı tamamen kesti. İkizime yardım yapıyor. 35 yaşındayım hâlâ beni büyüten babam bana destek oluyor. Akpınar, bir de mahkemeye başvurup fakirlik kağıdımı iptal ettirmek istedi. Mahkeme sürecinde adli yardım istedim. Mahkeme harç parasını da kendimin ödeyemeyeceğimi düşünerek, adli yardımın iptalini istedi. Ama başarılı olamadı. Akpınar istiyor ki dosyalar kapansın. Şimdi mahkemeye 38 sayfalık bir dilekçe verdi. Dilekçe de benimle ilgili çok üzücü ifadeler kullanmış. Annemi de çok kötülemiş. O dilekçeyi gördükten sonra babamın benimle bir daha iletişime geçeceğini düşünmüyorum. Ben de artık iletişime geçmem.
ESKİ MAGAZİNCİLER KONUŞSUN
"Yurtlarda daha çok ünlü çocuğu var" açıklamanız çok konuşuluyor. Bunu biraz açar mısınız?
Çocuk Esirgeme Kurumlarında benim gibi daha çok çocuk olduğunu düşünüyorum. Eski dönemdeki magazinciler çıksın konuşsun. Biz tek değiliz. Ben o döneme ait bilgileri topluyorum. Ben basına kendi hayatımı anlatarak, benim durumumda olan diğer insanlara da cesaret vermek istiyorum. İkizim bile dava açmak istemiyordu ama ben cesaretlendirdim onu. Ben inanıyorum ki benim mücadelemden etkilenen ve hakkını arayan başka insanlar da çıkacak. Gizli gizli dünyaya gelen ve yurda verilen çok çocuk var. Çok acı hikayeleri olan insanlar var. Umarım o insanlara da cesaret veririm. Emsal bir dava açtım ve umarım benim durumumda olan diğer insanlara da umut olurum.
BEN ANNEMİ HİÇ GÖRMEDİM, ONA HİÇ DOKUNAMADIM
Annenizi gördüğünüzde ilk ne söylemek istersiniz?
'Sonunda' derim. Ben annemi hiç görmedim, hiç dokunamadım ona. Ona sarılmak istiyorum. Onunla uzun uzun konuşmak istiyorum. Çok zor dönemlerden geçmiş bir kadın annem. Ailesinin durumu iyi olmasına rağmen ona kimse yardım etmemiş. Çok büyük yoksulluk çekmiş özellikle de bize hamileyken. Bize anlatsın istiyorum. Basına çıkmasını da asla istemem. Tek isteğim annemin fiziksel olarak yanımda olması.