Fransa Cumhurbaşkanı Macron'dan Trump'a çağrı: Putin'e karşı zayıf olamazsın
Fransa Cumhurbaşkanı Macron, Trump'a çağrıda bulunarak dikkat çeken açıklamalarda bulundu. Macron, "Putin'e karşı zayıf olamazsın. Bu sen değilsin, bu senin kumaşın değil, bu senin çıkarına değil." dedi. Fransa Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Christophe Lemoine ise "Ukrayna'nın yanındayız ve Avrupa'da güvenlik ve barış için üzerimize düşeni yapmaya hazırız." mesajını verdi.
Macron, sosyal medyada yaptığı canlı yayında, Ukrayna'ya ilişkin soruları yanıtladı. Rusya'nın Ukrayna'daki savaşı "Avrupa'daki seçimleri manipüle ederek, Kuzey Kore askerlerini sahaya sürerek, siber saldırılar düzenleyerek, İran'la işbirliği yaparak" halihazırda "küreselleştirdiğini" ileri süren Macron, Ukrayna'daki barış sürecinin Avrupa için önemli olduğunu bir kez daha vurguladı.
"Biz barış istiyoruz ancak Ukrayna'nın teslim olması anlamına gelen bir ateşkes istemiyoruz." ifadesini kullanan Macron, bu konuda Rusya lehine ödün verilmemesi gerektiğine işaret etti.
Macron, Rusya-ABD arasında artan ve Avrupalı devletlerin masa dışında kalmak istemediği Ukrayna müzakerelerine ilişkin daha sıkı pazarlıkların yapılması gerektiğini belirterek, "(ABD Başkanı Donald Trump'a) Şunu söyleyeceğim, (Rusya Devlet Başkanı Vladimir) Putin'e karşı zayıf olamazsın. Bu sen değilsin, bu senin kumaşın değil, bu senin çıkarına değil. Putin karşısında zayıf olursan, Çin'e karşı nasıl inandırıcı olabilirsin?" ifadelerini kullandı.
Öte yandan, "Donald Trump yeni bir yönetimle geliyor ve Rusya Devlet Başkanı (Trump'a) bakıyor ve ne yapacağını bilmiyor. (Putin, Trump hakkında) Her şeyi yapabilir. Bu belirsizlik oluşturuyor, bu belirsizlik bizim (Avrupalılar) ve Ukrayna için iyi." değerlendirmesini yapan Macron, bunu iyi değerlendirmek gerektiğini vurguladı.
(Fotoğraf: AA)
Macron, şöyle devam etti: "Madalyonun diğer yüzü ise (Trump'ın) tüm müttefikler için belirsizlik oluşturması. Bu nedenle herkesi endişeli görüyorsunuz çünkü kendi kendimize 'Belki de (Trump) yeterli olmayan bir şeyleri müzakere edebilir. Belki de çok fazla şeyi masada bırakabilir. Ukrayna'yı feda edebilir.' diyoruz."
Ayrıca Ukrayna'da barış koşullarının Avrupa güvenliği için önemli olduğunu ve Rusya'nın bir başka Avrupa ülkesine daha saldırmaması konusunda caydırıcı güvenlik tedbirleri alınması gerektiğini vurgulayan Macron, Ukrayna'nın AB ve NATO üyeliği konusuna da değindi.
Macron, "Şu an içinde bulunduğumuz durumda hiç kimsenin Ukrayna'nın, 'AB'ye veya NATO'ya girme hakkı yok' demeye hakkı yok." ifadelerini kullandı.
UKRAYNA'YA ASKER GÖNDERME TARTIŞMALARI
Paris'te düzenlenen Ukrayna konulu zirvede AB liderlerinin gündemine gelen Ukrayna'ya asker gönderme tartışmalarına değinen Macron, "Şimdi asker göndermeye karar vermeyeceğim ancak (çatışma sona erdikten sonra) barışı garanti altına almak için asker gönderilmesine karar vereceğim." dedi.
Macron, Rusya'nın oluşturduğu tehdit ve yeni ABD yönetimi ile Avrupa arasında gerginleşen ilişkiler bağlamında "yeni bir döneme giriyoruz" dedi ve savunma harcamaların artırılması gerektiğinin altını çizdi.
"ZELENSKIY SERBEST SEÇİMLERLE BAŞA GELDİ ANCAK PUTİN İÇİN DURUM ÖYLE DEĞİL"
Macron, ABD Başkanı Trump'ın Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy'i "seçimsiz diktatör" olarak nitelendirdiği ifadelerine yönelik ise "Ukrayna Devlet Başkanı serbest seçimlerle başa geldi ancak uzun zamandır seçimleri manipüle eden ve muhaliflerini öldüren (Vladimir) Putin için durum böyle değil." şeklinde konuştu.
(FOTO: AA )
AVRUPA ORDUSU İHTİMALİ
Ukrayna'daki savaşın etrafında Avrupa güvenliğinin sorgulandığı son üç yılda AB'nin "ortak bir Avrupa ordusu" olması konusunda ise Macron, "Ortak bir ordu. Belki de hedef bu olmalı." değerlendirmesinde bulundu.
Macron, savunma alanında daha fazla malzeme satın almak ve üretmek için gelecek haftalarda AB düzeyinde ortak finansmana karar vermeleri gerektiğini belirterek, AB'nin daha büyük bağımsızlığa ve özerkliğe ihtiyaç duyduğunu kaydetti.
Macron'un açıklamaları, ABD yönetiminin Ukrayna'nın NATO'ya üye olmaması gerektiğini savunduğu, Ukrayna'da barış müzakerelerine ilişkin diplomatik temasların arttığı ve olası ateşkes durumunda Ukrayna'ya verilecek güvenlik garantilerinin Avrupalı devletlerin gündeminde olduğu bir dönemde geldi.
Fransa Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Christophe Lemoine (FOTO: AA )
Fransa Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Christophe Lemoine, haftalık basın toplantısında yaptığı değerlendirmede, transatlantik ekonomik ilişkilerinin önemini vurguladı ve korumacı politikalara tepki gösterdi. "Biz, ABD'nin en büyük ticari ortağıyız." diyen Lemoine, ABD'nin Avrupa ile ticaret savaşına girmesi halinde kaybedeceği çok şeyin olacağını belirtti.
Bir gazetecinin "Ukrayna konusunda ABD, Avrupa'nın yanında mı yoksa karşısında mı?" sorusu üzerine Lemoine, "ABD ile tarihi bir ilişkimiz var ve farklı işbirliği konusunda yoğun bir diyaloğumuz bulunuyor." yanıtını verdi.
Lemoine, yeni ABD yönetiminin sadece Ukrayna değil aynı zamanda ticarette gümrük vergilerinin artırılması konusunda da yeni bir tutum sergilediğini ancak diyaloğun sürdüğünü söyledi.
"UKRAYNA KONUSUNDA AVRUPA GÜVENLİĞİ VE BARIŞI İÇİN ÜZERİMİZE DÜŞENİ YAPMAYA HAZIRIZ"
Ukrayna'da barış müzakereleri için temasların arttığını dile getiren Lemoine, bu savaşın öncelikle "Ukrayna ve Ukraynalıları", sonrasında da Avrupa güvenliğini ilgilendirdiğini vurguladı.
"Ukrayna'nın yanındayız ve Avrupa'da güvenlik ve barış için üzerimize düşeni yapmaya hazırız." mesajını veren Lemoine, Paris'te 17 Şubat'ta düzenlenen Ukrayna konulu olağanüstü zirve ve dün AB liderlerinin yaptığı video konferansla Ukrayna'ya desteği güçlendirmenin amaçlandığını ifade etti.
(Fotoğraf: AA)
Ukrayna'nın güçlü ve geçerli güvenlik garantilerinden faydalanması gerektiğini vurgulayan Lemoine, bu konuda fikir alışverişinin ABD ile olduğu gibi Avrupalı ortaklarla da sürdürülmesi gerektiğini söyledi.
Lemoine, Ukrayna'ya barış gücü gönderilmesinin Rusya'nın yeniden saldırısını önleyecek caydırıcı unsurlardan sadece biri ancak Ukrayna müzakerelerinde önceliğin güvenlik garantilerinin sağlanması olduğunu dile getirdi.
Bu güvenlik garantilerinin Ukrayna ordusunun yeni ekipmanlarla donatılması ve silahlandırılması ya da bu ülkenin NATO'ya üye olması gibi konularla ilişkili bulunduğuna işaret eden Lemoine, güvenlik garantilerinin sadece barış gücü gönderilmesine indirgenemeyeceğini dile getirdi.
Donald Trump, 9 Şubat'ta, yakın zamanda Avrupa'dan çelik ve alüminyum ithalatına yönelik yüzde 25 gümrük vergisi getireceğini duyurmuştu. Kanada ile Meksika'dan gelen alüminyum ve çeliğin de tarifelere tabi olacağını bildirmişti.
AB Komisyonu, AB ürünlerine ek tarife uygulanması halinde karşılık vereceklerini açıklamıştı.
GÜNÜN MANŞETLERİ İÇİN TIKLAYIN

