MEHMET BARLAS

Dün "Kadınlar Günü"ydü ya... Eğer Suudi Arabistan'da hanedana üye bir prens olsaydınız ve veliaht Bin Salman size takmış bulunsaydı, herhalde siz de bir "Erkekler Günü"nün gelmesini beklerdiniz.

Günler ve insanlar
Aslında bu "Günler"in, tüketim toplumunun mimarları tarafından oluşturulduğunu biliyoruz. Bu açıdan önemli olan o günlerde kadınlara yahut annelere ya da babalara hediye aldırmaktır maksat... Bu açıdan "Erkekler Günü" de var... Ayrıca bir de "Erkeklerden nefret eden kadınlar" yahut "Kadınlardan nefret eden erkekler günü" de olsaydı keşke. Reşat Nuri Güntekin'in romanındaki kahraman bir "Homongolos" yani kadın düşmanı olduğuna göre, karşı cinse farklı duygularla yaklaşmak çok anormal değildir.

Erkekler daha çok
Türkiye İstatistik Kurumu'nun verilerine göre, kadın olmak bizim ülkemizde erkek olmaya göre sayısız avantajlara sahip olmak anlamına da geliyor. Adrese dayalı nüfus kayıt sistemine göre 2019 yılında kadın nüfusu 41 milyon 433 bin 861, erkek nüfus ise 287 bin 275 fazlalıkla 41 milyon 721 bin 136 olmuş.

Kadınlar daha mutlu
TÜİK araştırmasına göre geçtiğimiz yıl nüfusun yarıya yakınının mutsuz olduğu ortaya çıktı. Yaşam memnuniyeti araştırması sonuçlarına göre; 2019 yılında mutlu olduğunu beyan eden bireylerin oranı yüzde 52.4 olmuş. Buna karşı kadınlarda mutluluk oranı yüzde 57 iken erkeklerde bu oran 47.6 olmuş. Evli bireylerin yüzde 55.6'sının, evli olmayan bireylerin ise yüzde 45.1'inin mutlu olduğu görülmüş...

Daha uzun yaşıyorlar
Türkiye'de kadınların doğuşta beklenen yaşam süresi 80.8 yıl iken; erkeklerde bu süre 75.3 yılmış.. Uzmanlara göre, kadınlar doktora gitmeye daha istekliyken, erkekler kültürel dayatmanın bir sonucu olarak sıkıntı ve acılarını paylaşmada zorluk çekiyormuş...

Mutsuzluk meselesi
Bütün bu rakamlardan ve bulgulardan ne çıkartırsınız bilemiyorum. Sizin bireysel konumunuza göre değişir bu çıkarsamalar. Ancak bir gerçek var ortada... Herkes kendi cinsiyetinden mutlu değil ki, bazıları imkân bulunca hemen cinsiyet değiştiriyorlar.