İstanbul'da yaşayan Ali Yıldırım corona virüs ile verdiği mücadeleyi A Haber canlı yayınında anlattı. Yıldırım, bir hafta boyunca vücudunda üşüme hissettiğini ama ateş ve öksürük olmadığını ifade etti. Bir sabah uyandığında yataktan kalktığı gibi düştüğünü ve şuurunu kaybettiğini söyleyen Yıldırım, hastaneye gittiğinde doktorların tetkikleri sonrası corona virüs tanısı konulduğunu söyledi. Yıldırım, doktorun corona virüs tanısının pozitif olduğunu söylediği anda inanamadığı ve kendini o anda bile çok iyi hissettiğini söyledi.

Koronavirüsün belirtilerini, virüsü nereden kaptığını ve tedavi sürecinin detaylarını canlı yayında anlattı

Yıldırım hastalığın başlangıç sürecinde ateşi olmadığına dikkat çekti, "Kemiklerim içe doğru çekiliyordu. İshal vardı. Ne yesem kusuyordum. Baya bir rahatsızlığım vardı. Bu arada öksürük ve ateş olmadı. Ateşim hiç 36.5'u geçmedi. Cuma günü şuurumu yitirdim. Bayıldım." dedi. Özel bir hastanede çekilen tomogrofi ile Sadi Konuk Hastanesi'ne gönderildiğini ifade eden Yıldırım, "O günkü süreçlerde halsizlik ve ağrılarım vardı. Yemek yemek istemiyordum. Sık sık odayı havalandırma ihtiyacı duydum. Canım hep yoğurt ve ek gıdalar çekti. Doktor ve hemşireler serumlar, haplar verdi. Kendimi biraz daha toparladım. 2 günde kendimi toparladım. Bu toparlama sürecinde beni Arnavutköy Devlet Hastanesi'ne sevk ettiler." ifadelerini kullandı.

"HİÇ ATEŞİM YOKTU, TOMOGROFİ İLE ANLADILAR"

Ali Yıldırım hastalığın başladığı süreci, "Hastaneye gitmeden bir hafta önce baya bir üşüyordum. Isınamıyordum. Halsizdim. İliklerime kadar üşüyordum. Kemiklerime kadar üşüyordum. Kemiklerim içe doğru çekiliyordu. İshal vardı. Ne yesem kusuyordum. Baya bir rahatsızlığım vardı. Bu arada öksürük ve ateş olmadı. Ateşim hiç 36.5'u geçmedi. Cuma günü şuurumu yitirdim. Bayıldım. Özel bir hastaneye gittik. Dahiliyede, idrar, kan, röntgen istendi. Bir de tomogrofi çekti. Ciğerlerin durumunun kötü olduğunu görünce. Sadi Konuk Hastanesi'ne yönlendirdiler. Raporları gösterdiler. 'Sen corona virüsü olmuşsun' dediler. Test yapıp, karantinaya aldılar. 2 gün orada kaldım." dedi.

"SERUMLAR VE HAPLAR VERİLDİ"

Tedavi sürecine değinen Yıldırım, "O günkü süreçlerde halsizlik ve ağrılarım vardı. Yemek yemek istemiyordum. Sık sık odayı havalandırma ihtiyacı duydum. Canım hep yoğurt ve ek gıdalar çekti. Doktor ve hemşireler serumlar, haplar verdi. Kendimi biraz daha toparladım. 2 günde kendimi toparladım. Bu toparlama sürecinde beni Arnavutköy Devlet Hastanesi'ne sevk ettiler. Sadi Konuk Hastanesi daha ağır vakalara bakıyor. Sürekli yürüyordum. Bin tur attık. Doktorlar, 'Bunun tedavisi yok. Biz de göreceğiz sizdeki süreci" dediler." ifadelerini kullandı

"ÇIKMADAN 3 GÜN ÖNCE AĞRILARIM GEÇTİ"

10 gün sonra tomogrofi sonucuna göre karantina ve tedavi sürecinin sona erdiğini söyleyen Yıldırım, "Çıkmadan 3 gün önce bütün ağrılarım bitti." dedi.

"TOPLU TAŞIMADA BULAŞTIĞINI DÜŞÜNÜYORUM"

Koronavirüsün toplu taşımadan bulaşma ihtimalini düşündüğünü söyleyen Yıldırım, "İlk başta herkes rahattı. Ben de rahattım. Bence toplu taşımada bulaştı. Artık dışarıda mutlaka maske takalım." diye konuştu.

"PLAZMA TEDAVİSİ İÇİN KOŞA KOŞA KAN VERİRİM"

Plazma tedavisine ilişkin düşüncelerini aktaran Yıldırım, "Koşa koşa gider kan veririm. Devamlı kan veren bir insanım. İnşallah hastanelerdeki herkes bu hastalığı atlatır. İllet hastalık umarım hızla dünyadan ve ülkemizden çeker, gider." dedi.

Yıldırım, sağlık çalışanlarına, hastanedeki temizlik personellerine teşekkür ederek sözlerini sonlandırdı.