Sabah gazetesi Ankara Temsilcisi Okan Müderrisoğlu, A Haber canlı yayınında Suriye'deki son durumu ve 10 Mart mutabakatının detaylarını paylaştı. ABD Başkanı Trump'ın kurmaylarına "Türkiye'den şikayet istemiyorum" talimatı verdiğini aktaran Okan Müderrisoğlu, SDG'nin sınır hattından çekilmesini ve Suriye ordusuna entegrasyonunu öngören planda İsrail'in engelleyici rolüne dikkat çekerek, sürecin SDG için "Köprüden önceki son çıkış" olduğunu vurguladı

SDG'NİN YAPISI VE ABD'NİN ROLÜ

Sürecin tarihsel arka planına değinen Okan Müderrisoğlu, 2011-2012 döneminde Esad yönetiminin kuzeydeki askeri unsurlarını çekerek bölgeyi Kürt nüfusa bıraktığını hatırlattı. ABD'nin önce DEAŞ'la mücadele adı altında eğit-donat faaliyeti yürüttüğünü, daha sonra ise merkezinde PKK'nın Suriye kolu YPG/PYD unsurlarının bulunduğu, ancak içerisinde Arap aşiretleri, Ezidi, Keldani, Süryani ve Türkmenlerin de yer aldığı SDG yapısını kurduğunu belirtti. Okan Müderrisoğlu, 100 bine ulaştığı söylenen bu silahlı gücün gerçek rakamının 60-70 bin civarında olduğunu, bunun 25-30 bin kişilik bölümünün ise ABD tarafından ağır silahlarla donatılmış, operasyonel kabiliyete sahip grup olduğunu ifade etti.

ABD'DEN "TÜRKİYE'Yİ RAHATSIZ ETMEYECEK ÇÖZÜM" TALİMATI

ABD'nin yeni dönemdeki stratejisine dikkat çeken Okan Müderrisoğlu, Başkan Trump'ın Ulusal Güvenlik Stratejisi çerçevesinde önceliği Latin Amerika ve Asya-Pasifik (Çin) bölgesine vereceğini belirtti. Okan Müderrisoğlu, Başkan Erdoğan'ın Beyaz Saray ziyaretinden elde edilen arka plan bilgisine göre, Başkan Trump'ın Dışişleri Bakanı Rubio ve Ortadoğu Özel Temsilcisi Witkoff'a, "Suriye konusunda Türkiye'den bir şikayet gelmesini istemiyorum. Türkiye'yi rahatsız etmeyecek bir çözüm bulun." talimatını verdiğini aktardı.

10 MART MUTABAKATI VE ÇÖZÜM PLANI

CENTCOM, ABD Ortadoğu Özel Temsilcisi ve Ankara Büyükelçisi Tom Barak'ın kurduğu masada bir çözüm planı geliştirildiğini belirten Okan Müderrisoğlu, 10 Mart 2025 tarihinde Suriye yönetimi (Ahmet El Şara) ile SDG adına Mazlum Abdi arasında bir mutabakat metni imzalandığını açıkladı. Bu mutabakata göre:

- SDG sınır bölgesinden ve gümrük kapılarından çekilecek.

- Eldeki silahlı güçler Suriye ordusuna entegre edilecek.

Okan Müderrisoğlu, masadaki çözüm planının, SDG adı altındaki silahlı güçlerin en az yüzde 75'inin Suriye ordusuna entegrasyonunu, geri kalan unsurların ise hafif silahlı bir polis gücü olarak Suriye Merkezi Yönetimi Emniyet Teşkilatı'nın bir parçası olmasını içerdiğini ifade etti.

İSRAİL'İN DEVREYE GİRMESİ

Türkiye ve ABD'nin süreci bir noktaya getirdiği aşamada İsrail'in devreye girdiğini belirten Okan Müderrisoğlu, İsrail'in bölgedeki PKK/YPG unsurlarına, "Şam yönetimi siyasal İslamcı kimliğiyle sizi yaşatmaz, silahlarınızı teslim etmeyin, bizimle işbirliği yapın" şeklinde telkinlerde bulunduğunu söyledi.

"ASKERİ SEÇENEK MASADA"

Türkiye'nin sınırlarında meşru devlet otoritesi dışında bir silahlı gücü kabul etmediğini vurgulayan Okan Müderrisoğlu, Türkiye'nin askeri seçeneği masada tuttuğunu ancak önceliğin sorunun çatışmasız çözülmesi olduğunu belirtti. Okan Müderrisoğlu, aralık sonu olarak açıklanan takvimin, somut adımlar atılması halinde biraz ötelenebileceğine Türkiye'nin karşı çıkmayacağını ve şartlar oluşursa Başkan Erdoğan'ın Suriye ziyaretinin de gündeme gelebileceğini sözlerine ekledi.

A HABER UYGULAMASINI İNDİRMEK İÇİN TIKLAYIN