Türkiye'nin SDG'ye tanıdığı süre doluyor! Suriye'ye yeni harekat mı olacak?
Türkiye'nin terör örgütü SDG/YPG'ye Suriye ordusuna entegrasyon için tanıdığı sürenin dolmasına günler kala Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler, olası uzlaşının sağlanmaması durumunda Türkiye'nin kimseden icazet almayacağını vurgularken "Gerekeni yaparız" mesajı verdi. Terör örgütünün 10 Mart mutabakatına uymaması halinde "Suriye'de harekat mı olacak?" sorularını akıllara gelirken AA muhabiri Muhammed Karabacak Suriye'nin başkenti Şam'da bölgedeki son durumu aktararak süreci değerlendirdi.
Suriye 14 yıl süren savaşın ardından Şara yönetimi ile küllerinden yeniden doğarken bölgenin istikrarı ve gelişiminde kilit rol oynayan 10 Mart mutabakatında ise kriz sürüyor. Terör örgütü SDG/YPG'nin silah bırakıp Suriye ordusuna entegre olmasına yönelik anlaşmanın sağlanmaması gerilimi tırmandırırken, Türkiye'nin SDG'ye verdiği süre doluyor.
Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler, yıllık değerlendirme toplantısında SDG/YPG'nin entegrasyon sürecini sağlaması gerektiğini belirterek, olası terör operasyonları kapsamında Türkiye'nin hiçbir ülkeden icazet almayacağını vurguladı. (AA)
"TÜRKİYE KİMSEDEN İCAZET ALMAZ"
Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler, yıllık değerlendirme toplantısında yaptığı açıklamasında SDG'ye verilen sürenin bitmek üzere olduğunu vurgularken süreçteki kararlı duruştan taviz verilmeyeceği ve mutabakatın uygulanmaması halinde gerekenin yapılacağını belirtti. Bakan Güler açıklamasında terör örgütü SDG'nin Suriye ordusuna entegrasyonunun Türkiye'nin kırmızı çizgisi olduğunu belirterek entegrasyonun gerçekleşmemesi durumunda olası bir operasyon sinyali verdi. Güler; "2016'da harekatlarımızı yaparken ABD de Rusya da oradaydı. Biz yapılması gerekeni kimseye sormadan yaptık ve bitirdik. Önümüzdeki dönemde de ihtiyaç olursa gerekeni yine kimseye sormadan yaparız." dedi.
Yaşar Güler'in açıklamalarının ardından gözler bir kez daha Suriye'ye çevrilirken terör örgütü SDG/YPG'nin 10 Mart mutabakatına uymaması durumunda yeni bir harekat mı başlatılacak? Anadolu Ajansı (AA) Şam muhabiri Muhammed Karabacak A Haber'de Sinan Tatlı'nın sunduğu Gece Ajansı programına katılarak sürece ve bölgedeki son duruma ilişkin bilgileri paylaştı.
Anadolu Ajansı (AA) Şam muhabiri Muhammed Karabacak'ın açıklamaları ise şöyle;
"ŞAM HÜKÜMETİNDEN MÜZAKERELERE İLİŞKİN AÇIKLAMA YAPILMADI"
10 Mart mutabakatının imzalandığı tarihten itibaren bugüne dek sosyal medyada, açık kaynaklarda, televizyon kanallarında veya haber web sitelerinde entegrasyon sürecine dair herhangi bir senaryo, yazılan, çizilen, açıklanan herhangi bir senaryo aslında Suriye'de SDG adını kullanan terör örgütü PKK/YPG'nin, PKK/YPG'ye yakın olan gazetecilerin senaryosudur. Şam hükümeti tarafından 10 Mart mutabakatının imzalandığı tarihten bugüne dek herhangi bir müzakereye ilişkin herhangi bir açıklama yapılmamıştır. Bunun altını çok iyi çizmek lazım. Şam hükümeti tarafından müzakereye ilişkin herhangi bir açıklama yapılmadı. Açık kaynaklarda dolaşan teklifler, senaryolar, açıklamalar tamamen örgüt yandaşları tarafından yapılan açıklamalardır. Bu birinci unsur.
A Haber - Ekran Görüntüsü
"ÖRGÜT TARAFINDAN SUNULAN TEKLİFİN RESMİYETİ YOK"
İkinci unsur; peki bu açık kaynaklarda dolaşan tekliflere değinmek istiyoruz. Terör örgütü PKK/YPG'nin Şam hükümetine sunduğu teklif aslında şöyledir: "Tamam, adımız Savunma Bakanlığı olsun, Savunma Bakanlığına bağlı olalım görece, ama sahada, fiiliyatta bireysel değil bir birim şeklinde, yani üç tümen şeklinde bağlanalım.". Bu birinci teklif veya teklifin birinci maddelerinden birisi. İkinci teklif ise Savunma Bakanlığı'nda bazı üst düzey rütbelerin alınmasıdır. Üçüncü teklif ise terör örgütü PKK/YPG'nin bazı birimlerinin Fırat'ın doğusunun güneyinde, yani Şam hükümetinin kontrol ettiği bölgelerde yayılması ve intişar etmesidir. Ancak söylediğim bütün bu maddeler, arz ettiğim bütün bu teklifler; herhangi bir resmiyet yok, herhangi bir resmi taraftan, Şam hükümeti tarafından açıklanmış değil. Bunlar tamamen başta söylediğim gibi terör örgütü PKK/YPG'ye bağlı olan veya yakın olan gazetecilerin açıklamasıdır.
A Haber - Ekran Görüntüsü
"SDG/YPG'NİN KADIN KOLLARI ÖZERK BİR YAPI OLMAK İSTİYOR"
Şimdi üç tane terör örgütü tarafından yapılan açıklamaları söylemek istiyordum, Şam hükümeti tarafından da yapılan iki açıklamayı söylemek istiyorum, çünkü burada çok önemli bir hulasaya varmak istiyoruz. Suriye'de PKK/YPG'nin kadın yapılanması YPJ denilen oluşumun sözde lideri Rohlat Afrin'in geçtiğimiz günlerde şöyle bir açıklaması var. Mazlum Abdi tamamen şu şekilde, bunların tamamıyla söylemesi, harfiyen söylemesi çok önemlidir: "Mazlum Abdi beni hiçbir şeye zorlayamaz, başka bir göreve transfer edemez veya kadın güçlerimiz içinde herhangi bir değişiklik yapamaz. Kendi liderliğimiz, kendi merkezlerimiz ve kendi kurumlarımız var.". Bu açıklamadan ne anlayabiliriz? Bu açıklamadan SDG bünyesi içerisinde bulunan sözde kadın kolları birliği YPJ olan kadın kolları birliği, Savunma Bakanlığından tamamen özerk bir yapı olmak istemesidir.
A Haber - Ekran Görüntüsü
"SURİYELİ KÜRTLER 10 MART MUTABAKATINDA İLERLEMEK İSTİYOR"
Fırat'ın doğusunu işgal eden SDG'nin yapay ve dikey şekilde zaten öngörüş veya mutabakat yoktur, özellikle lider kademesinde. Yani Suriye'de SDG bünyesi içerisinde bulunan Suriyeli Kürtler var, bunlar Şam hükümetiyle imzaladığı 10 Mart mutabakatıyla ilgili bir ilerleme istiyor. Ancak bazı cenahlar, özellikle PKK'nın baskın olduğu cenahlar bu 10 Mart mutabakatının ilerlemesi konusunda herhangi bir olumlu açıklaması veya olumlu bir müzakereye ilişkin olumlu bir ruh yoktur. Dolayısıyla yatay ve dikey şekilde, yani örgütün kendi bünyesinde ve örgütün komuta kademesi içerisinde bir fikir ayrılığı yok.
A Haber - Ekran Görüntüsü
MAZLUM ABDİ'DEN MÜZAKERE SÜRECİNE TERS DÜŞEN AÇIKLAMA
Dün SDG'nin sözde komutanı Mazlum Abdi'nin provokatif şekilde, aynı zamanda da müzakere sürecinin ruhuna yansımayan, tamamen ters olan bir açıklamalarda bulundu. Bu da çok önemlidir, olduğu gibi okumak istiyorum: "2026 yılı, Kürtler için ulusal birlik olacaktır. Kürtlerin dört parçalık Kürdistan'da ve diasporada birliğe ulaşması her yıldan daha yakınız. Özellikle ulusal kongrenin yapılmasına yakınız." dedi.
Şurada iki tane unsur bu açıklamadan elde edebiliriz: Bir, Kürtlerin dört parçalı Kürdistan'ı ve ulusal kongresi. Dört parça ne demek? Suriye, İran, Irak ve Türkiye'dir. Bu açıklamadan şöyle bir neticeye varabiliriz: Bu 10 Mart mutabakatı aslında bitimine dek şurada 15 veya 16 gün kalmış, büyük ihtimalle SDG'nin komutanı veya SDG'nin içindeki karar merciindeki terör elebaşları bu müzakerenin daha uzun soluklu olmasını istiyordur. Sadece 2026 yılıyla, 2025 yılıyla veya ilerleyen günlerle mahsur kalmayacaktır. Dolayısıyla örgütün askeri yapılanmasının siyasi oluşumu PYD, PYD'nin eş başkanı geçtiğimiz günlerde, eş başkanlarından birisi Eldar Halil şöyle bir şey demişti: "Şam yönetimiyle SDG arasındaki müzakere etmek istediği konular aslında başta askeri konular değildir." Örgütle Şam hükümeti arasında müzakere edilmek istenilen konular anayasa ve parlamentodur. Yani detayların detaylarıdır. Dolayısıyla Suriye Demokratik Güçleri bu müzakere süresinin daha uzun, daha büyük bir zamana yayılmasını istiyordur.
GÜNÜN MANŞETLERİ İÇİN TIKLAYIN



