Devlet Bahçeli’nin “Erdoğan yeniden seçilmelidir” sözlerinin perde arkası
MHP lideri Devlet Bahçeli partisinin grup toplantısında gündeme dair önemli açıklamalarda bulundu. Öcalan'a yönelik çıkışının arkasında duran Bahçeli anayasal düzenlemenin yapılmasını ve Başkan Recep Tayyip Erdoğan yeniden seçilmesi gerektiğini söyledi. Bahçeli’ni sözlerinin perde arkasını A Haber canlı yayınına uzman isimler değerlendirdi.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli partisinin grup toplantısında yine gündeme yön verecek açıklamalarda bulundu. Bahçeli geçen haftalarda PKK elebaşı terörist Abdullah Öcalan'a yaptığı Meclis çağrısını yineleyerek "Sözümün arkasındayım." dedi.
"Terörist elebaşı gelsin terörün bittiğini açıklasın." ifadelerini kullanan MHP lideri, "Kürtlerle kucaklaşma asıldır. Terörle mücadele esastır. Silahlı eşkıyayı temizlemek kaçınılmazdır. Siyasette uzlaşmak ortak yararımızadır." diye konuştu.
Bahçeli, "Öcalan İmralı'da yatıyor, fakat DEM Parti'de 57 Öcalan gölgesinin Meclis'te olduğunu niye görmüyorsunuz?" diyerek tepki gösterdi. Bahçeli, devlette devamlılık ve siyasette istikrar için Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın tek seçenek olduğunu vurguladı. Bahçeli'ni sözlerinin perde arkasını A Haber canlı yayınına uzman isimler değerlendirdi.
EĞER ERDOĞAN GİTSEYDİ…
Gazeteci Emin Pazarcı: Devlet Bahçeli net şekilde aynı doğrultuda yürümeye devam ediyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın seçilmesiyle ilgili sözleri de daha önce söylenmişti bunu tekrar ediyor. 'Erdoğan gitmeli' diyenlerin istediği olsaydı Türkiye şu anda ABD'nin esir haline gelmişti. Hatta Gülen Türkiye'de gömülürdü ve Anıtkabir'den daha görkemli bir mezar için inşaat yapılıyordu. Türkiye'nin geleceği ve bekası için Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın kalması bu kadar önemlidir. Devlet Bahçeli de işte bunlara önem veriyor.
CHP'DE ŞAKA GİBİ GELİŞMELER…
Tükiye'nin çevresi ateş çemberi ve ciddi anlamda problemler yaşıyoruz. Bunlara karşı mücadele edebilecek tek kişi Recep Tayyip Erdoğan'dır. CHP'de şakayı aratmayan gelişmeler yaşanıyor. DEM ile birlikte demlenenler yolda yürüyorlar. CHP'li Lütfü Savaş bile CHP'yi kurucu kodlara dönmeye davet etti. Esenyurt'ta kürdistan naraları atılıyor. Cumhuriyet'in bekçisi olduğunu iddia eden Özgür Özel gidiyor DEM'lilere görevden alınan partililere destek veriyor.
ÇOK AÇIK TUTUM SERGİLİYOR
'Öcalan nasıl Meclis'te konuşur' tepkilerine cevap veren Bahçeli ona benzer isimlerin Meclis'te görev yaptığını açık şekilde söyledi. Başkanlık Divan'ında görev alıp oturum yönetiyorlar. Birtakım komisyonlarda görev alıyorlar. Bu isimler gizli oturumlara bile katılıyor. Devlet Bahçeli artık bu meseleye bir son verilmesini istiyor. Devlet Bahçeli siyaseten çok açık bir tutum sergiliyor. Türkiye'nin Erdoğan'a ihtiyacı olduğunu ve Erdoğan ile bir takım badirelerin atılabileceğini söylüyor. Türkiye'nin bekası söz konusu.
"KRİTİK SÜREÇTEN GEÇİYORUZ"
Terör ve Güvenlik Uzmanı Coşkun Başbuğ: Devlette devamlılık esastır. Tam dere geçiyoruz ve geçtiğimiz dere çok kritik bir süreç. Burada Sayın Erdoğan'ın Sayın Bahçeli'nin son yıllara atmış olduğu imza, birlikte hareket ederek özellikle beka konusunda ülkeye kazandırdıkları herkesin malumu. Dış politikada, içeride gerçekten biz farkında olmadığımız o kadar kritik eşiği aştık ki. Afrika'sından Orta Doğu'suna kadar şu an terörle mücadelede gelinen noktaya kadar.
"BİZİ KURTARAN TEMEL HADİSEYDİ"
CHP'nin destek verdiği DEM iktidarda olsaydı hal nice olurdu. Bunun hayalini dahi kuramıyorsunuz. İşte ortada her şey yapılanlar. O anlamda ülke adına baktığında bir vatandaş olarak Cumhur İttifakı bir nimet mi? Kimse kusura bakmasın gerçekten şu son yıllarda belki de bizi kurtaran temel hadiseydi bu birliktelik. O birliktelikte Erdoğan ve Bahçeli'nin uyumu, zaman zaman birlikte verdiği fotoğraflar, kritik açıklamalar bize kritik eşiklerde önemli aşamalar kaydettirdi. Birileri kulp takmaya kalktı. Ama baştan beri Sayın Erdoğan ile Bahçeli'nin gerçekten uyum içinde ve mükemmel bir süreç götürdüğünü hep söyleyenlerdeniz hala devam ediyor.
"DEM'İN İSTİSMAR EDECEĞİ TEK BURASI KALDI"
Bugün DEM denilen adına parti dediğimiz ama bana göre farklı işler peşinde koşturan yapının bu belediye başkan adaylarıyla ilgili kasti bir uygulamasına bir çarpıcı örnek vereyim. İlk 2014 yılında başladı hadise. Oradaki yerel seçimlerden sonra belediyelerin başka işlerde kullanıldığına yönelik deliller bir takım bulgular ele geçti. 2016'da da il Şırnak ile başlayan bir süreç yaşandı. Benim tahminim 103'e yakın belediye ile ilgili bunun içinde batıda olanlar da var işlem yapıldı. 2019 yerel seçimlerine kadar o kayyumlar götürdü süreci. Seçim sürecinden hemen sonra yine 24 belediyeye bir kayyum uygulaması yapıldı. 21'i bir öncekiyle aynı. Tesadüf mü? Teröre destek faaliyetleri delillenmiş ispatlanmış yerine kayyum getirilmiş bölge halkı nefes almış ilk defa hizmet gitmiş yine aynı mantıkla bunun başına geleceğini bile bile adaylar göstereceksin. DEM'in elindeki tek çıkar noktası burası kaldı istismar edeceği.
ÇOK KIYMETLİ BİR ÇIKIŞTIR
Takvim gazetesi yazarı Ekrem Kızıltaş: Devlet Bahçeli yine bomba bir konuşmaya imza attı. Devlet Bahçeli yaptığı açıklamalarla taşın altına gövdesini koymuştur. Duruşunu bozmadan sözlerinin arkasında olduğunu göstermiştir. Devlet Bahçeli'ni Erdoğan'ın 1 dönem daha devam etmesi için önemli mesajlar verdi.
Değişik mahfiller ve yerlerde Erdoğan sonrası konusunda kendi aralarında çeşitli muhabbetler yapanlar var. Bu yüzden 2028'de yeniden Erdoğan konuşundu gündeme getirmesi oldukça önemlidir. Burada siyasi açıdan çok ciddi bir fedakarlık söz konusudur. Devlet Bahçeli ülke meseleleri olduğu zaman kitabın ortasında konuşuyor. Devlet Bahçeli çok net konuşuyor. Burada Erdoğan'ın bir dönem daha devam etmesi için yaptığı çıkış çok önemlidir.
BARIŞ SÜRECİNİ ERDOĞAN GÖTÜRMELİ
Sabah gazetesi Haber Koordinatörü Abdurrahman Şimşek: Devlet Bahçeli bir kez daha Öcalan çağrısını yineledi. Bahçeli'nin bu sözleri öylesine söylenmiş bir söz gibi algılandı. Devlet Bahçeli' Türkiye'de bir askerin dahi vurunun kanamasını isteniyor. Aynı zaman bir Kürt gencinin de kanının akmasını istemiyor. Bahçeli bu uğurda elinin değil gövdesini taşın altına koyuyor.
DEM Parti sözde barış söylemleri geliştiriyor aslında onlar İmralı'nın oradan çıkmasını istemiyor. Kandil aynı zamanda DEM'in Meclis'te siyaset yapmasını istemiyor. Bunların dersi kaosun olduğu ve silahların konuştuğu bir ortamdır. Erdoğan'ın dışında barış sürecini götürecek güçlü bir lider yok. Devlet Bahçeli de bunu söylüyor.