CANLI YAYIN
Başkan Erdoğan’ın cezaevinden çıkışının 24. yılı! Milletin gönlünde taht kurmuş lider
Türkiye'nin ilk seçilmiş cumhurbaşkanı olan Recep Tayyip Erdoğan, 28 Mayıs'ta yeni bir zafere imza attı ve Türkiye Cumhuriyeti'nin yeniden "Başkanı" oldu. 1997'de okuduğu şiir nedeniyle cezaevine girdiği için "Muhtar bile olamayacak" manşetleri atılmıştı, ancak 21 yıl boyunca milli irade ülkenin yönetimini Erdoğan'a teslim etti. Bugün de Başkan Erdoğan'ın Pınarhisar Cezaevinden tahliyesinin 24. yılı. İşte Başkan Erdoğan'ın siyasi yaşamının özeti…
Tarih 26 Şubat 1954, yer İstanbul Kasımpaşa. Erdoğan ailesinin 3'üncü çocuğu dünyaya geldi, adı Recep Tayyip oldu. Daha 20'li yaşlarında "Reis" lakabı ile anılmaya başlanan delikanlı mahallenin abisi oldu, herkesin derdini kendi derdi bildi, derman olmak için çırpınıp durdu. Vatanına milletine hizmet aşkı kabına sığmadı, çok çalıştı çok çabaladı, yıllar yılları kovaladı, "Kaptanpaşa Mahallesi'nin Tayyip abisi" Türkiye Cumhuriyeti'nin "Başkanı" oldu...
1965 yılında Kasımpaşa Piyale İlkokulu'ndan, 1973 yılında ise İstanbul İmam Hatip Lisesi'nden mezun oldu. Fark dersleri sınavını vererek Eyüp Lisesi'nden de diploma aldı. 1974 yılında İETT'de işe başladı. Küçük yaşlardan beri tam anlamıyla bir tutku olan futbola İETT Spor Kulübü'nde devam etti. Topa vuruş tekniği ile dikkat çeken Erdoğan, takımın kaptanıydı. 4 Temmuz 1978'de Emine Erdoğan'la evlendi, dünya evine girse de öğrenciliğe devam etti. İETT'de çalışırken okuduğu Marmara Üniversitesi İktisadî ve Ticarî Bilimler Fakültesi'nden 1981 yılında mezun oldu.
Gençlik yıllarından itibaren "liderlik" vasfının işaretlerini veriyordu Recep Tayyip Erdoğan, Kaptanpaşa Mahallesi'nin Reis'iydi. Müslümanca yaşamaya özen gösteriyordu yardıma muhtaçlara el uzatmayı kendine dert ediniyordu. Lise ve üniversite yıllarında Milli Türk Talebe Birliği öğrenci kollarında aktif görev alan Recep Tayyip Erdoğan, 1976 yılında Milli Selamet Partisi İstanbul Gençlik Kolları Başkanlığı'na seçildi. Erdoğan, siyasi partilerin kapatıldığı 12 Eylül döneminde, özel sektörde bir süre müşavirlik ve üst düzey yöneticilik yaptı.
1983 yılında kurulan Refah Partisi ile fiili siyasete geri dönen Erdoğan, 1984 yılında Refah Partisi Beyoğlu İlçe Başkanı, 1985 yılında ise Refah Partisi İstanbul İl Başkanı ve Refah Partisi Merkez Karar Yönetim Kurulu üyesi oldu. Refah Partisi, 27 Mart 1994 yerel seçiminde Erdoğan'ı İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adayı olarak gösterdi. Erdoğan, yüzde 25 oy oranıyla seçimlerden birinci çıkıp İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı oldu. Recep Tayyip Erdoğan, başarılı yönetimiyle dünyanın en önemli metropollerinden biri olan İstanbul'un kronikleşmiş sorunlarına doğru teşhis ve çözümler üretti. Su sorunu, yüzlerce kilometrelik yeni boru hatlarının döşenmesiyle; çöp sorunu ise dönemin en modern geri-dönüşüm tesislerinin kurulmasıyla çözümlendi. Hava kirliliği sorunu Erdoğan döneminde geliştirilen doğalgaza geçiş projeleriyle son buldu, kentin trafik ve ulaşım açmazına karşı 50'den fazla köprü, geçit ve çevre yolu inşa edildi; sonraki dönemlere ışık tutacak birçok proje geliştirildi.
12 Aralık 1997'de Siirt'teki mitingde okuduğu şiir nedeniyle siyasi hayatına ara vermek zorunda kaldı. Hapis cezasına çarptırılan Erdoğan, İstanbul Belediye Başkanlığını bırakarak 26 Mart 1999 günü Pınarhisar Cezaevine girdi. Erdoğan'ın cezaevine girmesi siyasi yaşamının bitişi olarak yorumlandı. 4 ay kaldığı cezaevinden çıktıktan sonra 14 Ağustos 2001'de arkadaşlarıyla birlikte Adalet ve Kalkınma Partisi'ni kurdu ve partinin Genel Başkanı seçildi. Milletin teveccühü dalga dalga yayılmaya başladı, güven ve sevgi büyüdükçe büyüdü. Kuruluşunun üzerinden daha 1,5 yıl geçmemişti ancak AK Parti 3 Kasım 2002 seçiminde fırtına gibi esti ve oyların yüzde 34'ünü aldı. Üçte ikiye yakın parlamento çoğunluğu ve 363 milletvekili ile tek başına iktidar oldu.
Fakat bir sorun vardı, Erdoğan hakkında verilen mahkeme kararı nedeniyle milletvekili ve başbakan olamıyordu. Adalet ve Kalkınma Partisi, Pervari ilçesine bağlı Doğanköy'de sandık kurullarının oluşturulmaması ve bir sandığın kırılması nedeniyle Siirt'teki seçimlerin iptali için Yüksek Seçim Kurulu'na başvurdu. Başvuruyu haklı bulan YSK, Siirt'teki seçimlerin yenilenmesine hükmetti. Verilen karar sonrası anayasa değişikliğine gidilerek Recep Tayyip Erdoğan'ın milletvekili seçilmesinin önündeki engel kalktı.
9 Mart 2003'te yenilenen seçimde Adalet ve Kalkınma Partisi 3 milletvekilliği kazandı, böylece Erdoğan 22. dönem Siirt Milletvekili olarak parlamentoya girdi ve 15 Mart 2003'te başbakan oldu. Recep Tayyip Erdoğan, aydınlık ve sürekli kalkınan bir Türkiye idealiyle, birçok reform paketini kısa süre içinde uygulamaya koydu. Demokratikleşme, şeffaflaşma ve yolsuzlukların engellenmesi yolunda büyük mesafeler kat edildi. Buna paralel olarak ülke ekonomisi ve enflasyon kontrol altına alındı. Devletin borçlanma faiz oranları aşağı çekildi, kişi başına düşen millî gelirde büyük artış gerçekleştirildi. Ülke tarihinde daha önce görülmemiş hız ve sayıda baraj, konut, okul, yol, hastane ve enerji santrali hizmete girdi.
Erdoğan, dünyanın çeşitli ülkeleriyle verimli ilişkiler geliştirilmesi konularında önemli adımlar attı. Türkiye'nin ticaret hacmi ve siyasal gücü uluslararası alanda da hissedilir düzeyde arttı. 2002 seçiminden sonraki her seçimden zaferle ve oy oranını artırarak çıktı. Erdoğan, 22 Temmuz 2007 genel seçimlerinde yüzde 46,6 oy aldı Türkiye Cumhuriyeti'nin 60. Hükümeti'ni kurdu ve tekrar güvenoyu aldı. Türkiye, küresel krizin etkilerini 2008 sonlarına doğru hissetmeye başladı. Erdoğan'ın hayal olarak nitelenen "Küresel kriz Türkiye'yi teğet geçecek" sözleri gerçeğe dönüştü. Her alandaki başarılar ardı ardına geliyordu. Milli irade 12 Haziran 2011'deki seçimde yetkiyi yine Recep Tayyip Erdoğan'a verdi, AK Parti tek başına oyların neredeyse yarısını aldı ve yüzde 49 oy oranı ile 61. Hükümeti kuruldu. Bir anka kuşu gibi küllerinden yeniden doğan Türkiye'nin yükselişi devam etti. 47 yılda 50 milyar dolar borç alınan IMF ile ipler 2013 yılında kopartıldı, IMF'ye borç sıfırlandı.
Erdoğan döneminde insan hakları ve özgürlükler konusunda da tarihe geçecek önemli adımlar atıldı. 1 Ekim 2013'te açıklanan demokratikleşme paketi ile kamuda başörtüsü yasağı kalktı. Okullarda ve devlet dairelerinde kılık kıyafet serbestisi getirildi, ancak sadece yasağın kaldırılmasıyla yetinilmedi. Yasak nedeniyle öğrencilikten ve memuriyetten atılanlara hakları iade edildi. İmam-hatip okullarındaki kat sayı farkı problemi de çözüldü. Bürokrasideki işleyişin hızlanması için Erdoğan "Türkiye Modeli Başkanlık Sistemini" hayata geçirdi. 10 Ağustos 2014'de yapılan cumhurbaşkanlığı seçiminde yüzde 51 oy alan Recep Tayyip Erdoğan, Türk siyasi tarihinde ilk kez doğrudan halkın oylarıyla seçilen cumhurbaşkanı oldu.
24 Haziran 2018'de yapılan cumhurbaşkanlığı seçiminde yüzde 52 buçuk oy oranıyla yeniden cumhurbaşkanı seçildi. Recep Tayyip Erdoğan siyaset hayatı boyunca vesayetin her türlüsü ile mücadele etti. 27 Nisan e- Muhtırası, Gezi Parkı olayları, 17-25 aralık operasyonları, 15 Temmuz hain darbe girişimi ve dahası. Defalarca önüne engeller çıktı, ancak o milli iradeye yönelik saldırılara karşı dik durdu ve kirli hesapları bozdu.
Ve 28 Mayıs'ta yeni bir tarih yazdı Recep Tayyip Erdoğan. Millet İttifakı'nın her türlü yıpratıcı çabasına rağmen milli irade yetkiyi yeniden Erdoğan'a verdi. Seçimlerden yüzde 52 oy ile Recep Tayyip Erdoğan yeniden cumhurbaşkanı seçildi.
GÜNÜN MANŞETLERİ İÇİN TIKLAYIN
