A HABER GALERİ
ABD'nin para kaynağı müttefiki Çin ile anlaştı! Washington'da büyük panik
ABD'nin önemli para kaynaklarından biri olan Suudi Arabistan'ın Çin ile yaptığı anlaşma Washington'da paniğe neden oldu. Wall Street Journal gazetesi ABD'nin Ortadoğu'daki önemli müttefiki Suudi Arabistan'ın Çin'den hassas füze teknolojisi ithal etti ve kendi balistik füzelerini üretmeye başladığını yazdı. Söz konusu haberde Çin ile yapılan anlaşmanın ABD yönetimini huzursuz ettiği belirtildi.
Balistik füzeler, hem konvansiyonel hem de nükleer silahları yerleştirmek için kullanılabiliyor. ABD, Riyad'a balistik füze satmayı uzun süredir reddediyor. Krallık, 1980'lerde Çin'den Dong Feng-3 füzeleri aldı ve bunları 2014'te halka gösterdi.
ÇOK SAYIDA ÇİN FÜZESİ SEVK EDİLDİ
Danışmanlar ve yetkili, Çin ordusunun 2018'den bu yılın baharına kadar çok sayıda yapımı tamamlanmış Dong Feng serisi füze grubunu da sevk ettiğini söyledi. ABD istihbarat teşkilatları sevkiyatlarla ilgili endişelerini dile getirdi ancak Biden yönetimi bölgedeki stratejik bir ortak olan Suudi Arabistan'a yaptırım ve dayatma konusunda isteksizdi.
ABD istihbaratına yakın olan yetkililerden biri, ABD'nin füze transferleri konusunda Çinli aktörlere yaptırım uygulamaya hazırlandığını ancak Suudi yetkililer veya kurumları bunun dışında tutacağını bildirdi. Beyaz Saray ve Çinli yetkililer, yorum taleplerine yanıt vermedi.
Suudi Arabistan'ın İran'la olan bölgesel güç mücadelesi, muhtemelen ülkenin balistik füze teknolojisi geliştirmedeki ana motivasyonu. Analistler, Suudi hükümetinin İran'ın önemli balistik füze cephaneliğine karşı koymak istediğini söylüyor.
İRAN'LA NÜKLEER ANLAŞMAYI ZORA SOKTU
Analistler, Riyad'ın kendi balistik füze programını geliştirmesinin de İran ile 2015 uluslararası nükleer anlaşmasına dönüş müzakerelerini karmaşık hale getirebileceğini söylüyor. İran, başta İsrail olmak üzere bölgedeki diğer balistik füze programlarının da müzakerelerde tartışmaya konu olmasını talep etti.
İsrail Ulusal Güvenlik Konseyi'nin eski bir üyesi ve Ulusal Güvenlik Araştırmaları Enstitüsü'nün şu anki kıdemli araştırma görevlisi Yoel Guzansky, "İran'ın faaliyetleri açıkça bölgede zincirleme bir etki ve bölgesel bir silahlanma yarışı yaratıyor" dedi.
Suudilerin programındaki bu ilerlemeler, Ortadoğu ülkelerinin ABD'nin artık bölgede belirleyici bir rol oynamaya istekli olmadığı korkusuyla ortaya çıktı.
Bir düşünce kuruluşu olan Center for a New American Security'de savunma analisti olan Becca Wasser, "Riyad'da, ABD'nin güvenliklerine olan bağlılığının azaldığına dair bir algı var. Suudiler, kendilerini koruyabilmesinin tek yolunun sadece kendilerine güvenmek olduğunu düşünmeye başladı" diye konuştu.
Suudi Arabistan ayrıca, Husi isyancıların dronlar ve balistik füzeler kullanarak ülkeye defalarca saldırdığı ve Yemen'de uzun süredir devam eden bir savaşa giriyor. Suudi Arabistan'ın 2015'te Yemen'e askeri bir saldırı başlatmasından bu yana 10 binden fazla insan öldü.
The Wall Street Journal'ın geçen ay bildirdiğine göre, bu bahar, ABD istihbarat teşkilatları Çin'in Birleşik Arap Emirlikleri'ndeki bir limanda askeri bir tesis olduğundan şüphelendikleri bir tesisi gizlice inşa ettiğini öğrendi.
Biden yönetimi, BAE hükümetini, ülkesindeki bir Çin askeri varlığının iki ülke arasındaki ilişkileri tehdit edebileceği konusunda uyardı. Tesisin inşaatı, ABD'li yetkililerin yaptığı toplantı ve ziyaretlerin ardından durduruldu.
The Wall Street Journal'ın geçen yıl bildirdiğine göre, Çin ayrıca Suudi Arabistan'ın sivil nükleer enerji programına veya nükleer silah kapasitesine giden yolda erken bir adım olan uranyum zenginleştirmesi için bir tesis inşa etmesine de yardım etti.