SON DAKİKA! Dolar kaç TL? Bugün dolar kuru ne kadar? Dolar kuru canlı fiyatlar ve güncel dolar yorumları

Dolar ne kadar, kaç TL? Dolarda son dakika gelişmeleri yakından takip ediliyor. Dün yükseliş eğiliminde hareket eden Dolar/TL, günü önceki kapanış seviyesinin yüzde 0,2 üzerinde 17,2674'ten tamamlamıştı. 8 Temmuz'a bankalararası piyasanın açılışında 17,2830 seviyesinde başlayan dolarda son gelişmelere ahaber.com.tr'den ulaşabilirsiniz. Peki, Dolar/TL ne kadar? Bugün dolar kaç TL? İşte döviz kuru canlı fiyatlar ve güncel dolar yorumları...

DOLAR NE KADAR, KAÇ TL?

İşte dolar kuru canlı fiyatlar:

Dün açıklamalarda bulunan ABD Merkez Bankası (Fed) yetkilileri yaptıkları değerlendirmede resesyon riskinin korkulduğu kadar güçlü olmayabileceğini dile getirirken, önceliklerinin enflasyonu kontrol altına almak olduğunu bildirdi.

7 TEMMUZ DOLAR YORUMLARI

Uzmanlar, bugün açıklanacak istihdam raporundaki verilerin yatırımcıların odağına yerleştiğini kaydederek, tarihi düşük seviyelerde bulunan işsizlik oranının Fed'e enflasyonla mücadelesinde agresif şahin politikalarına devam etme fırsatı sunduğunu ifade etti.

ABD ekonomisinde halihazırda 11,3 milyon açık iş pozisyonu bulunduğunu ve son dönemdeki makroekonomik veriler istihdam piyasasının sınırlı da olsa yavaşlamaya başladığına işaret ettiğine dikkati çeken analistler, bugün açıklanacak verilerin piyasalarda oynaklığı artırabileceğini söyledi.

KÜRESEL PİYASALARDA SON DURUM

Küresel piyasalarda, ABD ekonomisinin resesyona gireceğine ilişkin fiyatlamalarda görülen gevşemeyle pozitif bir seyir izlenirken, bugün gözler ABD'de açıklanacak tarım dışı istihdam başta olmak üzere yoğun veri gündemine çevrildi.

ABD'de enflasyon ve resesyona ilişkin endişeler varlık fiyatları üzerinde etkili olmayı sürdürüyor.

Dün açıklamalarda bulunan ABD Merkez Bankası (Fed) yetkilileri yaptıkları açıklamalarda resesyon riskinin korkulduğu kadar güçlü olmayabileceğini dile getirirken, önceliklerinin enflasyonu kontrol altına almak olduğunu bildirdi.

Fed Yönetim Kurulu Üyesi Christopher Waller, enflasyonun çok yüksek olduğunu ve gevşeyecek gibi görünmediğini belirtti. Para politikasında hızla daha kısıtlayıcı olunması gerektiğini vurgulayan Waller, Fed'in temmuz toplantısında 75 baz puanlık faiz artışını desteklediğini, eylül toplantısında ise muhtemelen 50 baz puanlık bir artıştan yana olacağını kaydetti. Waller, Gayrisafi Yurt içi Hasıla (GSYH) verilerine rağmen ekonomide resesyon yaşanacağının belli olmadığını ifade etti.

St. Louis Fed Başkanı James Bullard da ABD ekonomisinin bu yıl büyümeye devam etmesini beklediğini dile getirdi. Bullard, temmuz toplantısında 75 baz puanlık faiz artışından yana olduğunun sinyalini verdi.

Fed yetkililerinin açıklamaları sonrası tahvil piyasalarında artan satış baskısıyla ABD'nin 10 yıllık tahvil faizi yüzde 3'e yaklaşırken, swap piyasalarında ise resesyon fiyatlaması kısmen de olsa azaldı.

Para piyasalarındaki fiyatlamalarda temmuz toplantısında 75 baz puan, eylül toplantısında ise 50 baz puanlık faiz artışına kesin gözüyle bakılıyor.

Öte yandan, bugün açıklanacak istihdam raporundaki veriler yatırımcıların odağına yerleşmiş bulunuyor.

Tarihi düşük seviyelerde bulunan işsizlik oranı Fed'e enflasyonla mücadelesinde agresif şahin politikalarına devam etme fırsatı sunuyor.

ABD ekonomisinde halihazırda 11,3 milyon açık iş pozisyonu bulunurken, son dönemdeki makroekonomik veriler istihdam piyasasının sınırlı da olsa yavaşlamaya başladığına işaret ediyor.

Bugün açıklanacak verilerde iş gücü piyasasındaki genişlemenin devam etmesi beklenirken, önceki aylara kıyasla söz konusu genişlemenin sınırlı da olsa yavaşlayacağı tahmin ediliyor.

Fed'in para politikası kararlarında tarım dışı istihdamı oldukça dikkatle takip etmesi verinin önemini artırırken, açıklanacak verilerin piyasalarda oynaklığı artırması bekleniyor.

Tahvil piyasalarındaki satış eğilimine karşın enflasyon endişesi ve güvenli liman olarak artan dolar talebi sonrası dolar endeksi 107,1'le son 20 yılın zirvesinde bulunmaya devam ediyor.

Bununla birlikte, Fed'in resesyonu henüz ikinci planda tuttuğuna ilişkin değerlendirmelerin yanına Çin'in alt yapı harcamalarına yönelik 220 milyar dolarlık paket açıklamasının da eklenmesi, Brent petrolün varil fiyatını destekliyor. Brent petrolün varil fiyatı yeni günde yüzde 1,1 artışla 103,8 dolar seviyesinde bulunuyor.

Dün, yüzde 6 değer kazanan Bitcoin, yükselişini yeni güne de taşımasının ardından şu sıralarda yaklaşık yüzde 2 artışla 22 bin dolardan alıcı buluyor.

Söz konusu gelişmelerle dün New York borsasında S&P 500 endeksi yüzde 1,50, Nasdaq endeksi yüzde 2,28 ve Dow Jones endeksi yüzde 1,12 değer kazandı. ABD'de endeks vadeli işlem kontratları yeni güne ise düşüşle başladı.

Avrupa'da pay piyasaları dün pozitif bir seyir izlerken, son 20 yılın en düşüğüne gerileyen avro/dolar paritesi yatırımcıların odağında olmayı sürdürüyor.

Fed'in şahin politikalarını agresif şekilde devam ettirebileceğine ilişkin açıklamalarla güçlü konumunu koruyan dolar karşısında yeni günde son 20 yılın en düşüğü olan 1,0140'a gerileyen avro/dolar paritesi şu sıralarda 1,0150 seviyesinde bulunuyor.

Öte yandan, İngiltere Başbakanı Boris Johnson, iktidardaki Muhafazakar Parti liderliğinden istifa ettiğini ancak başbakanlık görevini yeni lider seçilene kadar sürdüreceğini açıkladı.

Dün açıklanan, Avrupa Merkez Bankası (ECB) haziran ayı para politikası toplantı tutanakları ise ECB Yönetim Konseyi'nin enflasyonun bir süre kalıcı olmasını ve temmuzda daha büyük bir faiz artırımı yapılmasını masaya yatırdığını ortaya koydu.

Konsey üyelerinin değerlendirmelerinin yer aldığı tutanaklarda, üyelerin çoğunun bu ay yapılacak para politikası toplantısında ana faiz oranlarını yüksek ekonomik belirsizliğin olduğu bir ortamda 25 puan artırmayı kabul ettiği ortaya çıktı.

Tutanaklarda, bazı üyelerin ise ECB'nin 25 baz puanlık bir artışa "koşulsuz bir taahhüt" vermemesi gerektiğini değerlendirerek temmuzda daha büyük bir faiz artışı için "kapıyı açık tutmayı" savundukları ortaya kondu.

Dün, bu gelişmelerle, Almanya'da DAX 30 endeksi yüzde 1,97, İngiltere'de FTSE 100 yüzde 1,14, Fransa'da CAC 40 endeksi yüzde 1,60 ve İtalya'da FTSE MIB 30 endeksi yüzde 3,05 değer kazandı. Avrupa'da endeks vadeli işlem kontratları yeni güne ise karışık seyirle başladı.

Asya'da ABD pay piyasalarına paralel alış ağırlıklı bir seyir izlenirken, Çin borsası negatif ayrışıyor.

Çin'in alt yapı harcamaları için 220 milyar dolarlık bir harcama paketi açıklamasına karşın, Çin'de artan yeni tip koronavirüs (Kovid-19) vakaları ise yukarı yönlü hareketi törpülemeyi sürdürüyor.

Öte yandan, Japonya eski Başbakanı Shinzo Abe'nin bir konuşma sırasında silahlı saldırıya uğraması piyasalarda oynaklığı artırdı. Japon borsası saldırı sonrası kazançlarının büyük kısmını geri verirken, pazar günü yapılacak parlamento üst kanadı seçimleri öncesi belirsizlikler güçlenmiş bulunuyor.

Bölgede açıklanan makroekonomik verilere göre Japonya'da ödemeler dengesi 128,4 milyar yen fazla verirken, beklentileri karşılayamadı.

Bu gelişmelerle, kapanışa yakın Japonya'da Nikkei 225 endeksi yüzde 0,68, Güney Kore'de Kospi endeksi yüzde 0,90 ve Hong Kong'da Hang Seng endeksi yüzde 0,20 değer kazanırken, Çin'de Şanghay bileşik endeksi yüzde 0,1 değer kaybetti.

Yurt içinde dün alış ağırlıklı bir seyir izleyen BIST 100 endeksi, günü yüzde 0,72 artışla 2.425,56 puandan tamamlarken, bugün gözler açıklanacak ödemeler dengesi verilerine çevrildi.

Vadeli İşlem ve Opsiyon Piyasası'nda ise (VİOP) bugün işlemler saat 09.30'da başlayacak ve seans, pay sözleşmelerinde saat 12.40, endeks ve diğer sözleşmelerde ise saat 12.45'te sonlanacak.

Analistler, bugün yurt içinde ayrıca Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Piyasa Katılımcıları Anketi, yurt dışında ise ABD'de açıklanacak istihdam raporundaki verileri ve toptan eşya stoklarının takip edileceğini belirterek, teknik açıdan BIST 100 endeksinde 2.460 ve 2.500 seviyelerinin direnç, 2.390 puanın destek konumunda olduğunu bildirdi.

1 EURO 1 DOLAR OLUR MU?

A HABER UYGULAMASINI İNDİRMEK İÇİN TIKLAYIN