Manyak mısınız?
Zira, özellikle son yıllarda, "Türkiye'nin ana muhalefeti" olduklarını hepten unutmuşlardı.
Hava güvenliğinden yoksun kalmamızı isteyen müstevlilerin sözcülüğüne soyunurcasına S-400'lere karışı çıkmaktan, "Akdeniz'de ne işimiz var" diyerek Mavi Vatan konusunda Yunanistan'la aynı telden çalmaya kadar akıl almaz halleri vardı.
Yabancı yatırımcılara, "Türkiye'ye yatırım yapmayın" diyorlar, küresel emperyalizmin taşeron örgütleriyle aralarına mesafe koymuyorlardı, ötesi var mı?
Hülasa...
Ana muhalefet partisi olarak Türkiye'nin umudu olacaklarına ne yazık ki Türkiye düşmanlarının umudu haline gelmişlerdi.
Demem o ki, CHP'nin İsveç'teki "düşmanlığa" gösterdiği tepki nereden baksanız bakın değerlidir.
Keşke, bu ülkenin ana muhalefet partisi olduklarını hep böyle akıllarında tutsalar!
Unutmayalım:
Harici bedhahlar "dahili bedhahlardan" cesaret almadan Türkiye'ye ve liderine bir Irak yahut Libya muamelesi yapmaya kalkışmazlar.
İsveç'teki alçak eylem de sanıldığı gibi "münferit" değildir, tastamam işaret fişeğidir.
Bu bakımdan, Vatan Partisi Genel Başkanı Perinçek'in sosyal medya hesabından gösterdiği tepki son derece önemlidir: "İsveç'teki PKK eylemi yalnızca Cumhurbaşkanı'nı değil, Türk devletini ve Türk milletini hedef almaktadır..."
Bu bilinçle mahut eylemi kınayan Saadet Partisi'ni de tebrik etmek lazım gelir.
Gönül isterdi ki, Babacan da şuncacık bilince sahip olsun.
Günahını da almayayım; belki de kendisini onca yıl bakan yapmasının bedelini Erdoğan'a ödetmek için, "görünürde dışında ama gerçekte tam göbeğinde" yer aldığı yepisyeni faaliyetlerle meşgul olduğundan kınamaya vakit bulamamıştır.
Davutoğlu zaten mazurdur.
Çünkü son günlerde çoklu saldırı altındadır.
Sözcü gazetesindeki yazarçizer arkadaşlarımız, "Davutoğlu konuşursa AKP biter" diyorlardı... Bir konuştu, masa tükendi demesek de, can çekişmeye başladı.
Şimdi koro halinde "Konuşma" diyorlar, "Konuşacaksan da yüzde 1 kadar konuş!.."
E hani çoğunlukçulara karşı çoğulculuğu savunuyorlardı, ne oldu?
Hayır yani, "yüzde 1 kadar konuşmaya" razı olsaydı, AK Parti'de oturur, anılarını falan yazardı.
Davutoğlu, "Biz çıkalım masadan, seçim mi kazanacaksınız çokbilmişler?" diye bunlara çıkışmış, az bile demiş.
Ben olsam "çokbilmişler" demekle kalmaz, "Manyak mısınız?" derdim.
Elinizi vicdanınıza koyun da söyleyin:
1 Kasım seçimlerinde AK Parti'ye verilen yüzde 49.5 oyun tek başına kendi başarısı olduğunu dile getiren, "Biz olmasak Tayyip Erdoğan bir hiçti" diyen bir lidere, "Yüzde 1 kadar konuş demek" manyaklık değilse nedir?
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
- Kürtlere biçilen rol (31.10.2024)
- Ne olur anla!.. (30.10.2024)
- ‘Salak ya da asalak’ (29.10.2024)
- O kafa varsa iş değişir (26.10.2024)
- Bahçeli’nin çalımı kime? (24.10.2024)
- Nasıl oluyor bu? (23.10.2024)
- Gülen öldü ama sende yaşıyor! (22.10.2024)
- Öyle bir ölüm ki... (19.10.2024)
- Yılmaz Güney’den Sezai Karakoç’a... (16.10.2024)
- Al sana bir pislik (15.10.2024)