Her şey bir yana...
Erdoğan'ın konuşmalar öncesinde ve sonrasında soluklandığı, kulis işlevi gören bu kısmın duvarında asılı duran Türkiye haritası dikkatimi çekti.
Cumhurbaşkanı'nın 31 Mart takvimi çerçevesinde gittiği illerin üzerlerine kırmızı ve beyaz raptiyeler iliştirilmişti.
Haritanın fotoğrafını çektiğimi gören Cumhurbaşkanlığı İletişim Dairesi Başkanı Fahrettin Altun "Karnemiz" diyerek gülümsedi.
"Cumhurbaşkanımız konuşmasını bitirince işaretliyor." "O zaman şimdiden geçmiş olsun, geçmişsiniz" dedim.
Hiç şüpheniz olmasın!
Bir tarafta 17 yıldır iktidarda olduğu halde yerel genel denemeden yine kollarını herkesten önce sıvayan bir siyasetçi... 48 günde 57 il ve 14 ilçede miting yapmış. Bu rakamlara salon toplantıları ve dün İstanbul'un sekiz (sayıyla 8) ilçesinde yaptığı mitingler dahil değil!
Öteki tarafta hala muhalefette oldukları halde haftada bir mitingi belki kotarabilenler... Miting dediysek, çoğu salon toplantısı, daha az zahmetli olanından yani...
Fark azimle ya da nicelikle de sınırlı değil. Neticede ortaya çıkan işlere bir bakın.
Erdoğan'ın sahnesinde her şey saat gibi tıkır tıkır işliyor. Profesyonellik ve ciddiyet hissediliyor. Şarkı da politik mesaj da tam yerinde ve kararında. Hiçbir şey sakil durmuyor. Milyonların katıldığı Yeni Kapı klasiklerini gözünüzün önüne getirin.
"Benim" diyen kaç rock yıldızı, jilet gibi sahneye çıkan Erdoğan kadar motive edebilir kitlesini?
Peki, karşıda ne var?
"Biz öyle Sayın Erdoğan gibi söz verip sözünün arkasında duran bir insan değiliz" türünden tiratlarla yumağa dolanan Kemal Beylerin sahne performansı... Ya da Şive komiği örnekleri tercih eden Meral Hanımların "köyseyirlikleri..."
Cızırtı, karambol ve bir de "bitse de gitsek" hissi.
Yarın sandık başına gittiğimde ben öyle yapacağım mesela. Her şey bir yana deyip, sadece kişilerin işine bakacağım, lafına değil.
Ve yaşadığım kenti daha iyi bir hale getireceğini, işini ciddiye aldığını, sesi kısılıncaya kadar yarışa asılarak gayret gösteren adaya oyumu vereceğim.
Çünkü geleceğini bu ülkede gören, başka memleketlerde yaşama hayali kurmayan bir yurttaş olarak kendim için de Türkiye için de iyi olana bu basit formülle ulaşabileceğimi düşünüyorum.
Kabul edin, bu konuda bence siz de tarafsınız.
Ha bu arada... Kemal Bey 31 Mart için nerelere gittiğini hatırlıyor mudur dersiniz?
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
- Kral Faysal’dan Erdoğan’a... (04.05.2024)
- Yanına Namık Tan’ı da verin! (03.05.2024)
- Mangal (01.05.2024)
- Jet yakıtı meselesi (29.04.2024)
- Bilmem ‘Bizim üniversitelilerde tık yok’ diyenler utanırlar mı? (28.04.2024)
- Geçti o günler cancağızım (27.04.2024)
- Bu konuyu da gündeme getirir misiniz Özgür Bey? (26.04.2024)
- Dön baba dönelim... (24.04.2024)
- Irak petrolü Türkiye’yi çok rahatlatır (22.04.2024)
- Bu da oldu, gazeteci Dündar basına yayın yasağı getirdi (21.04.2024)