HİLÂL KAPLAN

Atatürkçü yurttaşlar bu pespayeliğe razı mı?

Büyük bir riyakârlık denizinde ilerlemeye çalışıyoruz sanki. Laiklik ve Atatürkçülük adı altında terörizmin meşrulaştırılmasını izliyoruz.
Evet bugüne kadar Atatürk, gecekondu yıkımına karşı çıkmaktan darbe savunusuna kadar pek çok suça perde olarak kullanıldı belki ama bu araçsallaştırmanın belki de en sefil, en rezil ve en hoyrat dönemini yaşadığımızı söyleyebilirim.
Bunu aynı zamanda, Yüksek lisans tezini Atatürkçülük üzerine yapmış ve Atatürkçü gençlerle bire bir görüşüp çalışmış biri olarak söylüyorum.
Bakın, "Halk Evleri", Atatürkçü zihin için geniş yan anlamları olan tarihi bir semboldür. Halkın eğitilmesini, seçkinleşmesini, çağdaşlaşmasını sembolize eder. Katılırsınız ama katılmazsınız, yüksek bir gösterge değeri vardır. Ne var ki, Atatürkçü nostalji belki kabullenmeye izin vermese de, o sembolün yerinde artık yeller esiyor.
Hadise şöyle: "Halk Evleri" üyeleri ise, kahvehane veya otobüs demeden her alana dalıp halka 'laiklik' mücadelesinin önemini anlatıyorlar. Halkımızın ezici çoğunluğunun laiklikle bir derdi olmamasına rağmen, 'gericilik, çağdışılık ve DEAŞ" ile Ak Parti'yi, yani yine halkımızın çoğunun oy verdiği partiyi özdeşleştirip, bir de 'her alanda hesap sormaya çağırıyoruz' diye biten konuşmalar yapıyorlar.
Geçen sene, sadece sakallı olduğu için bir adamcağızı "DEAŞ'çı' diye yaftalayıp, Okmeydanı'nın ortasında dövenlerin yoldaşları, halkı provokasyon dolu bir dönemde kin ve düşmanlığa sevk ediyorlar. Ancak kurdukları cümlelerde laiklik de geçtiği için, günümüz "Halk Evleri" oluşumu DHKPC'nin arka bahçesi haline gelmiş olsa da mevzu hemen Atatürkçülüğe ve laiklik savunusuna bağlanıyor.
Nostaljinizi kaçırmak gibi olmasın ama gözaltına alınan Halk Evleri üyesi Ayşegül Başar'ın, Cumhuriyet'in onurlu bir savcısı aşağılık katillerce başına sıkılıp infaz edildiğinde yazdığı tivit şudur: "Devrimci devrimcidir. Terörist devlettir.
#BizdeSiziSeviyoruz
#SafakYayla #BahtiyarDoğruyol".
Şehit Savcı Kiraz'ın katillerine sevgilerini sunan ve onları 'devrimci', savcısını şehit vermiş devletini 'terörist' olarak niteleyen birisi Atatürkçü olabilir mi? Böyle bir insan, bırakın laikliği, insana dair herhangi bir değeri savunuyor olabilir mi?
DEAŞ'ı savunmak suç, DHKPC'yi övmek serbest mi?
Bu arada, CHP Genel Başkanı'ndan milletvekillerine, Başar'a siper oldu ama Halkevleri, 2015'teki iki seçimde de "barajı geçip AKP'yi geriletmesi ve Kürt halkının mecliste temsil edilmesi için" HDP'ye destek vereceğini ilan etmişti. Sizce de Atatürk ile Öcalan arasındaki mesafe, Gezi'deki o fotoğraf kadar mı yoksa?
Bir de Barbaros Şansal hadisesi var. Şerefsiz, Reina Katliamı ile sarsıldığımız sıralarda sosyal medyada "B..unda boğul Türkiye" diye bitirdiği bir video yayınlamıştı. Uçakla yurda dönerken de hem yolcular hem de bir apron görevlisinin hırpalamasına maruz kalmış. Polis koruması olduğu için burnu bile kanamadan ayrılmış. İyi de olmuş, emniyet güçlerimiz ve kanunlarımız varken halkın vazifesi provoke olmamak ve suçluyu ihbar / teslim etmektir en fazla.
Ancak bu şerefsiz uçağa, üzerinde Atatürk resmi olan bir tişörtle binmiş!
Atatürkçü olmadığım malum; yazdığım kitabımın da, köşe yazılarımın da arkasındayım. Ama öyle veya böyle, ülkemizin kurucusu olan kişinin resmini, ülkesiyle tüm aidiyet bağlarını koparmış olduğu net bir hainin üzerinde görmek benim bile sinirimi tepeme çıkardı. Üstelik bunu laiklik meselesi gibi sunmaya kalkanlar var. İyi misiniz? Tersini düşünün. 'Eşcinsel modacı' değil de, 'sakallı İslâmcı' kimliğinde birinin aynı sözlerle biten bir video yayınladığını düşünün.
Ne hissederdiniz? Ya birileri sırf 'sakalı var diye' o vatansızı savunsa ne hissederdiniz?
Ülkenin kurucu partisi, 'hendekteki arkadaşları' selamlayan, DHKP-C teröristlerinin cenazelerine katılan ve FETÖ'cü yazarları meydanlarda alkışlatarak sahip çıkan bir vasatta olsa da kâlemimi durduramadım.
Zira vatansever Atatürkçülerin bu pespayelikten en az benim kadar rahatsız olduğunu hissediyorum.
Neticede Vatan, her şeyden önce ortak hissiyattır.
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.