51. Eyalet mi?..
Şimdi gözler öncelikle Menbiç'e çevrilmiş durumda. Menbiç meselesinin bir şekilde hallinden sonra da, sıranın Fırat'ın doğusuna gelmesi kaçınılmaz.
Başta ABD olmak üzere Suriye konusuna müdahil ülkeler ne hesaplıyor olurlarsa olsunlar, konu Türkiye açısından sadece güvenlik değil, nerdeyse bir varlık meselesi.
80'li yıllardan itibaren başımızı ağrıtan PKK probleminin şimdi başka bir veçhe kazanması ve önceleri gizli duran terör destekçilerinin artık maskelerini çıkarmış olmaları, Türkiye'yi 'kendi göbeğini kendisi kesme' noktasına getirdi.
Bir NATO üyesi olarak ittifakın önemli ülkelerinden birisi olan ABD'nin desteklediği terör yapısının tehdidi ile karşı karşıya ülkemiz. Herhangi bir üyeye yapılan saldırının tüm üyelere yapılmış sayılacağı şeklindeki kural başta olmak üzere, normalde gündeme gelmesi gereken birçok konu da göz ardı ediliyor.
Meselenin ittifakla filan alakalı olmadığı, ittifakın patronu olduğunu düşünen ABD'nin bölge ile ilgili hesaplarının olup bitenlerde öncelik taşıması sebebiyle iyice açığa çıkmış durumda.
Suriye krizinin ilk zamanlarında bölgeye gelmeye ve hele kalmaya hiç niyetli gözükmeyen ABD'nin, şimdi Suriye'nin kuzeyinde bir ordu, dolayısıyla bir koridor devlet oluşturma gayreti arayışına girmesi ise kafaları en çok karıştıran konu.
Suriye'nin kuzeyinde oluşturulması düşünülen yapıya Türkiye'yi yönetenlerin 'terör koridoru' ismini vermeleri boşuna değil. Ülkede çıkan karışıklıklar sonrası, önce mantar gibi ortaya çıkan DEAŞ'ın bölgeye hakim kılınması ve ardından da, PYD/ YPG mensuplarına çoğu zaman tek mermi bile sıkılmadan teslimi, iki yapının da ABD güdümünde olduğunun göstergesi...
KORİDOR SAPLANTISI...
Fırat Kalkanı ve ardından Zeytin Dalı Harekatı ile Türkiye'nin terör koridoru ile ilgili hesaplara büyük darbe vurduğu, biliniyor.
Ancak, Suriye'nin kuzeyinde oluşturulup Kuzey Irak'la birleşecek ve ardından Akdeniz'e uzanacak bir koridor artık hayal olsa da, ABD'nin Fırat'ın doğusunda kalarak İran'ı kontrol altında tutmayı hesapladığını düşünen epey uzman var.
Bu hesabın devamında tabii ki Suriye'den başka bazı parçaların da koparılması ve böylelikle enerji kaynaklarını kontrol etmenin yanında İsrail'in Golan'la ilgili hesaplarını kolaylaştırmak da var belli ki...
Bu durum, ABD'nin Suriye'nin kuzeyinde 51. Eyaletini kurmaya niyetlendiğini akla getirse de, esas soru, böyle bir yapının kiralık teröristler kanalıyla uzaktan kumandalı bir şekilde oluşturulmasının mümkün olup olmayacağı...
İster PYD/YPG isterse de SDG adını taşıyor olsun, Suriye'deki PKK uzantılarının içinde olacağı her türlü hesaba Türkiye'nin karşı çıkacağı, açık.
Türkiye'nin arzu edilen her şeyi yapan bir ülke konumundan çıkıp, kendisi için gereken her ne ise onu yapan bir ülke haline geldiği konusunda kimsenin şüphesi kalmadı. Ülkemizin hassasiyetlerini hesaba katmayan formüllerin işe yaramayacağı da, Fırat Kalkanı ve Zeytin Dalı ile ortaya çıkmış durumda.
Bu hassasiyetin devamı Menbiç ve Fırat'ın doğusunu da kapsadığına göre, hemen güneyimizde 51. Eyaletlerini oluşturmayı hesaplayan ABD'lilerin uzun uzun düşünmeleri gerek...
ABD'nin bölge ile ilgili hesaplarına razı olmakla yetinmeyip katkıda bulunan bölge ülkeleri de, olup bitenler sonunda karşılarına çıkacak faturaları gördüklerinde düşünmeye başlarlar nasıl olsa...
'Biz ne yaptık!..' demenin kimseye faydası olmadığını biliyorlardır, umarız...
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
- Dünya gençliği vahşete karşı ayakta!.. (28.04.2024)
- Duvara toslayacaklar!.. (27.04.2024)
- Dışarıdan bakabilmek… (24.04.2024)
- Toparlanacağız… (21.04.2024)
- Mesaj hepimize… (20.04.2024)
- Köpük dağılınca… (17.04.2024)
- Durmak yok, yola devam!.. (14.04.2024)
- Yalanlar ve ihanet… (13.04.2024)
- Bayram sohbeti… (10.04.2024)
- Bitiş değil, dönüm noktası!.. (07.04.2024)