Öfke tohumları ekicisi

ABD bukalemuna döndü. Devamlı renk değiştiriyor ve bölgede müttefiklerinin güvenini derinden sarsıyor. Hatta bunu sağlamak için özel bir çaba gösteriyor gibi bir durum ortaya çıkıyor. Örneğin, Türkiye ile ortak eğit-donat projesi geliştirildi.
Suriye'de Esad zulmüne karşı mücadele eden muhalifler eğitilecekti. Projenin ana hatları buydu. ABD'li uzmanlar proje kapsamında bin kişilik bir eğitilecekler listesi verdiler Türkiye'ye.
MİT hemen o listeyi araştırdı ve müthiş bir sonuçla karşılaştı.
Çünkü listedeki eğitilecek 930 kişi Suriye'deki muhalifler değil, PKK'lıydı. Türkiye listeyi yırttı arttı. ABD şimdi Suriye'de terör örgütü PYD ile hareket ediyor. PYD Suriye'de, Türkmenlere ve Esad karşıtlarına saldırıyor. Türkiye PYD'yi vuruyor, tepki Washington'dan geliyor. "Yapmayın" diyorlar. Aynı tepki bir bakıyoruz Şam'dan da geliyor. Esad "PYD'yi vurmayın" diyor.
Suriye'nin Birleşmiş Milletler Daimi Temsilcisi Beşar Caferi dün "PYD'yi ABD'nin yanısıra biz de destekliyoruz. Rusya da destekliyor" diye kameralara konuşuyor.
O PYD, gidiyor ABD'nin desteklediği Özgür Suriye Ordusu'nu ve Türkmenleri gözünü kırpmadan vuruyor. Ortaya saçma sapan bir görüntü çıkıyor. Bu saçmalığın sahibi olarak da ABD kendiliğinden su yüzüne çıkarak haklı eleştirilere maruz kalıyor.
Nitekim merkezi Washington'da bulunan ve CIA'dan emekli olmuş üst düzey kişilerin yönettiği Demokrasileri Koruma Vakfı'ndan Daveed Gartenstein-Ross ilginç bir açıklama yaptı; PYD'nin bölgedeki ilerlemesinin, Obama hükümetinin uzun süredir DAEŞ'e karşı kurmaya çalıştığı ittifaka büyük zarar verdiğini söyledi. Durumu bir 'FELAKET ' olarak niteledi. Suriye'de Amerika destekli grupların birbirleriyle savaştığına dikkat çekti. Özellikle de Halep'in kuzeyinde PYD'nin muhaliflere saldırmasını örnek gösterdi..
Gartenstein-Ross, CIA destekli bir grubun yine ABD'nin desteklediği diğeriyle bu kadar şiddetli biçimde çarpıştığına ilk kez tanık olduğunu vurguluyor. Bu nedenle tarafların Amerika'ya güvenmekte zorlanmasının şaşırtıcı olmadığını da ekliyor; "İnsanlar devletimizin bu kadar BECERİKSİZ olmasına inanamadıkları için gizli komplolar arıyorlar." diyor. Senatör McCain de "Başkan Obama beni Beyaz Saray'a davet etti 'Kimyasal silah kullandılar, kırmızı çizgiyi aştılar, Esed'in gücünü kırıp, Özgür Suriye Ordusu'nu güçlendireceğiz, çatışma alanındaki momentumu değiştireceğiz' dedi. Yaklaşık bir hafta sonra bunun yapılmayacağı açıklandı. Bu ABD'nin güvenilirliğini derinden sarstı ve hala bu güven bunalımını aşabilmiş değiliz." diyor. Özgür Suriye Ordusu'nu güçlendireceğini açıklayan ABD'nin, KOMUTANI ve PATRONU olduğu PYD bugün Özgür Suriye Ordusu'na saldırıyor.
O halde mesele ne? Özgür Suriye Ordusu'na PYD'yi ABD mi saldırtıyor? Herkese bu soruyu sorma hakkı doğuyor. Suriye Rusya ile birlikte PYD'yi desteklediğini resmen açıkladı.
O halde ABD ile Rusya ve Şam ortak mı?
Senatör McCain "Rusya'nın Suriye'ye girmesine öncülük eden ABD'dir" derken ne demek istiyor? Washington Özgür Suriye Ordusu'nu, Türkmenleri sattı mı?
Sorular bitmek bilmiyor? Ve Suriye'deki milyonlarca Arap burnundan soluyor. ABD'ye küfür yağdırıyor. Öfke çığ gibi büyüyor.
Geçtiğimiz hafta "Bir gün ABD ve Ruslar bölgeden çekildiğinde ne olacak? Çığ gibi büyüyen öfke karşısında, öfkenin sahiplerini sırtından hançerleyen PYD ne yapacak?" diye sormuştum. İngiliz basını Suriye'deki Esad karşıtı Araplarla röportaj yaptı. Hepsi, PYD'nin ihanetini asla affetmeyeceklerini belirtiyor. 11 milyon kişi evlerini terketti ve bir gün dönecekler. Özgür Suriye Ordusu'nun eski komutanı General Selim İdris, İngiliz medyasına İNTİKAMIN kaçınılmaz olduğunu söylüyor. İdris, ÖSO'nun ve siyasi muhaliflerin Amerikalı yetkilileri YPG-Esad-Rusya ittifakı konusunda uyardığını belirtiyor ve ekliyor; "İnsanlar, biz rejim, Hizbullah, Ruslar, İran, Irak'tan paralı askerler ve de DAEŞ'le savaşırken onların ne yaptığını HATIRLAYACAK. Bizi arkadan vurdular." Peki SIRTINDAN HANÇERLEYEN KİM? PKK'nın Suriye uzantısı PYD... Peki onun KOMUTANI ve SAHİPLENİCİSİ kim? Amerika Birleşik Devletleri... Washington, içine düştüğü bu aymazlığı görmek zorunda... Yoksa, Irak'tan sonra Suriye'de de ÖFKE TOHUMLARI EKİCİSİ olarak tarihteki yerini alacak. Ve Ortadoğu halklarının zihninde hep böyle hatırlanacak.