Kurban Bayramı'nda 10 gün izin rehberi: 2025 bitmeden 32 günlük tatil planı hazır!

Bahar aylarının gelmesiyle birlikte iş yerlerinde tatil planları da hız kazandı. Çalışanlar, yıllık ücretli izinlerini nasıl değerlendireceklerini düşünmeye başladı. Resmi tatillerle birleştirilen izin günleri uzun seyahatler için önemli fırsatlar sunarken, mevzuattaki hakların doğru bilinmesi her zamankinden daha önemli. İşte konuya ilişkin Takvim Gazetesi'nden Çığıl Ön Yener'in haberi... Yıllık izinden kimler yararlanabiliyor? Yıllık izin hakkı çalışanın iş yerindeki kıdem süresine göre belirleniyor. Buna göre; 📍1 yıldan 5 yıla kadar kıdemi olanlar en az 14 gün, 📍5 yıldan fazla, 15 yıldan az kıdemi olanlar en az 20 gün, 📍15 yıl ve üzeri çalışanlar en az 26 gün yıllık izin hakkına sahip. Ayrıca 18 yaş altı ve 50 yaş üstü çalışanlar, her durumda en az 20 gün izin kullanabiliyor. Elbette iş sözleşmeleriyle bu sürelerin artırılması mümkün. İşe yeni başlayan izin kullanabilir mi? Yasa gereği bir iş yerinde 1 yılını doldurmayan çalışanların yıllık izin hakkı bulunmuyor. Ancak işveren, dilerse bu çalışanlara avans izin verebilir. Bu durumda kullanılacak gün sayısı ileride hak edilecek izinden mahsup edilir. Part-time çalışanlar nasıl hesaplanıyor? Kısmi süreli (part-time) çalışanlar için de izin hakkı, tam zamanlı çalışanlarla benzer şekilde hesaplanıyor. İşe başlama tarihinden itibaren geçen süre esas alınıyor. Yani haftanın kaç günü çalışıldığından bağımsız olarak, işe başlanmasından sonra 1 yıl geçtiyse yıllık izin hakkı doğar. Resmi tatiller izin süresine dahil mi? Hayır. Yıllık izin süresine denk gelen ulusal bayram, hafta ve genel tatil günleri, izin süresinden sayılmıyor. Örneğin, izne ayrıldığınız günler arasında bir bayram varsa, o günler izninizden düşülmüyor. Mazeret izinleri yıllık izinden düşer mi? Hayır. Mazeret izinleri yıllık izne ek olarak veriliyor. Örneğin: 📌Evlilik, evlat edinme, yakın vefatı gibi durumlarda 3 gün, 📌Eşin doğum yapması halinde 5 gün, 📌Engelli veya süreğen hastalığı olan çocuğun tedavisi için yılda 10 gün izin hakkı bulunuyor. Bu izinler ücretlidir ve yıllık izin hakkını etkilemez. Yıllık izin nasıl kullanılabilir? Yıllık izinler, çalışanın talebine bağlı olarak bölünebilir. Ancak ilk bölüm en az 10 gün olmak zorunda. İşverenin, yıllık izni bölme yetkisi yoktur, izin planı çalışanın talebi doğrultusunda yapılır. Yıllık izin döneminde maaş kesintisi olur mu? Olmaz. Yıllık izin ücretli bir haktır. Çalışanın maaşı ve sigorta primleri tam olarak ödenir. Bu dönemde herhangi bir kesinti yapılamaz. Yol izni nasıl işliyor? Eğer çalışan şehir dışına çıkıyorsa, talep etmesi halinde 4 güne kadar yol izni verilebiliyor. Ancak bu günlerin ücreti çalışanın maaşından kesiliyor. Yol izni için çalışanın seyahat ettiğini belgelemesi gerekiyor. Kullanılmayan izinler yanar mı? Hayır, izin hakkı yanmaz. Çeşitli nedenlerle kullanılamayan izinler, ya bir sonraki dönemde kullandırılır ya da iş sözleşmesinin feshi halinde çalışana parasal karşılığı ödenir. Emekli olup aynı iş yerinde çalışmaya devam edenlerin hakları da emekli oldukları tarihte ya da işten ayrıldıklarında ödenir. İzin ücretinde ispat yükü kime ait? Yıllık iznin kullandırıldığına dair ispat yükü işverene aittir. Bu durum, imzalı izin belgeleriyle veya eşdeğer dokümanlarla kanıtlanmak zorundadır. Bayramlarla birleştirilen uzun tatil fırsatları 2025 yılı resmi tatillerinin hafta içine denk gelmesi, çalışanlar için ekstra tatil fırsatları doğuruyor: 23 Nisan Çarşamba: Pazartesi ve Salı izin alınırsa 5 günlük tatil mümkün. 1 Mayıs Perşembe: Cuma günü izin alarak 4 günlük tatil yapılabilir. 19 Mayıs Pazartesi: Hafta sonuyla birleşerek 3 günlük bir kaçamak fırsatı. Kurban Bayramı (5–9 Haziran): 2, 3 ve 4 Haziran'da izin alınarak 10 günlük tatil planı yapılabiliyor. 15 Temmuz Salı: Pazartesi günü izinle 4 günlük tatil sağlanabiliyor. 29 Ekim Çarşamba: Hafta başı veya sonu alınacak izinle 5 güne kadar tatil yapılabilir. Yani 2025'te 9 gün yıllık izin kullanarak, 32 güne kadar tatil yapmak mümkün oluyor. İzin ücreti nasıl hesaplanıyor? Kullanılmayan izin günlerinin ücreti, çalışanın son brüt maaşı üzerinden hesaplanıyor. Bu tutardan önce SGK primi, ardından gelir vergisi ve damga vergisi kesiliyor. Ancak prime esas kazanç tavanını aşan kısımlar için SGK primi kesilmiyor. Bazı işverenlerin tüm brüt ücret üzerinden kesinti yapması ise yasal değil.