Van ve Antalya'da peş peşe sarsıntılar! Depremler daha büyük sarsıntının işareti mi?
Türkiye, son günlerde Antalya ve Van’da meydana gelen depremlerle sarsıldı. 7 Aralık’ta Van Tuşba’da 4,6; 8 Aralık’ta ise Antalya Serik açıklarında 4,9 (bazı kaynaklara göre 5,2) ve Konyaaltı’nda 4,3 büyüklüğünde depremler kaydedildi. A Haber canlı yayınına konuk olan Deprem Uzmanı Prof. Dr. Şükrü Ersoy, bu hareketliliğin ne anlama geldiğini, "Aksu bindirme fayı"nın yapısını ve tsunami riskini değerlendirdi.
7 ve 8 Aralık tarihlerinde Van-Tuşba (4,6), Antalya-Serik (4,9), Antalya-Konyaaltı (4,3) ve Akdeniz'de (3,6) meydana gelen depremler korkuya yol açtı.
Tali faylar büyük deprem üretir mi? ve Yıkıcı depremlerin kaynağı Girit-Rodos hattı mı? soruları gündeme gelirken; A Haber canlı yayınına katılan Deprem Uzmanı Prof. Dr. Şükrü Ersoy hangi fayların kaç büyüklüğünde deprem üretebileceğini ve yaşanan hareketliliğin ne mesaj verdiğini değerlendirdi.
Ekran görüntüsü / A Haber
ANTALYA KÖRFEZİ'NDEKİ DEPREMLERİN SIRRI
Prof. Dr. Şükrü Ersoy, Antalya Körfezi'nin özellikle doğu kesiminin (Alanya tarafı) tarihsel dönemde yıkıcı depremler üretmediğini ancak son depremlerin dikkatle incelenmesi gerektiğini vurguladı. Serik açıklarında meydana gelen 4,9 büyüklüğündeki depremin derinliği konusunda yerli ve yabancı kaynaklar arasında çelişki olduğunu belirten Ersoy, şu ifadeleri kullandı:
"Bizim topraklarımızda olabilecek maksimum deprem derinliği 30 kilometredir. Ancak dış kaynaklar ve Kandilli, bu depremin çok daha derin odaklı (80-100 km) olduğunu söylüyor. Eğer bu derinlik doğruysa, bu durum güneydeki 'dalma batma zonu' ile açıklanır. Afrika levhası, Rodos ve Girit'in altına daldığı gibi Antalya Körfezi'nin altına da dalıyor."
Ekran görüntüsü / A Haber
Ersoy, depremin kara üzerindeki izinin "Aksu bindirme fayı"na denk geldiğini belirtti. Bu fayın 5-12 milyon yıl yaşında "yaşlı bir fay" olduğunu söyleyen Ersoy, "Bu fay zaman zaman reaktif olabiliyor. Tarihsel dönemde burada 6 ve 7 büyüklüğünde yıkıcı depremler yok, ancak 5'in üzerine çıkan depremler üretebiliyor." dedi.
Ekran görüntüsü / A Haber
"AKDENİZ, TSUNAMİ BAKIMINDAN DÜNYADA İKİNCİ TEHLİKELİ YER"
Antalya ve çevresi için tsunami riskine de değinen Ersoy, deniz tabanında düşey hareket yaratacak her depremin tsunami üretebileceğini, ancak bunun için deprem büyüklüğünün en az 6,5 olması gerektiğini ifade etti.
Akdeniz'in tsunami potansiyeli hakkında çarpıcı bir bilgi veren Ersoy şunları kaydetti:
"Akdeniz, Pasifik'ten sonra tsunami bakımından dünyada ikinci tehlikeli yerdir. Atlantik veya Hint Okyanusu değil, Akdeniz ikinci sıradadır. Tarihsel kayıtlara baktığımızda, 1506 yılında 15 bin kişinin öldüğü deprem ve tsunami felaketleri görülüyor. Bu bölgede Fethiye ve Muğla civarı hem tarihsel hem de güncel olarak önemli deprem bölgeleridir."
Ekran görüntüsü / A Haber
VAN DEPREMİ VE DOĞU ANADOLU'DAKİ SIKIŞMA
Van Tuşba'da meydana gelen 4,6 büyüklüğündeki depremi de değerlendiren Ersoy, bu büyüklüğün yıkıcı olmadığını ancak bölgenin sıkışma zonunda bulunması nedeniyle uyarıcı nitelikte olduğunu belirtti.
Ersoy, "4,6'nın tam üzerine düştüğü belirgin bir fay yok ancak burası sıkışmanın maksimum olduğu dağlık bir bölge. 1976 Çaldıran ve 2011 Van depremlerinin olduğu bölgelere yakın. Ayrıca Kuzey Anadolu Fayı'nın Yedisu segmenti (Erzincan'ın doğusu) ve Hakkari bölgesi (1930 depremi hattı) tehlikeli bulduğumuz yerler arasında." şeklinde konuştu.
Ekran görüntüsü / A Haber
"BİLİMSEL ÖNGÖRÜLER DİKKATE ALINMALI"
Deprem tahminleri konusunda "kahin olmadıklarını" ancak bilimsel verilerin belirli bölgeleri işaret ettiğini vurgulayan Ersoy, sözlerini şöyle tamamladı:
"Biz memleketimizi iyi tanıyoruz. Hatay ve Maraş için de geçmişte uyarılarda bulunmuştuk, şimdi İstanbul için uyarılar yapılıyor. Birçok bilim insanı aynı yeri işaret ediyorsa bu dikkate alınmalıdır. Tarih veremiyoruz ama potansiyel tehlikeyi biliyoruz."
GÜNÜN MANŞETLERİ İÇİN TIKLAYIN


