Sanal kumar tehlikesi bataklığa sürüklüyor! Madde bağımlılığını da geçti! Devletten düzenleme hazırlığı
Davranışsal bağımlılıkla mücadelede 105 yıllık deneyime sahip Yeşilay, bu alandaki öncülüğünü sürdürüyor. 13-14 Mayıs 2025 tarihlerinde İstanbul’da düzenlenen 6. Küresel Davranışsal Bağımlılıklar Kongresi, dünya genelinden uzmanları buluşturuyor. Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, sanal kumar tehlikesine karşı kapsamlı bir eylem planı üzerinde çalıştıklarını duyururken bu süreçte MASAK’a önemli sorumluluklar düştüğünü vurguladı.Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Göktaş da davranışsal bağımlılıklarla mücadelede sosyal medya kullanımına dikkat çekerek, bu alanda yasal düzenleme hazırlıklarının sürdüğünü belirtti. Öte yandan Türkiye Yeşilay Cemiyeti Başkanı Doç.Dr. Mehmet Dinç "Madde bağımlılığı meselesi ile ilgili başvurular her sene birinci sırada çıkardı. İlk kez bu yıl kumar bağımlılığı öne çıktı." sözleriyle tehlikenin boyutuna dikkat çekti. Ahaber.com.tr editörlerinden Şehade İbrahim düzenlenen kongrede birbirinden özel yabancı konuklarıyla önemli röportajlar gerçekleştirdi.
Türkiye Yeşilay Cemiyeti ile Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı ortaklığı ile 6.Küresel Davranışsal Bağımlılıklar Kongresi başladı. İki gün sürecek kongreye Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, Türkiye Yeşilay Cemiyeti Başkanı Mehmet Dinç, Türkiye Yeşilay Cemiyeti Mütevelli Heyeti Başkanı Mücahit Öztürk ve dünyadan birçok uzman katıldı.
İşte kongrede öne çıkan konuşmalar...
AHABER.COM.TR TAKİPTE
ahaber.com.tr editörlerinden Şehade İbrahim düzenlenen 6.Küresel Davranışsal Bağımlılıklar Kongresi’nde çok sayıda yabancı uzman ile röportaj gerçekleştirdi.
KİMLER KATILDI?
Kongreye, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, İstanbul Valisi Davut Gül, Yeşilay Genel Başkanı Mehmet Dinç, Yeşilay Mütevelli Heyet Başkanı Prof. Dr. Mücahit Öztürk, alanında uzman konuşmacılar ve davetliler katıldı.
ÖZGÜRLÜĞE BAĞIMLILIK KISITLAMASI
Protokolde son olarak sözü Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz aldı. Yılmaz, hükümetin ve kamu kurumlarının bağımlılıkla mücadelede büyük çaba sarf ettiğini vurguladı ve şunları söyledi:
Yılmaz, bağımlılık olgusunun yalnızca uyuşturucu, sigara gibi maddelere indirgenemeyecek kadar çok boyutlu bir yapıya büründüğünü, artık karşılarında fark edilmesi zor ama etkisi güçlü bir tablo olan davranışsal bağımlılıklar olduğunu vurguladı.
Davranışsal bağımlılığın, sosyal medya, dijital oyunlar, çevrim içi alışveriş, kumar ya da ekran başında geçirilen süre gibi davranışların kişinin kendi kontrolünden çıkması ve istemese bile bu davranışları sürdürmesi olduğunu belirten Yılmaz, "Bağımlılıklar esas itibarıyla insanın özgürlüğünü kısıtlıyor. Kendisi tercih edip yapıyormuş gibi görünse de aslında artık tercih yapamaz konuma insanları sürükleyen bir süreçten bahsediyoruz. Dolayısıyla gerçek anlamda özgürlüğü savunacaksak, bağımlılıklara karşı hep birlikte mücadele etmemiz lazım. Özgürlük söylemi altında bağımlılıkları teşvik edici bir ortam oluşturmak yerine gerçek anlamda özgürlük için insanların bu bağımlılıklardan kurtarılmasına yönelik hep birlikte işbirliği yapmamız lazım." ifadelerini kullandı.
Akıllı telefonlar ve tabletler yoluyla sürekli uyaranlara maruz kalındığını belirten Yılmaz, "Kumar, bilgisayar oyunları ve sosyal medyanın kontrolsüz kullanımı gibi alışkanlıklar, özellikle gençlerimizi ve çocuklarımızı sessizce etkisi altına almaktadır." diye konuştu.
Yılmaz, telefonsuz kalma ve gelişmeleri kaçırma korkusu ile internetsiz kalma gibi yeni nesil kaygı bozukluklarının ortaya çıktığını aktararak, bu bağımlılıkların sadece ruh sağlığını değil, aile ilişkilerini, üretkenliği, eğitimi ve sosyal hayatı da doğrudan etkilediğini anlattı.
"KURUMLAR ARASI ÇOK DAHA GÜÇLÜ İŞBİRLİKLERİNİN YAPILMASI SON DERECE HAYATİ"
Dünya Sağlık Örgütünün, dünya genelinde kadınların yaklaşık yüzde 5,5'inin, erkeklerin yüzde 11,9'unun kumar nedeni ile zarar gördüğünü ortaya koyduğunu anımsatan Yılmaz, şöyle devam etti:
"Oyun oynama bozukluğu, kişisel ve sosyal işlevselliği olumsuz etkileyen bir durum olarak Uluslararası Hastalık Sınıflandırılması'na eklenmiştir. 2022 yılında, Avrupa Parlamentosu, dijital bağımlılıklar için önlemler alınmasını talep eden bir karar kabul etmiştir. Karar, video oyun bağımlılığının bazı oyuncular için bir sorun olduğunu vurgulamış ve Dünya Sağlık Örgütünün oyun bozukluğu tanımını kabul etmiştir. Asya'dan Avrupa'ya birçok ülkede, yeni kuralların geliştirildiğini, yeni düzenlemelerin yapıldığını görüyoruz.
Dünya ülkelerine benzer şekilde ülkemizde de internet kullanımının çocuklara zarar vermesinin önlenmesi ve internet yoluyla işlenen suçlarla mücadele edilmesi amacıyla Türkiye Büyük Millet Meclisimiz Dijital Mecralar Komisyonu çalışmalarını sürdürmektedir. Davranışsal bağımlılıkla mücadele, sadece sağlık ya da psikoloji alanının değil, eğitimden sosyal hizmete, medya politikalarından teknoloji kullanımına kadar birçok kurumun ve disiplinin ortak sorumluluğu haline gelmiştir."
İnterdisipliner yaklaşımlar sergilenmesi gerektiğine vurgu yapan Yılmaz, "Birçok kurum ortaklaşa çalışmadığı sürece etkili politikalar şekillendirmemiz ve hayata geçirmemiz mümkün değil. Daha bütüncül bir bakış açısı, kurumlar arası çok daha güçlü işbirliklerinin yapılması son derece hayati. Kongrede, bu ortak sorumluluğu paylaşmak için bir araya gelmiş bulunuyoruz." değerlendirmesinde bulundu.
Yılmaz, Türkiye olarak bağımlılıkla mücadeleyi sadece sağlık değil, eğitim, toplum ve dijital yaşam boyutlarıyla birlikte ele alan bütüncül bir yaklaşımla sürdürdüklerini, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile eşi Emine Erdoğan'ın da bu alanda herkes için büyük bir destek sunduğunu aktardı.
"AMACIMIZ TEKNOLOJİNİN FAYDALI, BİLİNÇLİ BİR ŞEKİLDE KULLANIMINI SAĞLAMAK"
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz, Davranışsal Bağımlılıklar ile Mücadele Ulusal Strateji Belgesi ve Eylem Planı'nın da Sağlık Bakanlığının koordinasyonunda Milli Eğitim Bakanlığından Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığına, İçişleri Bakanlığından Radyo ve Televizyon Üst Kuruluna kadar birçok kurumun işbirliğiyle uygulanmaya devam ettiğini dile getirdi.
Sadece merkezi düzeyde değil, yerel düzeyin de önemini vurgulayan Yılmaz, şöyle konuştu:
"Yerel düzeyde de illerde valiliklerin başkanlığında, il sağlık müdürlüklerinin koordinasyonunda çalışan Bağımlılıkla Mücadele İl Koordinasyon Kurulları da çok önemli. Yerel eylem planlarıyla bu çalışmalar hayata geçmiş oluyor. Yerel organizasyonların bir diğer önemli noktası şu, mücadele etmeniz gereken bağımlılık türleri farklılaşabilir, her ildeki öncelik aynı olmayabilir. Dolayısıyla bu genel stratejinin yerele de yansıtılması, yerel önceliklerle buluşması son derece kıymetli."
İnsan kaynağı ve uygulama kapasitesinin de güçlendirildiğini aktaran Yılmaz, "Bugün Türkiye genelinde Sağlıklı Hayat Merkezleri bünyesinde görev yapan psikolog, sosyal çalışmacı ve çocuk gelişimciler, teknoloji ve internetin güvenli kullanımı konusunda bireysel danışmanlık hizmeti sunmaktadırlar. Teknolojiye elbette karşı değiliz, amacımız teknolojinin faydalı, bilinçli bir şekilde kullanımını sağlamak. Her konuda olduğu gibi teknoloji konusunda da riskleri görüp, bu riskleri azaltmak. Farkındalık oluşturmak, aileyle birlikte bu mücadeleyi sürdürmek gerçekten çok önemli." şeklinde konuştu.
SANAL KUMARLA İLGİLİ EYLEM PLANI OLUŞTURULDU
Yılmaz, son dönemde sanal kumarın da Türkiye'de daha fazla gündem olduğunu belirterek, bu konuyla ilgili kurumlarla toplantılar gerçekleştirdiklerini ve bir eylem planı oluşturduklarını dile getirdi.
Birçok ailenin bu bağımlılık nedeniyle yıkılıp zarar gördüğünü belirten Yılmaz, "Bu noktada en önemli unsurlardan birinin finansal hareketler olduğuna inanıyorum. Bunları kontrol edebilirsek, sanal kumarı çok daha etkili kontrol edebiliriz diye inanıyorum. Aksi takdirde bir siteyi kapatıyorsunuz, uluslararası alandan bir başka siteler açılabiliyor. Finansal hareketleri hem içeride hem uluslararası alanda etkili bir şekilde takip edebilirsek, sanal kumarla daha güçlü mücadele edebiliriz." dedi.
Yılmaz, önleyici mekanizmaların da önemine vurgu yaparak, "Riskleri, önceden görüp, ölçüp, riskli alanları, riskli kişileri, riskli bölgeyi tayin edip, belirleyip, bu riskleri nasıl azaltabiliriz diye çalışmak gerçekten çok kıymetli. Eğitim sistemi içinde olan çocuklarımızla ilgili, başka alanlarda kurumsal yapılarla birlikte bizim her şeyden önce riskleri belirlememiz, riskli çocukları belirlememiz ve onları destekleyici daha odaklı programlar hayata geçirmemiz çok etkili olur diye inanıyoruz." diye konuştu.
Özellikle uyuşturucu bağımlılığında, belli bir aşamadan sonra tedavi oranının bütün çabalara rağmen çok düşük olduğunu aktaran Yılmaz, "Riskli çocuklarımıza erken aşamada ulaşırsak, başarı şansının ne kadar yüksek olduğunu biliyoruz. Teknolojinin kötüye kullanımı değil de yapay zeka başta olmak üzere birçok teknolojiyi risk analizinde kullanabiliriz. Riskli çocuklarımızın tespitinde kullanabiliriz ve bu şekilde çok daha etkili mekanizmalarla bağımlılıkla mücadele edebiliriz diye inanıyorum." ifadelerini kullandı.
Yılmaz, özellikle bağımlılık alanında sivil toplum kuruluşlarının ve kamunun birlikte çalışması gerektiğine, sivil toplum kuruluşlarının desteğinin önemine vurgu yaptı.
BAKAN GÖKTAŞ: BAĞIMLILIK ÇOK SİNSİ BİR TEHLİKE
Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, davranışsal bağımlılıklarla ilgili yaptığı konuşmada dikkat çeken ifadeler kullandı.
Bakan Göktaş, "Davranışsal bağımlılık olağan akışın içinde gizlidir. Fark etmek bu nedenle zordur. Teknoloji ile iç içe yaşadığımız bu dönemde çocuklarımız ve gençlerimiz için çok sinsi bir tehlike oluşturuyor. Sosyal medya devlerinin birinin raporunda bu bağımlılıkların, empati kaybı, anksiyete bozukluğu sorununa vurgu yapılıyor. İş yeri, okula bağlılığa zarar verdiği de açıkça belirtiliyor. Amacımız insan sağılığına, toplum sağlığına zarar veren her bağımlılığa karşı mücadele etmeliyiz. Bağımlılık riskine karşı erken müdahale programları hazırlıyoruz. 18 yaş üstü bireylerin ailesiyle birlikte topluma katılmasını sağlıyoruz. Çocuklarımızı yazılı, görsel ve dijital içeriklere karşı korumak için önlemler alıyoruz." dedi.
"YENİ BİR APLİKASYON VE YASAL DÜZENLEME ÇALIŞMAMIZ VAR"
Bakan Göktaş sözlerine şöyle devam etti:
Anneler ve babalar risklere karşı çocuklarını nasıl koruyacaklarını öğrenmek istiyor. Türkiye Bağımlılıkla Mücadele Eğitimleri ile toplumun farklı kesimlerine bilinç kazandırıyoruz. Sosyal medya platformlarının temsilcileriyle sık sık bir araya geliyoruz. Anne ve babaların çocuklarını takip edebilecekleri bir uygulama üzerinde çalışıyoruz. Yeni bir yasal düzenleme ile çocuklarımıza daha güvenli bir dijital dünya sağlamak istiyoruz. Bağımlılık artık cebimizde taşıdığımız küçük bir ekranda başlıyor. Bu bağımlılıkların panzehri teknolojiyle savaşmak değil. Aile ile yeniden bağ kurmak bu panzehirdir. Bu nedenle 2025 yılını Aile Yılı ilan ettik. Bağımlılıkla mücadele aile ile başlar. Bu kongre de ailelerimize olan inancımızın büyük bir göstergesidir.
DAVRANIŞSAL BAĞIMLILIK UYARISI: DİĞER BAĞIMLILIKLARA EVRİLEBİLİR
"DAVRANIŞSAL BAĞIMLILIKLAR DİĞER BAĞIMLILIKLARA DA EVRİLEBİLİR, KARMAŞIK BİR SÜREÇ"
Türkiye Yeşilay Cemiyeti Mütevelli Heyeti Başkanı Mücahit Öztürk, kongrede ikinci sözü alan isim oldu. Öztürk, davranışsal bağımlılıklarla ilgili tespitlerini 3 maddede sıraladı, şunları söyledi:
Davranışsal bağımlılıklar meselesi çok önemli bir mesele. Yeni bir bağımlılık türü olduğu için çok gözardı ediliyor. Dışarıdan alınan bir madde ile bağımlı olmak çok eski bir mesele. Bunu biliyoruz ama davranışsal bağımlılık öyle değil. Hala bu konu ile ilgili sıkıntılar var. Siz 3-4 yaşındaki bir çocuğun elinden oyunu, telefonu alamıyorsunuz. Oyundan, ekrandan uzak tutamıyorsunuz. Çok erken başlayan bir süreç. Şunu kullanmayın diyebiliyoruz. Ama teknolojiyi kullanmayın diyemiyoruz. Hepimiz kullanıyoruz. Çok hassas ve karmaşık bir mesele. Davranışsal bağımlılıklarda diğer bağımlılıklara evrilme ihtimali de çok yüksek. Türkiye Yeşilay Cemiyeti, dünyaya örnek olabilecek bir şekilde bilimsel faaliyetler düzenleyerek, kliniklerindeki rehabilitasyonları ile büyük bir görev yapıyor. Normal ile anormali ayırmanın çok zor olduğu bir bağımlılıktan bahsediyoruz. Tedavi noktasında bir çalışmamız elbette var. Ama engellenmesi noktasında da bir şeyler yapılmalı.
KUMAR BAĞIMLILIĞI MADDE BAĞIMLILIĞINI GEÇTİ
BAŞKAN DİNÇ: KUMAR BAĞIMLILIĞI BAŞVURULARI İLK KEZ MADDE BAĞIMLILIĞI BAŞVURULARINI GEÇTİ
Türkiye Yeşilay Cemiyeti Başkanı Doç.Dr. Mehmet Dinç, 6.Küresel Davranışsal Bağımlılıklar Kongresi'ndeki açılış konuşmasında çok çarpıcı tespitlerde bulundu.
Dinç, şunları söyledi:
Verdiğimiz mücadele tüm insanlık için. İnsanları korumak ve kurtarmak üzere ülkemizin her yerinde, dünyanın 65 ülkesinde hem önleme hem de rehabilitasyon anlamında büyük mücadele veriyoruz.
Türkiye Yeşilay Cemiyeti olarak 2012 yılında ilk kez uluslararası teknoloji bağımlılığı zirvesini düzenlemiştik. Dünyanın en kıymetli araştırmacıları, uzmanları 2 gün boyunca bizimle olacak. Kalıcı olarak bu bağımlılık sorunlarını nasıl çözeriz, bunu konuşacağız.
BİR İLK GERÇEKLEŞTİ
Bireysel haklar ne kadar kutsal ise, bireysel hakların toplumsal hakların önüne geçmemesini sağlamak zorundayız. Davranışsal bağımlılıkların daha önce bireye verdiği zararlar üzerine çalışıldı. Artık toplumsal yapıya verdiği zararları konuşmamız ve bunu nasıl engelleriz meselesinin konuşulmasına ihtiyacımız var. Tütün, uzun yıllar doktorlar eliyle pazarlandı. Tütünün sağlığa yararı değil, zararı olduğu belirlendiğinde üzerinden çok uzun zaman geçmişti.
Hepimizin mahalleden komşusu, akrabasından, ailesinden davranışsal bağımlılık sorunu yaşayanlar var. En başta kumar ile ilgili çok büyük bir sorunumuz var. Madde bağımlılığı meselesi ile ilgili başvurular her sene birinci sırada çıkardı. İlk kez bu yıl kumar bağımlılığı öne çıktı.
"KUMAR TAHAMMÜL EDİLEBİLİR DE, KABUL EDİLEBİLİR DE DEĞİL, ACİLEN YASAL DÜZENLEME BEKLİYORUZ"
"Kumarın tahammül edilebilir, kabul edilebilir bir konu olmadığını söylüyoruz." diyen Dinç, sözlerini şöyle sürdürdü:
Acilen yasal düzenlemeler gerektiğini düşünüyoruz. Koca koca billboardlarda kumar reklamlarının yayınlanmalarını da içimize sindiremiyoruz. Sayın Cumhurbaşkanımızın çok güçlü bir dirayeti var. Geçtiğimiz günlerde kumar ile ilgili yolların kapatılması ile ilgili çok net bir mesaj verdi. İnşallah çalışmalarımızın yakın zamanda meyvesini alacağız.
Zor bir dönemden geçiyoruz, hızlı hareket etmemiz, acil tedbirler almamız gerekiyor. Hem ülkemizdeki süreci yönetmek hem de dünyaya örnek olacak çalışmalar yapmalıyız.
6. KÜRESEL DAVRANIŞSAL BAĞIMLILIKLAR KONGRESİ BAŞLADI
Türkiye Yeşilay Cemiyeti ve Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı iş birliğiyle düzenlenen 6. Küresel Davranışsal Bağımlılıklar Kongresi başladı. İki gün sürecek etkinliğe Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, Yeşilay Genel Başkanı Mehmet Dinç, Mütevelli Heyeti Başkanı Mücahit Öztürk ve çok sayıda uluslararası uzman katılım sağladı.
