Ankara Emniyeti FETÖ’nün Dışişleri Bakanlığı yapılanmasını deşifre etti! Böyle sızmış
FETÖ/PDY silahlı terör örgütünün Dışişleri Bakanlığı 2009-2013 yılları arasında düzenlenen aday meslek memurluğu, konsolosluk ve ihtisas memurluğu sınavlarının sorularını çaldığı ortaya çıktı. Ankara Emniyet Müdürlüğü tarafından oluşturulan özel ekip, sınavlardaki usulsüzlük iddiası ile ilgili soruşturmalarında bilirkişi raporu, MASAK raporu, HTS analizleri, büfe/ankesör çalışması, etkin pişmanlık ifadeleri ve havuz sorguları sonucunda ByLock kullanıcısında olan 470 kişiyi tespit etti.
FETÖ/PDY silahlı terör örgütünün Dışişleri Bakanlığı 2009-2013 yılları arasında düzenlenen aday meslek memurluğu, konsolosluk ve ihtisas memurluğu sınavlarının sorularını çaldığı ortaya çıktı. Ankara Emniyet Müdürlüğü tarafından oluşturulan özel ekip, sınavlardaki usulsüzlük iddiası ile ilgili soruşturmalarında bilirkişi raporu, MASAK raporu, HTS analizleri, büfe/ankesör çalışması, etkin pişmanlık ifadeleri ve havuz sorguları sonucunda bylock kullanıcısında olan 470 kişiyi tespit etti. Dışişleri Bakanlığı soruşturma kapsamında başsavcılığına gönderdiği raporda sınavı kazanların ağırlıklı olarak FETÖ ile ilişkili Fatih Üniversitesi mezunlarının olduğunun altı çizildi. Avrupa ve Afrika ülkelerindeki yurtdışı sorumları, elçiliklerde göreve başlayan örgüt mensupları ile irtibata geçerek elçiliğe gelen kriptolu mesajları kendilerine aktarılmasını sağladıkları ortaya çıktı. Özel ekibin başarılı çalışması sonucu etkin pişmanlıktan yararlanan 61 kişi önemli bilgiler verirken ilk etkin pişmanlıktan yaranlanan FETÖ üyesi Y.Ş.'nin anlattıklarından paniğe kapılan örgüt Pensilvanya'dan arayarak "emniyet ile işbirliği" yapmaması konusunda tehdit etti. Yurtdışında bulunan örgüt avukatları, dosyada gizlilik kararı olmasına rağmen Y.Ş. adına çıkardıkları sahte vekaletname ile dosyaya erişmeye çalıştıkları ortaya çıktı.
Ankara Mali Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü tarafından oluşturulan özel ekip, FETÖ/PDY silahlı terör örgütünün Dışişleri Bakanlığı aday meslek memurluğu, konsolosluk ve ihtisas memurluğu 2009-2013 yılları arasında düzenlenen sınavlarda yaptıkları usulsüzlüğü tüm yönleriyle deşifre etti. Özel ekip, bakanlık sınavlardaki usulsüzlük iddiası ile ilgili soruşturmalarında bilirkişi raporu, MASAK raporu, HTS analizleri, büfe/ankesör çalışması, etkin pişmanlık ifadeleri ve havuz sorguları sonucunda sınav sorularını dağıtan, alan ve bylock kullanıcı olduğu tespit edilen 470 kişi hakkında işlem başlattı. Şüphelilerden 248 kişi gözaltına alınırken 65 kişi tutuklandı, 129 şüpheli de adli kontrol ile serbest bırakıldı. Özel ekibin başarılı çalışmasında FETÖ terör örgütünün kirli yüzünü gören 61 kişi etkin pişmanlık hükümlerinden faydalanarak önemli bilgiler paylaştı.
DIŞİŞLERİ RAPORUNDA FATİH ÜNİVERSİTESİ DETAYI
Dışişleri Bakanlığı, sınavlarında yapılan usulsüzlükler ile ilgili olarak Ankara Cumhuriyet Başsavcılığına gönderdiği raporda önemli bilgiler yer aldı. Raporda; 2010-2013 döneminde Dışişleri Bakanlığına giren memurların mezun oldukları üniversitelerin 2010 öncesi ve 2014 sonrası ile karşılaştırıldığında izahı olmayan bir sapma olduğunun altını çizdi. 2005-2009 dönemlerinde Ankara'da bulunan üniversitelerden mezun olan adayların ilk sıralarda olduğu ancak 2009-2013 yıllarında ise bu üniversitelerde düşüş olduğu bilgisi paylaşıldı. Bu üniversitelerin yerine ise; İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nın yürüttüğü soruşturma çerçevesinde, OHAL kapsamında KHK ile kapatılan Fatih Üniversitesi o dönem mezun olanların aldığı ortaya çıktı.
BİLİRKİŞİ USULSÜZLÜĞÜ GÖZLER ÖNÜNE SERDİ
Mali polisin operasyon ile gözaltına aldığı FETÖ mensupları ifadelerinde Dışişleri Bakanlığı sınavlarına bakanlığın internet sitesinde bulunan notlardan çalıştıklarını şeklinde beyanda bulundular. Bilirkişi raporu ise gerçeği gözler önüne bir kez daha serdi. Bilirkişi çalışmasında eğitimli bir İngiliz vatandaşının kullandığı İngilizce sayısı ortalama 20 bin civarında olduğunu, orijinal bir cümle oluştururken yazı yazan kişinin 20 bin sözcükten herhangi birini seçebileceğini ve bu sözcükleri herhangi bir sırada kullanmada özgür olacağı varsayıldığında tam olarak uyan 5 sözcük dizisi olasılığının 3,5 milyonda bir şans olduğunu aktardı.
Ayrıca bir dilin daha küçük bir alt kümesinin kullandığı varsayıldığında bir kişinin en yaygın bin sözcüğü bildiği temel alınırsa bu kişinin başka bir yazarla 5 sözcük uzunluğunda birebir aynı dizini kullanma olasılığının 1 katrilyonda 1 şans olduğunu raporunda yazdı.
KRİPTO MESAJLAR PENİLVANYA'YA AKTARILDI
FETÖ/PDY silahlı terör örgütünün gizli haberleşme programı olan bylock programını kullanan örgüt mensupları ve "Dışişleri Abisi" olarak belirlenen kişinin yazışmaları titizlikle incelendi. Bylock'un yurtdışında tablet gibi cihazlarda kullanıldığını belirlendi. FETÖ'nün Avrupa ve Afrika ülkelerindeki yurtdışı sorumları, elçilikte göreve başlayan örgüt mensupları ile irtibata geçerek elçiliğe gelen gizli kriptolu mesajları kendilerine aktarılmasını sağladıkları ortaya çıktı. Dışişleri Bakanlığı kazanarak yurtdışı görevlere gidecek olan kişilere laptop ve içinde Fetullah Gülen'in sohbetleri olan 32 GB flaş bellek verdikleri tespit edildi.
KUR'AN-I KERİME EL BASTIRILMIŞ
FETÖ/PDY silahlı terör örgütünün Dışişleri Bakanlığı sorularının çalınmasına yönelik gerçekleştirdiği operasyonda gözaltına alınan Y.Ş. etkin pişmanlıktan faydalanan ilk kişi oldu. Y.Ş.'nin vermiş olduğu bilgilerde FETÖ mensuplarının soruları nasıl dağıttığını anlattı. Y.Ş., "2009 yılında KPSS sınavına hazırlandığım dönemde F.Ö. isimli kişi tarafından KPSS çalışma evi olarak kullanılan cemaat evine yerleştirildim. Ancak o dönem sınavı kazanamadım. 2010 KPSS'e hazırlandım ve sınava 1 hafta kala O.A. isimli bir kişi evde bulunan cep telefonlarının bataryalarını çıkarttırdı. Ardından Kuran'a el bastırarak 120 sorudan oluşan Genel Kültür ve Genel Yetenek sorularını verdiği" bilgisini paylaştı.
Dışişleri Bakanlığı soruların çalınması ile ilgili çarpıcı bilgiler veren Y.Ş.,"Dışişleri Bakanlığı sınavı için E.Z. isimli kişi beni başka bir cemaat evine yerleştirdi. Eve gelen örgüt mensubu evde kalan kişilerle beraber bize takım elbise giydirerek sözlü mülakata hazırladı. Daha sonra başka bir eve bizi götürerek E.E. isimli kişi cevapları işaretlenmiş 100 soru verdi. Verilen o sorular Dışişleri Bakanlığı 2012 yılı test sınavında çıktığını" aktardı.
PENSİLVANYA'DAN ARANARAK TEHDİT EDİLMİŞ
FETÖ terör örgütü, Y.Ş.'nin etkin pişmanlıkta verdiği ifadeden sonra paniğe kapılarak tehdit ettikleri ortaya çıktı. Y.Ş.'nin ailesine ulaşan F.Ö. isimli kişi, "oğlunuz ifadesini değiştirsin" şeklinde tehdit ederken Almanya'dan da örgüt mensubu tarafından arandığı ortaya çıktı. Ayrıca örgüt mensubu M.B. isimli kişinin evine gelerek Y.Ş.'yi tehdit ettiği, FETÖ elebaşının yaşadığı Pensilvanya'dan 3 kez aranarak "emniyet ile iş birliği yapma" denilerek aileyi sürekli baskı altına almaya çalıştıkları tespit edildi. Yurtdışın da bulunan örgüt avukatları, Türkiye'deki arkadaşları aracılığıyla Y.Ş.'yi yurtdışında yaşıyormuş gibi gösterip adına sahte vekaletname hazırlatıp tecrübesini yaptırdı. Adli makamlara sahte vekaletname ile başvurarak dosyada gizlilik kararı rağmen ifadesine ulaşmaya çalıştıkları ortaya çıktı. Mali polis olayı farketmesi üzerine sahte belgeyi iptal ettirdi.
ETKİN PİŞMANLIKTAN YARARLANANDILAR
FETÖ/PDY silahlı terör örgütünün gerçek yüzünü gören şüpheliler birer birer etkin pişmanlıktan yararlanarak örgüt hakkında önemli bilgiler paylaştı. M.N.D. isimli kişi, cemaat ile 2008 yılında tanıştığını 2013 KPSS sorularını örgüt mensubu kişiden aldığını ve Dışişleri Bakanlığını test sorularının cevaplarını gelmesi sonucu kazanarak atandığını aktardı.
Etkin pişmanlıktan yararlanan diğer bir kişi olan Y.Z.K. ise; üniversite 1. sınıfta okurken FETÖ'nün yurtlarında kaldığını, 2009 yılında çalışmış olduğu kurumu ankesörlü telefon ile arayan örgüt mensubunun Dışişleri Bakanlığı sınavlarına hazırlayacaklarını söyleyerek cemaat evine çağırdını ve verilen soruların cevapları sonucunda kazandığını anlattı.
FETÖ'CÜ DİPLOMATLAR ÇALIŞTIKLARI BİRİMLERİ TEHDİT ETMİŞ
Soruşturma kapsamında şüpheli olan ve Dışişleri Bakanlığı bünyesinde yurtdışındaki elçilik ve konsoloslarda görev yapan diplomatların operasyon aşaması ve sonrasında çalıştıkları birimleri tehdit ettikleri ve işe gitmedikleri belirlendi. Dışişleri Bakanlığı tarafından çağrılmaları rağmen Türkiye'ye dönüş yapmadıkları ve firari olarak arandıkları ortaya çıktı.
GÜNÜN MANŞETLERİ İÇİN TIKLAYIN
