MEB'den son dakika kantin kararı: Kantinler açılacak mı? Okullarda kantinler ne zaman açılacak?
Son dakika... Kantinler açılacak mı? Koronavirüs salgını nedeniyle 13 Mart'tan bu yana kapalı olan kantinler ile ilgili MEB'den son dakika açıklaması geldi. Yüz yüze eğitimin başladığı okullarda bazı öğrenciler, koronavirüs tedbirleri kapsamında kantinin kapalı olması nedeniyle çevredeki büfe ve restoranlara yönelmişti. Peki, kantinler açılacak mı? Okullarda kantinler ne zaman açılacak? İşte son gelişmeler...
Son dakika... Okullarda kantinler açılacak mı? Koronavirüs tedbirleri kapsamında okullarda kademeli olarak yüz yüze eğitime geçildi. Okulların açılmasına rağmen kantinlerin kapalı olması işletmecileri mağdur etmişti. Kantinlerin açılıp açılmayacağı merakla araştırılırken, Milli Eğitim Bakanlığı tarafından konu ile ilgili açıklama geldi. Peki, kantinler açılacak mı? Okullarda kantinler ne zaman açılacak? İşte merak edilenler...
OKULLARDA KANTİNLER NE ZAMAN AÇILACAK?
Yüz yüze eğitimin başladığı ilkokullarla 8. ve 12'nci sınıfların bulunduğu okullarda kantinlerin 19 Ekim'den itibaren açılmasına karar verildi.
Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk imzasıyla illere gönderilen yazıda, 21 Eylül'de okul öncesi eğitimle ilkokul 1. sınıflarda yüz yüze eğitime başlandığı anımsatılarak, ilkokul kademesinin diğer sınıfları ile 8. ve 12. sınıflarda ise 12 Ekim'de yüz yüze eğitime geçildiği belirtildi.
Okul kantinlerinin 13 Mart 2020'den bu yana kapalı olduğunun hatırlatıldığı yazıda, şunlar kaydedildi:
"Bu süreçte kantin işleticilerinin gelir getirici herhangi bir faaliyette bulunmadıkları göz önünde bulundurularak Bakanlığımıza bağlı resmi okul ve kurumlarda bulunan kantin vb. yerlerin 19 Ekim'de açılmasına karar verilmiştir."
ÖĞRENCİLER, KANTİN KAPALI OLUNCA YEMEK İHTİYACINI OKUL DIŞINDAN KARŞILADI
Kocaeli'de, yüz yüze eğitimin başladığı okullarda bazı öğrenciler, koronavirüs tedbirleri kapsamında kantinin kapalı olması nedeniyle çevredeki büfe ve restoranlara yöneldi. Teneffüslerde okul çevresindeki büfe ve restoranlara giderek, yemek yiyen öğrenciler, kantinlerin açılmasını istedi.
Sağlık Bakanlığı'nca yayımlanan genelge kapsamında, koronavirüsle ilgili hijyen kuralları nedeniyle okullarda kantin hizmetleri durdurulmuştu. Gün boyu okulda olan öğrenciler ise çevrede bulunan büfe ve restoranlara yöneldi. Öğrenciler bir şişe su almak için bile öğretmenlerinden izin alıp, okul çevresindeki büfelere gidiyor.
Okul dışında yemek yedikleri zaman bazen derslere geç kaldıklarını söyleyen Yusuf Can Tekin, "Okullarda kantinler kapalı olduğu için okul çevresinde nerede ucuz bir şey bulursak orada yemek yemeye çalışıyoruz. Pilav ya da tavuk döner yiyoruz. Bazen derslere de yetişemiyoruz. Çünkü öğrenci için ucuz yerler okulumuza biraz uzak, öyle olunca da bazen geç kalıyoruz" dedi.
MEB'DEN OKUL YÖNETİCİLERİNE 'UZAKTAN EĞİTİM TASARIM VE YÖNETİM EĞİTİMİ'
Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, Milli Eğitim Bakanlığınca(MEB), okul yöneticilerinin uzaktan eğitim süreçlerindeki tasarım ve yönetim becerilerinin geliştirilmesi amacıyla UNICEF iş birliğinde hazırlanan "Okul Yöneticilerinin Kapsayıcı Eğitim Bağlamında Uzaktan Eğitim, Tasarım ve Yönetim Becerilerinin Geliştirilmesi" uluslararası akredite sertifikalı mesleki gelişim programının tanıtımını, MEB Başöğretmen Salonu'nda düzenlenen törende yaptı.
Okul yöneticilerinin eğitiminin son derece kritik olduğunu ifade eden Selçuk, "Okullarımızın rengi, neşesi, niteliği doğrudan doğruya okul müdürlerimizin yetkinliği ve motivasyonu ile ilgili bir konu. Yapılan bu çalışma aslında tarihi olarak büyük bir değer taşıyor. Okul müdürlerimiz, okuldaki ilişkiler ağının okulun içinde olagelen iletişimin büyük ölçüde mimarlarıdır. O nedenle bu mimariyi kurarken çok daha nitelikli olarak kurma konusunda desteğimizle her zaman yanlarındayız." değerlendirmesini yaptı.
Her neslin kendi zamanıyla kendi çağıyla geldiğini ve o nesillere ayak uydurabilmek için okul müdürleri ve öğretmenlerin sürekli kendilerini yenilemeleri gerektiğine işaret eden Selçuk, "Aslında siz okulun liderliğini yürütürken büyük bir değişimi ve dönüşümü de yönetiyorsunuz ve sizin bu yönetiminiz, okulun ne kadar yol alacağını, öğretmenlerin ve öğrencilerin kurumda ne kadar mutlu olacağını, nasıl akışkan bir süreç yaşayacağını doğrudan doğruya etkiliyor. Ama bunun tam tersi olursa eğer 'Başımıza iş açmayalım hocam', ya da öğrenciler için "Durun durduğunuz yerde çocuğum' gibi ifadeler olursa o zaman da sistemin tıkandığını rahatlıkla görürüz. Bizim güzel işlerimiz olsun, çocuklarımız durmasınlar, yürüsünler, öğretmenler ve öğrencilerimiz okul yöneticilerinin açtığı yolda hızla ilerlesinler." diye konuştu.
Okul müdürlerinin çok fazla bürokratik işlerinin olduğunu, lojistik işlerle uğraştıklarını vurgulayan Selçuk bütün çabalarının bu yükün azaltılması ve okul müdürlerinin gerçekten eğitimle uğraşmaları konusunda fırsat bulmaları için olduğunu dile getirdi.
Yöneticilerin eğitim ekosistemini geliştirebilmeleri için her türlü tedbiri aldıklarının altını çizen Selçuk, "Onların gelişimi, onların mutluluğu okulun mutluluğu, yani öğretmenin ve çocuğun mutluluğu demek. Biz ne kadar iyi bir teşkilata sahip olursak ne kadar iyi müfredata sahip olursak olalım iyi bir eğitim kadrosuna sahip olmazsak bunlar çok da anlamlı olmayacaktır. Bakanlık olarak biz her zaman okul yöneticilerimizin, müdürlerimizin, müdür yardımcılarımızın yanında olacağız ve onları destekleyeceğiz. Bunun için de çok yeni çalışmaların peşindeyiz." ifadelerini kullandı.
"ELİNDE SANKİ BİR SİHİRLİ DEĞNEK VARMIŞ GİBİ"
Bakan Selçuk, UNICEF'le iş birliği içinde uzaktan eğitim sürecinde dijital materyallerin geliştirilmesi, salgın döneminde okul güvenliğinin sağlanması, sosyal duygusal becerilerin geliştirilmesi, teknoloji liderliği, proje tasarımı, kriz ve kriz yönetimi gibi pek çok kitabın hazırlandığını belirterek, şöyle devam etti:
"Bütün bunlar bizim ortak bir dilimizin gelişmesine hizmet edecek, bütün bunlar bizim eğitimin kalitesinin artırma noktasında kavramlarımızı ve terimlerimizi geliştirmemize hizmet edecek. Okul yöneticilerinin uzaktan eğitim süreçlerinde tasarım ve yönetim becerilerinin geliştirilmesi programına yaklaşık 50 bin civarında okul yöneticimiz katıldı. Bunun sayısı artacak ve bu eğitimlerin hazırlanan kitapları çerçevesinde, eğitim yazılımları çerçevesinde devam etmesi söz konusu olacak.
Bir okul müdürü gerçekten yetkinliği ile, motivasyonu ile harekete geçtiğinde 'Bu okul gerçekten o okul mu' sorusunu sordurabiliyor. Yani elinde sanki bir sihirli değnek varmış gibi bir okulun çehresini değiştirme, okul-çevre ilişkilerini güzelleştirme, öğretmenin mutluluğunu, öğrencilerin öğrenme sorumluluğunu yükseltme gibi konularında son derece başarılı işler yapabiliyorlar. Biz Bakanlık olarak üzerimize düşeni yaparsak biliyoruz ki okul müdürlerimiz de yapacak. Bugünkü çalışma da bu fikrin bir sonucu ve bizim yöneticilerimizle yazamayacağımız başarı hikayesi yok, buna gönülden inanıyoruz."
"SALGIN DÖNEMİ BİZİM İÇİN ASLINDA EĞİTİMİN BİR FIRSATI DA OLDU"
Ziya Selçuk, Öğretmen Yetiştirme Genel Müdürlüğü ve UNICEF iş birliğinde öğretmenlerle ilgili daha önce pek çok çalışma yürütüldüğünü hatırlatarak, salgın döneminin eğitim yöneticilerine, okulların kültürünü, atmosferini dönüştürmek, okulları "Barış yuvası"na dönüştürmek açısından fırsat sunduğunu bildirdi.
Çalışmada emeği geçenlere, UNICEF'e ve okul yöneticilerine teşekkür eden Selçuk, "Bu tür çalışmaların damlaya damlaya belirli bir suyun iz bırakması gibi kısa ve orta vadede sistemde çok büyük bir davranışsal değişime de hizmet edecek. O yüzden bu tür işleri çok çok önemsiyorum." dedi.
Milli Eğitim Bakanı Selçuk daha sonra, Okul Yöneticilerinin Kapsayıcı Eğitim Bağlamında Uzaktan Eğitim, Tasarım ve Yönetim Becerilerinin Geliştirilmesi programına katılan okul yöneticilerine dijital sertifikalarını yapılan canlı bağlantılarla takdim etti.
"TÜRKİYE'NİN EN BÜYÜK OKUL YÖNETİCİSİ MESLEKİ GELİŞİM PROGRAMINI YÜRÜTTÜK"
MEB Öğretmen Yetiştirme ve Geliştirme Genel Müdürü Adnan Boyacı ise 2023 Eğitim Vizyonu'nda okul yöneticiliğinin ve mesleki gelişimin önemine vurgu yapıldığını hatırlatarak, Bakanlık olarak bu amaçla pek çok program geliştirdiklerini anlattı.
UNICIEF'le ortaklaşa yürütülen yüz yüze mesleki gelişim programına geçen yıl 11 bin okul yöneticisinin katıldığını aktaran Boyacı, "Çalışma, Türkiye'nin en büyük okul yöneticisi mesleki gelişim programı oldu." dedi.
Projeyle, meslektaşların tecrübelerini birbirleriyle paylaştığı yeni bir çerçeve sunulduğunu anlatan Boyacı, ikinci grup eğitimlerinde ise Kovid-19 sürecinde okul yöneticilerinin idari, teknik, iletişim konularını ele aldıklarını aktardı.
Şu ana kadar 40 bin okul yöneticisinin bu eğitimleri aldığını ve bu yılın sonuna kadar 200 bin yöneticinin eğitimleri alacağını belirten Boyacı, "Bundan sonraki süreçte okul yöneticilerimize yönelik projelerimizi derinleştirerek artırmaya devam edeceğiz." diye konuştu.
A HABER UYGULAMASI İÇİN TIKLAYIN (IOS)