Son dakika: Başkan Erdoğan'dan AK Parti Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısı'nda flaş açıklamalar

Son dakika... Başkan Recep Tayyip Erdoğan, partisinin genel merkezinde Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısı'nda konuştu.

İşte Başkan Erdoğan'ın açıklamalarından öne çıkanlar şöyle;

ERDOĞAN'IN AFRİKA ZİYARETLERİ

Cezayir'in ardından 15 Temmuz'da ülkemize ilk ve en güçlü desteği sağlayan Gambiya'ya geçtik. Son yıllarda firmalarımızın Senagal'de firmalarımızın hayata geçirdiği projelerle ilişkilerimiz daha da güçlendi.Son Afrika turumuzla Afrika'da 28 farklı ülkeyi ziyaret ettik. Türkiye ile Senegal arasında ticaret hacmi 76 milyon dolar iken bu rakam 410 milyon dolara çıktı. Bayrak taşıyıcımız THY 38 farklı Afrika ülkesine uçuş düzenliyor.

ELAZIĞ'DAKİ 6,8'LİK DEPREM

Elazığ'da 6.8 büyüklüğünde bir deprem yaşadık. Halen 7'si yoğun bakımda 48 kardeşimizin tedavisi sürüyor. Hayati tehlikesi olan depremzede bulunmuyor. Deprem haberinin alınmasıyla birlikte 3 bakan arkadaşımı anında hemen Elazığ'a gönderdik. Sağ olsunlar kendileri anında oraya ulaşarak o günden bu güne orada bu çalışmalara hep birlikte nezaret ettiler. Ve terk etmediler. Dün İçişleri Bakanım MGK için Ankara'ya geldi ve tekrar Elazığ'a döndü. Aynı şekilde Sağlık Bakanım bu salgınla malum ilgili olarak dün akşam geç vakitte geldi ve buradaki çalışmalara bizzat katıldı. Çevre Şehircilik ve İçişleri Bakanlarımız ve il mliletvekillerimiz orada. Ve yerel yönetimlerden sorumlu arkadaşlarımız sağ olsunlar oradalar. Devletimiz tüm kurum ve görevlileriyle insanlarımızın yardımına koşmuştur. 7 bni 171 personel ve 661 araç deprem bölgesinde görevlendirilmiştir. Şu ana kadar deprem bölgesinde AFAD tarafından 25 bine yakın çadır 30 bin yatak ve 50 bin battaniye ulaştırılmıştır. Kızılay tarafından da da yine bu şekilde. Şahsım da Elazığ ve Malatya'da halkımızla iç içe olduk. Halleştik. Dertleştik ve uzun yolculuğumuza da başladık.

"TÜRKİYE TARİHİNİN EN HIZLI AFET MÜDAHALESİNİ BU DEPREMDE YÜRÜTTÜ"

Şahsım da Elazığ ve Malatya'da halkımızla iç içe olduk. Halleştik. Dertleştik ve uzun yolculuğumuza da başladık. Şunu açık net söylemem lazım Türkiye tarihinin en hızlı ve etkili afete müdahale faaliyetini bu depremde yürütmüştür. Şu an çıkıp CHP'nin tarih cahili başkanı acaba Düzce, Kocaeli, Sakarya, Bolu depremlerinde ne olmuş ne bitmiş bilmez. Cezaevinden yeni çıkmıştım. Bu deprem olunca ilk işim oralara gitmek oldu. Ve 9-10 gün deprem bölgelerinde halkla bir araya geldim. Çünkü biz dertliydik. Ve bunlardan uzak kalamazdık. Çalıştık. İktidar olduk. Yarım kalmış olan o bölgelerdeki çalışmaları biz tamamladık. Bundan da haberi yoktur.

"KEMAL KILIÇDAROĞLU UTANMADAN SORUYOR..."

(Kemal Kılıçdaroğlu) Utanmadan deprem paraları nereye gitti diye soruyor. Van depreminde 20 katrilyona yakın para harcadık. Deprem için toplanan paralar yerine gittiği gibi biz milli bütçeden buralara çok ciddi harcamalar yaparak oraları ayağa kaldırdık.

Bay Kemal sen neredesin ya? Sen kiminle cirit attığının farkında değilsin. Kardeşlerim onlar ne yaparsa yapsın. Biz vazifemizi yapıyoruz. Yapmaya da devam edeceğiz. Kalkmış CHP'li belediyeleri gitmiş de oralardaki sorunlar öyle hallolmış. Ya belediyelerin gittiyse Allah razı olsun. Benim milletim bunu zaten yapıyor. Bakanlarım başta olmak üzere bu süreçte emeği geçen herkese şahsım ve milletim adına ben teşekkür ediyorum.

Arama kurtarma çalışmaları depremden sonraki 67. saatte tamamlandı. Bu çok hakikaten seri ve hızlı bir rakamdır. Kullanılamayacak olan binalar da en kısa sürede yıkılacak. Hiçbir vatandaşımızı mağdur etmeden bu büyük afetin yaralarını inşaAllah en kısa sürede saracağız. Yardımlar da depremin yaraların sarılması için kullanılacak. Sürsürü başta olmak üzere bölgede kapsamlı bir kentsel dönüşüm çalışmasını başlatıyoruz.İlk etapta Elazığ ve Malatya'da 6400 yeni konutu süratle yaparak vatandaşlarımıza teslim edeceğiz.



ABD'NİN TEK TARAFLI ORTA DOĞU PLANI

Başkan Erdoğan, Trump'ın sözde barış planı hakkında, "Bu planla işgal edilen Filistin topraklarının ilhakı amaçlanıyor. Bu planı Asla tanımıyor ve kabul etmiyoruz." dedi.

Erdoğan şöyle konuştu;

İsrail 1947'deki Filistin topraklarında işgalci ve şuanda damla damla gösterebileceğimiz bir Filistin var. İsrail'in gözü doymuyor, son açıklamaları bunu gösteriyor. İşgal ve yıkımın yaşandığı Filistin'i yine hedef alıyorlar. Bu plan ile işgal edilen Filistin topraklarının ilhakı amaçlanıyor. Filistin'i yok edecek bu planı asla tanımıyor ve kabul etmiyoruz. Mescid'i Aksa'ya uzanan elleri kırmak imanımızın gereğidir. Bunun için diyoruz ki; Kudüs kırmızı çizgimizdir.

"BU HAİNCE ATILAN ADIMIN HESABINI NASIL VERECEKLER"

İslam ülkelerinin tavırlarına baktığımızda halimize acıyorum. Başta Suudi Arabistan sesin çıkmıyor seni. Ne zaman çıkacak? Umman Bahreyn Abu Dabi yönetimi. Oraya katılıp bir de alkış tutuyorlar. Yazıklar olsun. Acaba o alkış tutan eller bu haince atılan adımın hesabını nasıl verecekler? Başlarında kipalarla oturanlar da alkış tutuyor onlar da alkış tutuyor. 'Söyle bana arkadaşını söyleyeyim sana kim olduğunu.' Binlerce yıldır olduğu gibi bugün de barışın anahtarı Kudüs'tedir. İsrail'i cesaretlendirecek herkes ortaya çıkacak vahim sonuçlardan sorumludur.

Türk medyasını neden almadınız toplantıya? İşte bunların basın özgürlüğü anlayışı bu.

"BÖYLE BİR TERÖR DEVLETİ BİZİM GÖZÜMÜZDE HİÇBİR ZAMAN MUTEBER OLAMAZ"

Bu planı destekleyen Arap ülkeleri kendi halkaları ve daha önemlisi tüm insanlığa ihanet etmektedirler. İstediği kadar plan yapsınlar, Allah'ın yardımı ile Kudüs davası hep ayakta kalacaktır. Biraz sonra Mahmud Abbas ile ardından İsmail Haniyye ile görüşmem olacak. Bizim burada ayrıca Hıristiyan dünyasına mesajımız var. Hıristiyan dünyanın buna sahip çıkması lazım. Bu işin başını çeken Sayın Trump, Hıristiyan değil mi? Hıristiyan dünyası buna karşı sessiz kalmayacaktır. Onlarında burada dik durması lazım. Ben dün beni ziyarete gelen hahambaşını da bunu söyledim. Bizim Musevilere karşı en küçük bir düşmanlığımız yoktur olamaz. Bizim İsrail devletiyle de bir sorunumuz yok. Bizim karşı olduğumuz İsrail hükümetini sebep olduğu zulüm ve kıyımdır. Böyle bir haydut devlet böyle bir terör devleti bizim gözümüzde hiçbir zaman muteber olamaz.



BAŞKAN ERDOĞAN'DAN İDLİB AÇIKLAMASI: ASKERİ GÜÇ KULLANMAK DAHİ NE GEREKİRSE YAPACAĞIZ

Suriye'deki her gelişme Türkiye için en az kendi sınırları içinde olanlar kadar kritiktir. Türkiye'nin yeni bir göç dalgasına tahammülü yoktur. Yeni tehditlerin sınırlarımıza dayanmasına seyirci kalamayız. Bu bakımdan Suriye'nin ne diğer bölgeleri ne de İdlib'deki duruma seyirci kalmayacağız. Bize diyorlar ki sizin 'orada ne işiniz var.' Adana mutabakatını git oku o zaman anlarsın. Biz mutabakatın gereği olarak oradayız. Mutabakatın gereği biz teröristleri sonuna kadar kovalarız. Bizim topraklarımıza tehdit oluşturan kim varsa gereğini yapacağız. İdlib'teki durumun süratle normale döndürülmemesi halinde yeniden aynı yola başvurmaktan başka çaremiz kalmayacaktır. Barış Pınarı Harekat Bölgesi'nde de aynı yol ayrımına doğru gidiyoruz. Buradan bir kez daha ilan ediyorum; bölücü terör örgütünün Suriye'nin herhangi bir yerinde ihanet çukuru açmasına izin vermeyeceğiz. Gerekirse teröristlerin bulunduğu her yere bilfiil giderek bu oyunu bozacağız. Rejimin ülkemizi sürekli bir şekilde göçmen tehdidi altında tutmasına da müsaade etmeyeceğiz. Rejimi bu yönde cesaretlendirenlerin tek amaçlarının da Suriye'deki bu durumu daha uzun sürmesini sağlamak olduğu açıktır. Biz Suriye'nin istikrarını istiyoruz bunu için de askeri güç kullanmak dahil ne gerekiyorsa yapmaktan çekinmeyeceğiz.

LİBYA AÇIKLAMASI

Türkiye Libya'da meşru hükümetin Suriye'de ise halkın yanındadır. Biz Libya'da afedersiniz ücretli bir lejyonerin yanından değil meşru hükümetin yanındayız. Wagner denilen Rusya'nın gönderdiği güvenlik güçleri Hafter'in askeri konumundadır. Biz orada Sarrac'ın yanındayız.

Darbeci generali desteklemeyi sürdüren bazı Avrupa ve Arap ülkelerinin riyakarlığını tarih kaydetmiştir. Darbeci generale her türlü desteği verenler bir kalkıp utanmadan Türkiye'yi eleştiriyorlar. Türkiye Libya'da da meydanı darbecilere bırakmayacaktır.