Koronavirüsle mücadeleye kendilerini adadılar! İşte pandemi servisinden özel görüntüler
İzmir Dokuz Eylül Üniversitesi Hastanesi'nin pandemi servisinde görev yapan Dr. Burcu Çoban, mart ayından itibaren sağlık çalışanlarının koronavirüsle mücadelesini fotoğraflarla ölümsüzleştiriyor.
Giriş Tarihi: 18.10.2020 13:52
Güncelleme Tarihi: 18.10.2020 13:52
İnsanların sağlık çalışanlarının tüm gayretiyle virüsle savaşını daha iyi anlayabilmeleri için bu tarihi dönemi kayıt altına alabilmek amacıyla fotoğraf çekmeye devam ettiğini söyleyen Çoban, "Fotoğrafları görenler, o olayın içinde olduklarını hissettiklerini söylediler. Sağlık çalışanlarının doğalını bozmadan, onların işlerini etkilemeden yapmaya çalıştım ve başardığımı düşünüyorum. Beni en çok heveslendiren düşünce, bundan 50 yıl sonra bu fotoğrafları gören insanlar neler yaşadığımızı, nasıl bir ortamda çalıştığımızı görebilecekler" dedi.
Dokuz Eylül Üniversitesi Hastanesi'nin pandemi servisinde görev yapan İç Hastalıkları Anabilim Dalı Asistanı Dr. Burcu Çoban, salgının başladığı mart ayından itibaren hobisi olan fotoğrafçılığı mesaisi dışındaki saatlerde hastanede deneyimlemeye başladı.
Koronavirüs salgını sürecini hem ölümsüzleştirmek hem de insanlara sağlık çalışanlarının ön safhalardaki mücadelesini göstermek isteyen Çoban, şimdiye kadar hastanenin içinde 500'ün üzerinde fotoğraf çekti. Doktordan temizlik personeline kadar hastane çalışanlarının yoğun mesaisini gözler önüne seren Çoban, hastane işleyişini bozmadan doğal fotoğraflar çekti.
Rektörlük ve hastane yönetimi tarafından beğenilen fotoğraflar Dokuz Eylül Üniversitesi Hastanesi'nin dergisinde yayınlandı ve hastane arşivine konuldu. Hastanenin her bölümünde fotoğraf çektiğini anlatan Dr. Çoban, "Acil servisi, poliklinik, yoğun bakım, laboratuvar, hastanede aklınıza gelebilecek her yeri fotoğraflamaya çalıştım. Fotoğrafları görenler, o olayın içinde olduklarını hissettiklerini söylediler.
Sağlık çalışanlarının doğalını bozmadan, onların işlerini etkilemeden yapmaya çalıştım ve başardığımı düşünüyorum. Beni en çok heveslendiren düşünce, bundan 50 yıl sonra bu fotoğrafları gören insanlar neler yaşadığımızı, nasıl bir ortamda çalıştığımızı görebilecekler" diye konuştu.