A HABER GALERİ
Mahkemeden karar çıktı! Deniz Uğur ikizlerinin babası Reha Muhtar'a nafaka ödeyecek...
Deniz Uğur ve Reha Muhtar arasındaki velayet davası son zamanların en çok konuşulan konularından biri haline geldi. Geçtiğimiz aylarda başlayan velayet davasında mahkeme, çocukların korunması amacıyla anne ve babadan ebeveynlik raporu talep etmişti. Oyuncu Deniz Uğur ile ikiz çocuklarının babası Reha Muhtar arasındaki nafaka davasında karar çıktı. İşte haberin detayları...
Oyuncu Deniz Uğur ile gazeteci Reha Muhtar 2010 yılında evliliklerini noktaladı. Çiftin bu evlilikten iki çocuğu bulunuyordu. İki ünlü isim, boşanma sonrası Mina Deniz ve Poyraz Deniz adını verdiği ikizleri için velayet savaşına girdi.
Uğur, 15 yaşındaki kızına şiddet uyguladığı iddiasıyla eski eşine velayet davası açtı. Mahkeme kızları Mina'nın velayetini Deniz Uğur'a, oğulları Poyraz'ı ise Reha Muhtar'a verdi.
MUHTAR NAFAKA İSTEMİŞTİ
Uğur ile Muhtar arasında uzun süredir devam eden davada yeni bir gelişme oldu. Reha Muhtar, 15 yaşındaki oğlu Poyraz için Deniz Uğur'a iştirak nafakası davası açmıştı.
İstanbul Aile Mahkemesi, tarafların yapmış oldukları savunmaların ardından kararını bildirdi. Hâkim, Deniz Uğur'un çocukları Poyraz için Reha Muhtar'a aylık 7 bin 500 lira iştirak nafakası ödemesine hükmetti.
NE OLMUŞTU?
Deniz Uğur karardan memnun! "Reha Muhtar Adli Tıp uzmanlarını 90'ların TV seyircisi gibi kandıramaz"
Deniz Uğur ile Reha Muhtar arasında devam eden ikiz çocukları Mina Ve Poyraz'ın velayet davasında mahkemeden dikkat çeken bir karar çıkmıştı. Deniz Uğur karardan oldukça memnun.
Günaydın dün Deniz Uğur ile Reha Muhtar arasındaki velayet davasında yaşanan yeni bir gelişmeyi manşetten yayımladı. Haberde; mahkemenin çocukları korumak adına önemli bir adım attığı, tarafları Adli Tıp Kurumu'na sevk ederek, ebeveynlik görevlerini yerine getirmelerine engel teşkil eden bir durum olup olmadığına dair rapor istediklerine yer verildi.
Haber sonrası Deniz Uğur, GÜNAYDIN'a konuyla ilgili bir açıklama yaptı. "Bu mahkemeden benim talebimdi" diyen Uğur, şöyle devam etti: "Aylardır görülen her duruşmada tekrarladığım talebim buydu. Adli Tıp uzmanları doksanların toy TV seyircileri gibi kandırılamaz. Adli Tıp çok ciddi bir bilim dalıdır. Günlerdir katliam haberlerinden uyuyamıyordum, bir nebze nefes alabildiysem umuttandır. Teşekkürler adalet."
MAHKEMEDEN HASTANELERE DETAYLI YAZI
İstanbul Aile Mahkemesi'nde görülen velayet davasında mahkeme, Okan Üniversitesi Hastanesi, İstanbul Metin Sabancı Baltalimanı Kemik Hastanesi, Özel Acıbadem Maslak Hastanesi, Başakşehir Çam ve Sakura Şehir Hastanesi ve Bakirköy Mazhar Osman Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Hastaneleri'ne yazı yazılarak davalı ve davacının epikriz raporları, reçeteleri ve hastanede bulunan tüm kayıtlarının gönderilmesini istedi.
"EBEVEYNLİK GÖREVLERİNİ YERİNE GETİREBİLİYORLAR MI" HAMLESİ
Mahkeme ayrıca, hem Deniz Uğur hem Reha Muhtar yönünden dikkat çeken bir karara da imza attı. İstanbul Adli Tip Kurumu'nun mahkemeye bildireceği bir randevu gününde iki tarafın da fotoğraf ve kimliklerini hazır bulundurup Adli Tıp Kurumu'na sevk edilmesine karar verdi.
Mahkeme Adli Tıp'tan tarafların iddia ve savunmaları doğrultusunda çocuklarına karşı ebeveynlik görevini yerine getirmelerine engel teşkil edebilecek ruhsal ve bedensel rahatsızlıkları bulunup bulunmadığı konusunda rapor hazırlamasını istedi.
MAHKEME ÇOCUKLARIN DURUMUNU DA İNCELİYOR
Çocuklardan Poyraz hakkında danışmanlık tedbiri uygulanmasına, bunun için ilgili kurumlara yazı yazılmasına karar veren mahkeme aylık periyotlar halinde çocuk ile yapılan görüşmelere ilişkin tutanağın gönderilmesini kararlaştırdı.
Çocuklardan Mina'nın öğrenim gördüğü okula da yazı yazılarak devamsızlık yapıp yapmadığı, yapıyor ise devamsızlıklarını gösterir belgelerin gönderilmesini ve varsa sebebinin mahkemeye bildirilmesini istedi.
TARAFLAR BİRBİRİNİ SUÇLAMIŞTI
Geçtiğimiz yıl Uğur, çocuklarının babası Reha Muhtar'ın, 13 yaşındaki kızına şiddet uyguladığı iddiasıyla şikayette bulunmuş, Muhtar'ın akıl sağlığının yerinde olmadığını belirtmişti.
Muhtar da benzer iddiaları dile getirerek Uğur'un çocuklarını kaçırdığını ve annelik yapamadığını öne sürmüştü.