A HABER GALERİ
Kabine toplantısı son dakika: 25 Ocak'ta kafeler açılacak mı? Kahvehaneler, lokantalar ne zaman açılacak?
Son dakika... 25 Ocak'ta kafeler açılacak mı? Koronavirüs tedbirleri kapsamında kafe ve lokantalar sadece paket servis yapabiliyor. İçişleri Bakanlığı'nın yayımladığı genelge ile paket servis ya da gel-al hizmeti verebilen kafeler ve lokantalarda ne zaman normale dönüleceği merak ediliyor. Konu hakkında son gelişmelere ahaber.com.tr'den ulaşabilirsiniz. Peki, 25 Ocak'ta kafeler açılacak mı? Kahvehaneler ve lokantalar ne zaman açılacak? İşte haberin detayları...
Son dakika... Kafeler ne zaman açılacak? Koronavirüsle mücadele kapsamında bazı işletmelerin faaliyetlerine geçici süreliğine ara verilirken, kafe, lokanta ve restoranlara sadece paket servis ya da gel-al hizmeti verme kısıtlaması getirilmişti. Vaka sayısında görülen düşüş ile birlikte gözler bu mekanların hangi tarihte açılacağına çevrildi. Başkan Recep Tayyip Erdoğan, kademeli olarak kısıtlamaların kaldırılacağını açıklamıştı. Peki, 25 Ocak'ta kafeler açılacak mı? Kahvehaneler, lokantalar ne zaman açılacak? İşte son gelişmeler...
25 OCAK'TA KAFELER AÇILACAK MI? LOKANTALAR...
Hemen şunu belirtelim ki, kafe ve lokanta gibi kısıtlamaya dahil olan tüm mekanların hangi tarihte normale döneceği henüz bilinmiyor. Vaka sayısında belli bir sayının altına inilmesi takdirde kısıtlamalar kademeli olarak kaldırılacak. İlerleyen günlerde gerçekleştirilecek Kabine toplantısında söz konusu kısıtlamaların esnetilmesi konusunda görüşmelerin yapılması bekleniyor.
KISITLAMALAR DEVAM EDECEK Mİ?
İçişleri Bakanlığı'ndan yapılan son dakika açıklamasına göre, yedincisi 15 Ocak Cuma günü saat 21.00'de başlayan ve hafta sonu kesintisiz uygulanan sokağa çıkma kısıtlaması, pazartesigünü saat 05.00 itibarıyla sona erdi. Türkiye genelinde geçen yıl 4-7 Aralık tarihlerinde ilki uygulanan hafta sonu kesintisiz sokağa çıkma kısıtlamalarına yeni bir karar alınıncaya kadar devam edilecek.
SOKAĞA ÇIKMA KISITLAMALARINA UYMAYAN 24 BİN 755 KİŞİ HAKKINDA İŞLEM YAPILDI
İçişleri Bakanlığından yapılan açıklamada, Kovid-19 salgınıyla mücadelede toplumsal ve bireysel sağlığın korunmasına yönelik sokağa çıkma kısıtlaması uygulamasının devam ettiği hatırlatıldı.
Açıklamada, hafta içi 21.00 ila 05.00 saatleri arasında, hafta sonu ise cuma saat 21.00'den pazartesi saat 05.00'e kadar devam eden kısıtlamaya vatandaşların büyük oranda uyum sağladığı vurgulandı.
Kısıtlama kararına uymayan vatandaşlara idari ya da adli işlem yapıldığı kaydedilen açıklamada, şu bilgilere yer verildi:
"11 Ocak Pazartesi gününden itibaren hafta içi 21.00 ila 05.00 saatleri arasında, hafta sonu 15 Ocak Cuma akşamı saat 21.00'de başlayıp 18 Ocak Pazartesi günü saat 05.00'e kadar süren sokağa çıkma kısıtlamalarına uymayan toplam 24 bin 755 kişiye, 1593 sayılı Umumi Hıfzıssıhha Kanunu ve TCK'nin ilgili maddeleri kapsamında adli ya da idari işlem yapılmıştır. Pandemi ile mücadelemiz sona erip, normalleşme sürecine geçinceye kadar temizlik, maske ve mesafe olmak üzere diğer kurallara uymayı sürdürmeliyiz. Aziz milletimize bu süreçte göstermiş olduğu sabır, fedakarlık ve anlayıştan dolayı teşekkür ediyoruz."
KOVİD-19 HİKAYESİNİN BAŞLADIĞI ÇİN SALGIN YILINDA GÜVEN VE İTİBAR KAYBETTİ
"Dünyanın üretim motoru" şeklinde nitelendirilen Çin'de, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınının ortaya çıkmasının ardından halihazırda korumacılık önlemleriyle zorda olan küresel ticaret büyük bir darbe alırken, ülkenin 2021'de en büyük avantajının dijitalleşme ve inovasyon çalışmaları olduğu, en büyük mücadeleyi ise dünyada oluşan alternatif tedarik kanalları konusunda vereceği belirtiliyor.
Çin'in Vuhan kentinde Aralık 2019'da ortaya çıkan Kovid-19 salgınının, kısa sürede diğer kent ve ülkelere yayılması üzerine Dünya Sağlık Örgütü, "acil durum" ilan etti. Bu süreçte Çinli yetkililer çok sayıda tedbiri hızlı bir şekilde hayata geçirirken, Çin, eşi görülmemiş bir salgınla mücadeleyi de ilk deneyimleyen ülke oldu.
Kovid-19 konusunda şeffaf olmadığı ve zamanında diğer ülkeleri bilgilendirmediği gerekçeleriyle birçok eleştiriye maruz kalan Çin'in, salgınla mücadelede izlediği yol ve tecrübe aktarımı kritik rol oynadı. Buna karşın salgın sürecinde Çin'e güvenin önemli ölçüde sarsıldığı ve ülkenin itibar kaybına uğradığı yapılan anketlerle ortaya konuldu.
Çin'de hayata geçirilen önlemlere bakıldığında, virüsün ortaya çıkmasının ardından ilk önce Hubey'deki çok sayıda kent kapatılırken, ülke içinde metro, otobüs, feribot gibi toplu ulaşım araçları ve taksi hizmetleri durduruldu. Salgın nedeniyle eyalete binlerce sağlık personeli takviyesi yapıldı, yeni karantina alanları inşa edildi ve hastalığın kısa sürede teşhis edilmesini sağlayan hızlı test kitleri geliştirildi. Toplu etkinlik ve toplantıların iptal edildiği, eğitime ara verildiği bu süreçte, fabrikaların durması nedeniyle yaşanan ekonomik kayıplar birçok teşvik ve tedbirin alınmasını beraberinde getirdi.
Geçen yılın şubat ayından itibaren Çin'de ekonomik faaliyete ilişkin açıklanan veriler, ülkenin tarihi bir daralma ile karşı karşıya kalacağına, bu durumun küresel ekonomiye yansımasının ise sert olacağına ilişkin ilk sinyalleri verdi. İmalat endeksi, ocak ayında bulunduğu 50 seviyesinden şubatta 35,7'ye gerileyerek derin bir daralmaya işaret etti, hizmet sektörü endeksi ise 54,1'den 29,6 ile rekor seviyelere indi.
Tüm bunlar yaşanırken ABD Başkanı Donald Trump'ın virüs konusunda Çin'i suçlaması, küresel ekonomiye ilişkin belirsizlikleri artırdı ve ticaret savaşı endişelerini yeniden gündeme taşıdı.
Çin, salgınla mücadelede en önemli başarısını ise ülke içi kaynaklı vaka sayısını sıfıra düşürdüğü Mart 2020'de aldı. Aynı tarihlerin birçok ülke için salgınla mücadelenin başlangıcı olması dolayısıyla ibrenin tersine döndüğü bir sürece girildi ve yurt dışı kaynaklı vakaları engellemek adına Çin'e yabancıların girişi yasaklandı.
Gelinen noktada, Çin'de bu yılın şubat ayı itibarıyla günlük vaka sayısının artışa geçtiği, bu kapsamda Şunyi semtinde acil durum ilan edildiği, aşı vurulan kişi sayısının ise 12-15 milyon civarında bulunduğu belirtiliyor. Kovid-19'un ortaya çıktığı Çin'de bugüne kadar 89 bine yakın vaka tespit edildi, 4 bin 635 kişi hayatını kaybetti.
