A HABER GALERİ
Yargıtay'dan son dakika kıdem tazminatı kararı! Öğretmenlere kıdem tazminatı müjdesi! Kıdem tazminatı şartları neler?
Yargıtay, yüz binlerce öğretmeni ilgilendiren emsal bir karara imza attı. Özel okullarda sözleşmeli olarak görev alan öğretmenlerin birçoğu okuldan ayrıldıklarında kıdem tazminatı alamıyordu. Öğretmenler, özel okullara senelik sözleşmeler üzerinden alındığı için, kurum kıdem tazminatını ödemekten kaçabiliyordu. Birçok öğretmen bu nedenle hakkını kaybederken, yıllarca çalışmasına karşın haklarından mahrum edilerek, eğitim verdiği okuldan ayrılmak zorunda kaldı. Benzer bir olay özel bir öğretim kurumunda eğitim veren Fen Bilgisi öğretmeninin başına geldi. Öğretmen soluğu mahkemede alırken, karar Yargıtay'a taşındı. Yargıtay, öğretmenin mağdur edildiğini belirterek, yasal bir sebep gösterilmeden işten çıkarılan öğretmenin, çalıştığı yılların tamamının tazminatını alacağına hükmetti. Karar emsal özelliği taşıyor. Bu kararın ardından özel okul öğretmenlerinin kıdem tazminatı almasının önü açıldı.
Özel okullarda yüz binlerce öğretmen görev alıyor. Öğretmenlerin birçoğu Özel Öğretim Kanunları kapsamında sözleşme ile işe alınıyor. Kıdem tazminatı ödemek istemeyen özel öğretim kurumları, öğretmenlere yıllık sözleşmeler sunuyor. Her yılın sonunda yola devam edilecek öğretmenler ile yeni sözleşme imzalanırken, işten çıkarılmasına karar verilen öğretmenlerle ise sözleşme yenilenmeden yollar ayrılıyor. Senelik sözleşmeleri gerekçe gösteren özel öğretim kurumları, öğretmenlerin çalıştığı yıla karşılık kıdem tazminatını ödemiyor. Birçok öğretmen bu konuda mağduriyet yaşarken, Yargıtay'dan müjdeli haber geldi. Yargıtay, bir özel öğretim kurumunda Fen Bilgisi öğretmeni olarak görev alan vatandaşın davasında emsal bir karara imza attı. Olay şöyle gelişti:
Karara konu dava, bir özel okulda fen ve teknoloji öğretmeni olarak iki yıl çalıştıktan sonra işten çıkartılan öğretmen tarafından açıldı. Öğretmen, dava dilekçesinde, kıdem tazminatının ödenmesini istedi. Okul sahibi, öğretmenin okulda Özel Öğretim Kurumları Yönetmeliği uyarınca "belirli süreli" iş sözleşmesine tabi olarak çalıştığını, sözleşme süresinin bitmesi nedeniyle iki taraf arasındaki iş ilişkisinin kendiliğinden sona erdiğini, bu nedenle davacı öğretmenin kıdem tazminatı hakkı olmadığını savundu. Yerel mahkeme okul sahibini haklı bularak, öğretmenin kıdem tazminatı talebini reddetti.
Temyiz istemi üzerine dosya Yargıtay 22. Hukuk Dairesi'ne geldi. Dairenin kararında, 5580 sayılı Özel Öğretim Kurumları Kanunu gereği belirli süreli sözleşme ile çalıştırma zorunluluğu bulunan özel okul öğretmenlerinin "iş güvencesinden" yararlanması konusunda Yargıtay daireleri arasındaki görüş farklılığının geçen yıl Yargıtay İçtihatları Birleştirme Genel Kurulu Kararı ile giderildiği belirtildi. Öğretmenle yapılan sözleşme üst üste yenilenmiş olsa dahi sözleşmenin "belirli süreli" iş sözleşmesi niteliğini korumuş olacağı, belirli süreli iş sözleşmesiyle çalışanların "iş güvencesi" hükümlerinden yararlanamayacağı kaydedildi.
FESİH İRADESİNİ KİMİN ORTAYA KOYDUĞU ÖNEMLİ
Yargıtay kararında, 1475 sayılı İş Kanunu'nun halen yürürlükte olan kıdem tazminatıyla ilgili maddesi uyarınca, iş sözleşmesinin belirli ya da belirsiz süreli olmasının kıdem tazminatına hak kazanma açısından önemli olmadığı belirtildi. Burada önemli olanın fesih iradesinin kim tarafından ortaya konulduğu ve kıdem tazminatına hak kazanma koşullarının gerçekleşip gerçekleşmediği olduğu kaydedilen kararda, örneğin belirli süreli iş sözleşmesini 4857 sayılı İş Kanunu'nun 24. maddesi uyarınca haklı nedenle fesheden işçinin, en az bir yıl çalışmış olması kaydıyla kıdem tazminatına hak kazanacağı vurgulandı.
Kararda, şöyle denildi:
"Belirli süreli iş sözleşmesinin sona ermesinden önce taraflardan biri yenilememe iradesini ortaya koymuşsa, yenilemeyen tarafın iradesine göre kıdem tazminatına hak kazanılıp kazanılamayacağı araştırılmalıdır. İşveren yenilememe iradesini göstermiş ve haklı nedene dayanmıyor ise bir yıllık kıdem koşulu gerçekleştiği takdirde kıdem tazminatı ödenmelidir."
İş Kanunu'na göre kıdem tazminatına hak kazanabilmek için aynı işverene bağlı işyerlerinde en az bir yıl çalışmak gerekiyor. Kıdem tazminatı emekli olunduğunda, işveren işten attığında, işçi haklı bir nedenle iş akdini feshettiğinde alınabiliyor. Ayrıca, yaş dışındaki emeklilik koşullarını yerine getirenler de SGK'dan "kıdem tazminatı alabilir" yazısı aldıktan sonra işten ayrıldıklarında, tazminatlarını alabilirler.
"İŞÇİ LEHİNE YORUM" İLKESİNE ATIF YAPTI
Yargıtay kararında, Uluslararası Çalışma Örgütü'nün 158 sayılı sözleşmesi uyarınca, sözleşmenin koruyucu hükümlerden kaçınmak amacıyla belirli süreli iş sözleşmesi yapılmasına karşı yeterli güvenceler alınması gerektiği de vurgulandı. Kararda, gerek 158 sayılı ILO sözleşmesi, gerekse iş hukukuna egemen olan "işçi lehine yorum" ilkesi gözetildiğinde, kanun gereği belirli süreli kabul edilen sözleşmeyi, haklı bir neden olmaksızın yenilememe iradesini gösteren işverenin kıdem tazminatından sorumlu olduğu kaydedildi.
Dava konusu uyuşmazlıkta da sözleşmenin süreli yapılmasının kanun gereği olduğu vurgulanan kararda, işverenin sözleşmeyi yenilememe yönündeki iradesinin haklı bir nedene dayanmadığı, bu nedenle davacı öğretmenin kıdem tazminatı talebinin kabul edilmesi gerektiği belirtildi.
ÖZEL OKUL ÖĞRETMENLERİNE İŞ GÜVENCESİ HÜKÜMLERİ UYGULANMIYOR
Kanun gereği yıllık sözleşme yapılması gereken özel okullar öğretmenlerinin iş güvencesinden yararlanıp yararlanamayacağı konusunda Yargıtay daireleri arasında geçmiş yıllarda farklı kararlar alınması üzerine, geçen yıl Yargıtay İçtihadı Birleştirme Genel Kurulu toplanarak karar aldı.
Kanundaki iş güvencesi hükümleri uyarınca, 30 veya daha fazla işçi çalıştıran işyerlerinde işveren iş akdini feshederken geçerli bir sebebe dayandırmak zorunda. Geçerli sebeple işten çıkartmada da kıdem tazminatı ödeme zorunluluğu bulunuyor.
Geçersiz sebeple işten çıkartmada ise işçiye işe iade davası açma hakkı doğuyor. Davayı kazanan işçiyi işe başlatmayan işveren, 4 aydan 8 aya kadar varan işe başlatmama tazminatı ödemek zorunda kalıyor.
Özel okul öğretmenleri, Yargıtay içtihadı birleştirme kararı dolayısıyla işe iade hakkından yararlanamıyor. Ancak, bu durum kıdem tazminatı almalarına engel teşkil etmiyor.
KIDEM TAZMİNATI NASIL HESAPLANIR?
Kıdem tazminatı hesaplama işlemi oldukça basit bir formül üzerinden gerçekleşiyor. Kişinin SSK'ya ödenen brüt ücreti ile çalıştığı yıl çarpılıyor. Ortaya çıkan rakam işçiye işten ayrılırken ödeniyor.
Örneğin, 5 bin TL brüt ücret kazanan bir kişi 7 yıl bir kurumda çalışırsa net 35 bin TL kıdem tazminatı alır. İşten çıkarıldığı süre için ihbar tazminatı hakkı da vardır.
KIDEM TAZMİNATI ŞARTLARI NELER?
Kıdem tazminatı almaya hak kazanabilmek için, aynı işverene bağlı işyerlerinde en az bir yıl çalışmak gerekiyor. Kıdem tazminatı emekli olunduğunda, işveren işten attığında, işçi haklı bir nedenle iş akdini feshettiğinde alınabiliyor. Ayrıca, yaş dışındaki emeklilik koşulları yerine getirildiğinde işçi işten ayrılarak kıdem tazminatı alabiliyor. İstisnai olarak erkek işçiler askere giderken, kadınlar da evlendiklerinde bir yıl içinde işten ayrıldıklarında kıdem tazminatı almaya hak kazanıyor.
Yaş dışındaki emeklilik koşullarını doldurmak suretiyle, örneğin 8 Eylül 1999 tarihinden önce işe girip 15 yıl sigortalılık 3600 prim gününü tamamlamış olanlar kendi istekleriyle işten ayrılırken kıdem tazminatını alabiliyorlar. Bu durumda olan ve brüt ücreti tavanı aşan kişiler, yılın ocak ve temmuz aylarında ayrıldıklarında daha yüksek kıdem tazminatı alabilirler. Özellikle çalışma süresi uzun olan kişilerin kıdem tazminatı tavanına dikkat etmeleri gerekiyor.
Brüt ücreti tavanın altında bulunan kişiler için ne zaman ayrılacakları fark etmiyor.
Asgari ücretle çalışanlar için en ideal dönem ise her yılın ocak ayı. Asgari ücret son yıllarda sadece ocak aylarında artırıldığı için, bu ayda işten ayrılanlar daha yüksek kıdem tazminatı alırlar. Örneğin 2019'da kıdem tazminatı yüzde 26 oranında artırıldı. Asgari ücret ile çalışan işçi 2018'in aralık ayı yerine 2019'un ocak ayında ayrılmayı tercih ettiğinde yüzde 26 oranında daha fazla kıdem tazminatı aldı.
KIDEM TAZMİNATINA EK ÖDEMELER DE DAHİL EDİLİR
Kıdem tazminatı hesabında, brüt ücrete ilave olarak işçiye sağlanmış olan para ve para ile ölçülmesi mümkün akdi ve kanundan doğan menfaatler de dikkate alınır. Bordroda görünen brüt ücret "çıplak" ücrettir. Ayni veya nakdi olarak ödenen ücret dışındaki para veya para ile ölçülebilen menfaatler eklenerek "giydirilmiş ücret" bulunuyor.
Bir menfaat veya ödemenin giydirilmiş brüt ücrete dahil edilebilmesi için devamlılık arz etmesi gerekiyor. Yemek, servis-yol-ulaşım, barınma-kira yardımları, bayram harçlığı, yakacak-aydınlatma bedeli, giyim yardımı, kıdem ücreti, teşvik primi, ikramiyeler ve primler devamlılık arz etmek kaydıyla ihbar ve kıdem tazminatı hesabında giydirilmiş ücrete dahil edilir.
İşverenin iş yerinde verdiği yemek veya yemek karşılığı nakit para ya da yemek çekinin karşılığı olan tutarın, giydirilmiş ücrette dikkate alınması gerekir. İşçinin işe geliş gidiş saatlerinde verilen servis hizmeti de dahil olmak üzere ulaşım parası şeklindeki ödemeler hesaba katılıyor.
İş yerinde kullanılmak üzere verilenler dışındaki giysi yardımları, işçiye sağlanan özel sağlık sigortası yardımı ya da hayat sigortası primi ödemelerinin de kıdem tazminatına esas ücrete eklenmesi gerekir. Bir yıl içinde ödenen ayni ve nakdi ödemelerin tamamı toplandıktan sonra 365 güne bölünür. Hesaplanan 1 günlük ayni ve nakdi ödemenin 30 katı, brüt ücrete eklenerek giydirilmiş ücret bulunur.