A HABER GALERİ
Aftan yararlanamayacak suçlar belli oldu! İşte ceza infaz yasası taslağı...
Adalet Bakanlığı uzun süredir ceza infaz yasası ile ilgili çalışmalarını gizlilikle sürdürdü. Büyük titizlikle yapılan çalışmalar kamuoyunda büyük merakla bekleniyordu. İlk yargı reform paketinde yer almayan düzenlemenin ikinci paket ile birlikte Meclis'e geleceği duyurulmuştu. Af beklentisi olan vatandaşlar, ceza infaz yasası ile oluşacak tahliye durumunu özellikle merak ediyor. Bu kapsamda ceza infaz yasası içinde yer alacak ve almayacak suçlar büyük önem taşıyor. O suçlar Adalet Bakanlığı'nın hazırladığı taslakta geniş yer tuttu. Peki, ceza infaz düzenlemesinde kapsam dışı kalan suçlar neler? İşte ceza infaz yasası taslağı ve kapsam dışı bırakılan o suçlar...
Ceza infaz yasası ile ilgili çalışmalarda sona gelindi. Düzenlemenin taslağı tamamlandı. Taslaktaki bilgiler yavaş yavaş ortaya çıkmaya devam ediyor. Af beklentisi içinde olan vatandaşlar için şimdilik bir çalışma bulunmuyor. Ancak infaz yasası ile gözaltı sürelerinden, tutukluluk sürelerine kadar pek çok değişiklik yapıldı. İnfaz süresinin yüzde 66'dan 50'ye düşürülmesi beklenirken, bazı tahliyelerin olması da söz konusu. İnfaz yasası kapsamı dışında kalan suçlar hiçbir şekilde bu düzenlemelerden yararlanamayacak. İşte ceza infaz yasası taslağı ve kapsam dışı kalan o suçlar...
İŞTE KAPSAM DIŞI KALAN SUÇLAR
17 maddelik taslak metinde infaz düzenlemesi kapsamına alınmayacak suçlar kalem kalem yazıldı.
Kapsam dışı tutulan suçlar şöyle sıralandı:
Terör suçları, örgütlü terör suçları, kasten adam öldürme, cinsel istismar, kadına ve çocuğa şiddet, soykırım suçları, insanlığa karşı işlenen suçlar, insan üzerinde deney suçu, organ ve doku ticareti.
Reşit olmayana cinsel istismar, çocukların cinsel istismarı suçu, devlet topraklarının tamamını veya bir kısmını yabancı bir devletin egemenliği altına koymaya veya devletin bağımsızlığını zayıflatmaya veya birliğini bozmaya veya devletin egemenliği altında bulunan topraklardan bir kısmını devlet idaresinden ayırmaya yönelik fiiller.
TCK'nın 76'ncı maddesinde düzenlenen (Kasten öldürme, kasten yaralama, işkence, eziyet veya köleleştirme, kişi hürriyetinden yoksun kılma, bilimsel deneylere tabi kılma, zorla hamile bırakma, zorla fuhşa sevk etme) suçların tamamı her türlü eziyet, işkence, Atatürk aleyhine işlenen suçlar ve Orman Kanunu'na aykırı suçlar."
İNFAZ HAKİMLİĞİ GELİYOR
Muharrem Sarıkaya'nın yazısında yer alan bilgilere göre; Düzenleme var olup da bir türlü uygulanmayan bir infaz hakimliği kurumunu da ayağa kaldırıyor.
Daha doğru tanımla hayata geçiriyor diyelim, çünkü ihdas edilmiş bir kurumdu ama uygulanmıyordu.
O nedenle de infazın uygulanmasını da hükmü veren mahkeme takip ediyordu.
Yani hem mahkumiyet veriyor hem cezasını nerede çekeceğini belirliyor hem de cezanın infaz iyi hal durumunu takip ediyordu.
Bu da mahkemenin iş yükünü arttırıyordu.
Yeni düzenleme ile mahkemeler hükmünü verdikten sonra mahkumun ceza infaz kurumunda geçirdiği süreci denetlemekten sorumlu olmayacak, bunları infaz hakimliği takip edecek.
İYİ HAL BELGESİNE YENİ DÜZENLEME
Bundan böyle iyi hal belgesi de mahkumiyet öncesi alınıp uygulamaya konulamayacak, iyi hali cezanın infaz edildiği cezaevindeki hali kapsamında ele alınacak.
Ceza indirim oranında da bu açıdan önem arz ediyor.
Çünkü, normalde ¾'ten, ½'ye cezaların indirilse de sonuçta suçlunun önceden aldığı indirimlerle hiç hapis yatmadan mahkeme kapısından ayrılmasını engelleyen, hapsi zorunlu kılan uygulama geliyor.
Müebbet ve ağırlaştırılmış müebbet gibi hapis cezalarında ise indirim getirilmiyor, eski oranı olan ¾'te koruyor.
Tartışılacak konunun da tam burada çıkacağı anlaşılıyor.
Neden de, TCK 81 veya 82'de yerini bulan adam öldürme suçundan hüküm alan bir kişi için süreli suçlar olmadığı için, 3/4 'lük bölümünü cezaevinde geçirmesi gerekecek, ½ indirimi söz konusu olmayacak.
Ancak hakim, ceza süresini ağırlaştırılmış müebbet veya müebbetten iyi hal göz önünde tutularak süreli suça dönüştürür ve 20 yıla indirirse ne olacak?
Ceza süresine mi, yoksa cezaya konu maddeye mi bakılacak?
Hukukçular indirim sürelerine ilişkin uygulamada hükmü veren ile infaza ilişkin belirleyici olan hakimin ayrılacağı için sorun yaratmayacağı düşüncesinde.
Yani hükümde esas madde esas alınır, ½'den yararlanamaz görüşünde.
Anlaşılan o ki hukukçular, adam öldürmüş ama FETÖ yargılamalarında örgüt veya onun adına eylemde bulunma bağlantısı bulunmamış kişileri ayırmak için bu yöne gitmiş, onlara indirim şansı vermek istememiş.
İCRAİ VE İHMALİ HAREKET
Oysa geçmiş düzenlemelerde yardım, yataklık, silah temini gibi kasıt veya olası kastı bulunanlar için getirilen indirimlerle aynı oran uygulanıyordu.
Değişiklikte bu ayrılmış; TCK 83-84'ten hüküm alanlara ½ oranında indirim yapılmasının önünü açmış.
Olayı kasıt veya kasıt halinde ise durumu ayırmış.
Yani, katile silahı temin eden kişi de indirimden yararlanamayacak; ama dolaylı yoldan ölümü engellemediyse mahkumiyetinde ½ indirim yapılabilecek.
En iyi örnek Batman ve Adana'da bir katilin ölmekte olan kişinin yanına polisi yaklaştırmaması olayı…
Katile silah veya bıçağı temin eden kişi açısından indirim eski oranda kalacak, ama ölümü engellemeyip seyreden polisler için ½ oranı geçerli olacak.
Veya bir katilin yaraladığı kişiye müdahale etmeyip kanamasını durdurmayan doktor için de indirim ½ oranında olacak.
İcrai hareket ile ihmali hareketi birbirinden ayrılacak.