A HABER GALERİ
Trump Ukrayna'yı gözden çıkardı! Rusya ile ticaret anlaşmaları mı yolda?
ABD Başkanı Donald Trump, Ukrayna'ya verilen desteği kısarken Rusya ile 'ekonomik normalleşme' sinyalleri veriyor; bu da akıllara tek bir soruyu getiriyor: Washington, Kiev'i gözden çıkarıp Moskova ile yeni bir ticaret sayfası mı açıyor? İşte New York Times'ın ulaştığı çarpıcı bilgiler...
ABD Başkanı Donald Trump, Rusya-Ukrayna savaşında yıllardır sürdürülen Amerikan politikasında keskin bir rota değişikliğine gitti.
New York Times'ın altı farklı yetkiliye dayandırdığı haberine göre Trump, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile yaptığı telefon görüşmesinden hemen sonra, Ukrayna'ya yönelik diplomatik ve ekonomik desteği gözden geçirmeye başladı.
Trump, Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy ve Avrupa liderlerine açıkça şunu söyledi: "Bu savaşı artık onlar kendi aralarında çözmeli." Bu açıklama, Trump'ın daha önce yalnızca kendisinin ve Putin'in bir barış anlaşması yapabileceğini söylemesinden sadece birkaç gün sonra geldi.
Yaptırımlar masadan kalkıyor, ticaret masası kuruluyor
Trump yönetimi, Avrupa Birliği'nin hazırladığı yeni yaptırım paketine katılma planından da geri adım attı. Beyaz Saray'dan New York Times'a yapılan açıklamada, "Rusya'ya yönelik yeni yaptırımlar Amerikan şirketleri için ekonomik fırsatları engelleyebilir." denildi.
Trump ise yaptığı açıklamada, savaşın ardından Rusya ile "büyük ölçekli ticaret" yapılabileceğini ve bunun "ABD için devasa bir ekonomik fırsat" olacağını belirtti.
Bu tutum, ABD'nin bugüne kadar savunduğu ve Avrupa Birliği tarafından benimsenen "ekonomik baskı ile barış" politikasından radikal bir kopuş anlamına geliyor.
NATO'da derin çatlak: Avrupa yalnız mı kalıyor?
ABD'nin geri çekilme eğilimi, Avrupa başkentlerinde büyük rahatsızlık yarattı. İngiltere Dışişleri Bakanı David Lammy, Rusya'nın son dönem Ukrayna şehirlerine düzenlediği SİHA saldırılarına tepki olarak yeni bir yaptırım dalgası açıkladı. Lammy, "Putin'in savaşçı zihniyeti bir kez daha gözler önünde. Derhal koşulsuz bir ateşkes sağlanmalı." dedi.
Avrupa Birliği ise 17. yaptırım paketini hazırladığını duyurdu. Ancak İngiltere hükümetinin yayınladığı basın açıklamasında ABD'nin adı dahi geçmedi. Kulislerde konuşulanlara göre, Washington'un bu süreçte sadece seyirci kalması, Brüksel ve Berlin'de "yalnız bırakıldık" duygusunu derinleştiriyor.
"24 saatte çözerim" sözünden geri adım
Seçim kampanyası sırasında Rusya-Ukrayna savaşını "24 saatte çözeceğini" iddia eden Trump, bu sözünün artık ciddi alınmaması gerektiğini ima etti.
Son günlerde bu ifadeyi "biraz da alaycı şekilde" kullandığını belirtti. New York Times'a konuşan kaynaklara göre, Putin, Trump'ın bu ekonomik iş birliği hevesini iyi okuyor ve görüşmelerin büyük kısmını ticari fırsatlara yönlendiriyor.
Trump için asıl hedef: "normalleşme"
New York Times'a göre Trump'ın son açıklamaları, Rusya ile ilişkileri "normalleştirme" arzusunu giderek daha açık şekilde dile getirdiğini gösteriyor. Ancak bu "normalleşmenin" içeriği belirsiz.
Birinci döneminde bazı önemli silah anlaşmalarından çekilen Trump, şimdi yeni bir ekonomik açılım planlıyor. Enerji, nadir elementler ve altyapı yatırımları, Trump'ın ajandasında üst sıralarda yer alıyor.
Bu adımların atılabilmesi için savaşın sona ermesi şart. Ancak Trump yönetimi artık bu hedefe ulaşmak için Ukrayna'nın kazanmasına değil, sadece savaşın bitmesine odaklanmış görünüyor.