Kaldırılsa ne olur?

Hafta sonunda çıkan tantanayı gördünüz mü? Uydu üzerinden yayın yapan bazı çirkef kanalların 'arkadaş bulma' adı altında resmen seks pazarlamasının önüne geçmek için çıkartılan Kanun Hükmünde Kararname, 'Evlilik programları kaldırıldı' yaygaralarına neden oldu. En çok bağırıp çağıran da CHP'liler oldu.
Peki yayıncısı, yapımcısı ve sunucusundan başka kimseye fayda sağlamayan, kerameti kendinden menkul izdivaç programlarını savunmak, ana muhalefete mi düştü? Madem izdivaç programlarına bu kadar meraklısınız, koyun Halk TV'ye bir program da rahatlayın. Nasılsa 'kasetçilik' parti programınıza bile girecek yakında...
Peki bu izdivaç programları halkın büyük bölümünden şikayet aldığı, RTÜK'e binlerce şikayet yağdığı, Meclis'te konuyla ilgili araştırma komisyonları bile kurulduğu halde niye ekranda?
En iyisi bu programlarda neler yaşandığını bir kez daha hatırlayalım...
Adı 'izdivaç' olan programlar iyice zıvanadan çıkmış, evlilik müessesesinin kutsallığını tehdit eder hale gelmişti. 80 yaşında dedeler ile nineler stüdyoya göbek atarak giriyor, insanların izdivacı, ibibik kuşlarının çiftleşme dansı düzeyine indiriliyordu.
Sözde evlilik adaylarının localarda giriştikleri çirkin atışmalar; kenar mahalle dilberlerinin göbek taşında saç saça baş başa kavga ettikleri anları bile aratır hale gelmişti. Ruhen dengesiz olduğu bir bakışta anlaşılan tedaviye muhtaç kişiler, izdivaç programlarında kapışılıyor, oradan oraya transfer oluyordu. Bazı programlarda olan bitenin ne kadar düzmece olduğu, zaman zaman patlayan haberlerle ortaya çıkıyor, yapımcılar kanalın şoförlerine cüppe giydirip nikah memuru olarak gösteriyor, nikah masalarındaki sahtecilik tavan yapıyordu. Bütün bunlar yaşanıp dururken RTÜK'ün verdiği uyarı ve para cezaları da işe yaramadı.
Bir televizyon yazarı olarak, bir televizyon program türünün KHK (Kanun Hükmünde Kararname) ile yasaklanmasını zil takıp oynayarak karşılayacak değilim elbette. Ama kurum ve kuruluşlar işlerini yapmazsa; dahası, gözlerini reyting hırsı bürümüş kanal yönetimleri ve yapımcılar kendi göbek bağlarını kesmezse, eninde sonunda olacak olan da budur. Sen trafik ışıklarına uymazsan, ileride bekleyen polis cezanı keser!
Peki izdivaç programları neden bu kadar tutuldu? İzleyici kitlesini analiz ettiğimde gerçek ortaya çıkıyor. Eğitim ve gelir düzeyi düşük, görece yaşlı izleyici, bu program türüne adeta dört elle sarılmış. Geriye kalan izleyiciler ise ekranda yaşananları, komedi programları ve güldürü dizilerinden daha eğlenceli bulduğu için takip ediyor.
Yani ağlanacak halimize gülmek için... Peki emekliler, yaşlılar neden izdivaç programı izler?
Yanıtım net:
Flörtsüz geçen yılların acısını çıkarmak için.
Çünkü onların zamanında kızlar ile erkekler 'ayrı kamplarda' yaşardı.
Bir kızı çay içmeye götürmek için önce ailelerin huzurunda 'sözlenmek' gerekirdi.
Hiç canım çekmiyor ama bana göre KHK ile başı uçurulması gereken daha pek çok ekran uygulaması var. Örneğin; yazmaktan, söylemekten dilimde tüy biten aldatıcı reklam uygulamaları ve her türlü yasayı delen uzun reklam kuşakları meselesi... Mesela; uydu üzerinden yayın yapan pazarlama kanallarında fütursuzca reklamı yapılan cinsel içerikli, ne idüğü belirsiz ilaçlar, kremler vs... Yine benzer kanallarda açıkça reklamı yapılan, başta bal olmak üzere merdivenaltı mamuller... Çocuk istismarı üzerine kurulu dramatik diziler... Reyting almak adına şehit haberlerinin üzerinde adeta tepinen yapımlar ve yine aynı duyarsızlıkla hareket eden haber bültenleri...
Madem bu ülkede diğer kurum ve kuruluşlar ilgisiz, bilgisiz, kifayetsiz ve dirayetsiz; o zaman şeriatın kestiği parmak acımaz!