MELİH ALTINOK

Ne yapıyorsun İsmail?

İsmail Küçükkaya'nın, HDP provokasyonu sonucu 37 sivilin ve 2 polisin hayatını kaybettiği 6-8 Ekim olaylarının yıldönümünde programına aldığı konuk konuşuluyor.
Herkes Küçükkaya'nın bu önemli yıldönümünde, cezaevinde tutuklu bulunan Selahattin Demirtaş'ın eşini yayına almasını eleştiriyor.
Haklılar da.
Bense İsmail'in bu radikal mesajı verme görevini nasıl üstlendiğini merak ediyorum.
Çünkü Orta Anadolulu, Gazi Üniversitesi'ndeyken ülkücülere takılmış ve meslek hayatı boyunca ortadan yürümesiyle bilinen ortalama bir profil için bu fazla radikal kaçan bir militanlık seviyesi.
Tamam, insanların fikirleri elbette değişebilir.

İsmail de artık
PKK'nın legal kanadı olduğunu yöneticilerin de gizlemediği HDP'nin ve Selahattin Demirtaş'ın varlığının demokrasi açısından elzem olduğunu düşünüyor olabilir.
Ne diyebiliriz ki? En fazla eleştirir geçeriz.
Ama İsmail'in tavrı buram buram takiye kokuyor.
Zira yaptığı işin yanlış olduğunu düşünüyor olmalı ki, PKK ile organik bağını gizleme gereği bile duymayan bir siyasinin eşiyle verdiği pozu yumuşatma gereği duyuyor. Tabii yardımına her zaman olduğu gibi Atatürk posteri yetişiyor.
Bilemiyorum "yeni Atatürkçülük" belki de öyle bir şeydir... Yeni CHP gibi...
Yedinci ok, iktidarı devirmek için emperyalist devletlerin kullandığı kiralık katil çetelerinin makyajlı partileriyle flört etmektir.
Ancak dün sosyal medyada Atatürkçü seyircilerinin de İsmail'e tepki gösterdiğini gördüm.
Anlat da öğrenelim, yoksa tufaya mı geldin İsmail?

***


CHP SANDIĞI GÖRMEDEN İKTİDAR PROVASINA BAŞLADI
CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu dün ilçe başkanlarını toplayıp Büyükada'ya çıkarma yaptı.
Amaçları, İBB'nin davalık olduğu TÜGVA'yı binasından tahliye etmekmiş.

Gürsel Tekin iktidara geldikleri günün ertesi sabahı nereye nasıl "çökeceklerini" ayrıntılarıyla tarif etmişti.
Anlaşılan o ki Kaftancıoğlu da bir iktidar provası yapmaya karar vermiş.
Birkaç belediye alınca, mahkeme kararlarını elinin tersiyle itip sokak kabadayılığına soyunanların, oldubittiyle işlerini görmeye başlayanların iktidarını düşünemiyorum.

***


TİKTOK'A NE KADAR TEŞEKKÜR ETSEK AZDIR
Sosyal medyada yayılan bir tweet var. Hep eleştirilen Tiktok'un faydalarına dair.
Aynen şöyle:

"Tiktok gibi uygulamalar
aslında çok faydalı. Eskiden bu tarz uygulamalar yokken, ülkedeki gençlerin neler yaptığını bilmediğimiz için içimizde geleceğe dair bir umut oluyordu. Bu uygulamalar sayesinde gençlerin tamamen umutsuz vaka olduklarını görüp, içi boş umutlara kapılmıyoruz."
Teşekkür Tiktok.
Not: Birkaç gün müsaadenizi istiyorum. Görüşmek üzere.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.