Trump seçilse de seçilmese de kaos kapıda
Bizim buralarda da nefesler tutuldu. Çünkü ister istemez Donald Trump'ın, küresel merkez medyanın "favori adayı" Hillary Clinton karşısında, anketlere rağmen seçildiği 2016 seçimlerini hatırlıyoruz. ABD'nin iç siyaset malzemesi olan coğrafyalar nasıl da kazan gibi kaynamaya başlamıştı. Avrupa ülkelerinin güvenli kentlerinde bile bombalar patlıyor, OHAL'ler ilan ediliyor, terör dalgası esiyordu.
Yılbaşı gecesi gerçekleştirilen Reina saldırısından sonra bıçak gibi kesilen bu kaotik süreçten Türkiye'de fazlasıyla nasibini almıştı. Obama ve onun mirasçısı Hillary'nin, ABD'nin Orta Doğu'daki PKK-YPG üzerinden varlığına gerekçe gösterdiği DEAŞ markasının kullanıldığı saldırılarda canlarımızı kaybettik. Darbe girişimine bile maruz kaldık.
Ta ki Trump 20 Ocak'ta başkanlık koltuğuna oturana kadar...
O günlerde bu köşede eskiden Ecevit için söylenen bir söze atıfta bulunup "Obama gitti Trump geldi terör bitti" diye yazmıştım.
***
Dikkat ederseniz seçimlerin yapıldığı 3 Kasım 2016 tarihini değil, Trump'ın seçildikten ancak 2,5 ay sonra koltuğuna oturduğu tarihi milat olarak gösteriyorum.Çünkü aradan geçen süre de ABD'de seçime dahil. Tıpkı yarınki seçimlerin ardından gireceğimiz süreç gibi...
Bu kez şaibe iddialarının odağında "ABD seçim projesi" gereği erken kullanılan oylar olacak. 328 milyon nüfusu olan ülkede, posta ve erken kurulan sandıklar yoluyla şu ana kadar 90 milyon kişinin oyunu kullandığı belirtiliyor.
Bu oyların güvenilirliğine ve geçerliğine dair tartışmalarsa şimdiden başlamış durumda.
***
Trump kazansa da kaybetse de hukuk yoluyla bir savaşın yaşanacağını tahmin etmek zor değil.Her ne kadar Başkan Trump yaptığı son atamalarla yüksek yargıda gücünü pekiştirmiş olsa da ABD medyasının kayda değer yorumcuları, işin sokağa taşma ihtimalini de göz ardı etmiyorlar.
Trump "4 Kasım'da medyada daha az korona haberi göreceksiniz" şeklindeki açıklamalarıyla kendine güvendiğini ve "netleşmenin" daha erken olacağını söylüyor. Biden seçim gecesi Muharrem İnce gibi "adam kazandı" deme basireti gösterse bile temsilcisi olduğu kesimlerin yapamayacağı şey olmadığını da yaşayarak öğrendik.
Dolayısıyla, bu kez de pandemi gündemiyle tüm dünyayı esir alan ABD seçimlerinin sonlanması için daha beklememiz gerekecek.
Evet, katılıyorum, bitse de gitsek!
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
- Mangal (01.05.2024)
- Jet yakıtı meselesi (29.04.2024)
- Bilmem ‘Bizim üniversitelilerde tık yok’ diyenler utanırlar mı? (28.04.2024)
- Geçti o günler cancağızım (27.04.2024)
- Bu konuyu da gündeme getirir misiniz Özgür Bey? (26.04.2024)
- Dön baba dönelim... (24.04.2024)
- Irak petrolü Türkiye’yi çok rahatlatır (22.04.2024)
- Bu da oldu, gazeteci Dündar basına yayın yasağı getirdi (21.04.2024)
- Korkma belki fiyatlar düşmez! (20.04.2024)
- Kim iş yapmaya geldi kim yemeye görelim (19.04.2024)