Her burjuvanın ayrı bir işçi sevişi var

Kürtçe konuşan kapıcısından rahatsız olur, arkasından "Barzo" der... Ama son zamanlarda oyu HDP'yedir.
Eşinin başı örtülü diye kocası Abdullah Gül'ü Cumhurbaşkanı adayı yapmamak için Cumhuriyet mitingleri düzenler... Aradan birkaç yıl geçer... Bu kez umudu, aynı adamın Cumhurbaşkanı adayı olmasındadır.
Dün de aynı "toplumsal tortu" 1 Mayıs'ı kutluyordu. Asgari ücret kadar hesap bıraktıkları restoranlarda azarladıkları garsonlar "tatil matil" demeden çalışırken, onlar İnstagram'da "emekten" bahsediyorlardı.
Levent Kırca'nın dediği gibi olacak o kadar...
Zira burası ülkenin en büyük kapitalistlerinden biri olan Ali Koç'un "kapitalizm işçiyi sömürüyor" diye yakındığı bir memleket.
Ve kuşkusuz, her "beyazın" ayrı bir işçi sevişi var.

***

ALLAH KERİM TEK YOL DEVRİM!

Kabul edelim, dünkü 1 Mayıs gösterilerinde en çok dikkat çeken afiş Saadet Partisi'ninkiydi.
SP, afişinde anarşistlerin o meşhur "A"sını kullanmıştı.
Radikal bir sıçramayla Milli Görüş gömleğini çıkartıp anarşistliğe soyunan Temel Bey, belli ki 100 bin imza için profilini çeşitlendiriyor.
O halde kendisine ve partisine bir tavsiyem var. Geçtiğimiz yıllarda 1 Mayıs alanlarında anarşistlerin kortejlerinde görmüştüm. "Camiler yıkılsın, imamlara özgürlük" pankartı açmışlardı.
SP bir dahaki eylemde bu veya başlıktaki gibi bir sloganı tercih etmeli.
Zira sosyalistlerden en önemli farkları, proletarya diktatörlüğü sürecini atlayarak devlet aygıtını hemen yıkmak olan anarşistler, Temel Bey'in afişindeki yaşatılması gereken devletten hiç hoşlanmıyorlar.

***

CHP'NİN ADAYINI BİLMEK KEMAL BEY'İN DE HAKKI
Posta yazarı Rauf Tamer, CHP'nin "Erdoğan'ı çıldırtmasını umdukları" adayını biliyormuş...
"Ama söylemem" diyor, "Söylersem Kemal Bey öğrenir..."
Bu kadar acımasız olma Rauf Abi... Yerine Cumhurbaşkanı adayı göstereceği kişiyi bilmek Kılıçdaroğlu'nun da hakkı.

***

HAZİNEDEN GEÇİNMELİ MESLEKSİZ ADAY ADAYI
Erken seçim kararı alınır alınmaz aday adayları piyasa çıktılar.
Gazeteciler, troller, sosyal medya ünlüleri akın akın adaylık başvurusu yapıyorlar. Açık söyleyeyim vasatlık diz boyu. İçlerinde işi, yani aklımızı ciddiye aldığını gösterenlerin sayısı bir elin parmaklarını geçmez.
Türkiye'nin en kararlı liberallerinden Profesör Atilla Yayla ise bu aday bolluğundan memnun olanlardan.
Sivil siyasetin umut olması bence de olumlu bir gelişme. Ancak seçmenler olarak adayların, imajlarını, iddialarını ve söylemlerini özgürce eleştirmek de bizlerin hakkı.
Kaldı ki aday tablosuna bakınca görünen de "demorkrasiye inançtan" ziyade Çetin Altan'ın o harika tarifiyle "hazineden geçinmeli mesleksizlerin" umudu değil mi sevgili Hocam?