MEHMET BARLAS

Bunca sorunla kuşatılmışken içe dönebilir miyiz?

Zaman tüneline girip geçmiş zamanlara dönmek film senaryolarında mümkündür ama bunu ülke olarak gerçek hayatta denemeye kalkıştığınız takdirde yok olabilirsiniz. Bugünü geçmiş zaman ölçülerinde yaşayabilmek, ancak bireylere özgü bir lüks olabilir. O durumda da bunu yapan kişi alay konusu olur. Kişi bir eşyaymış gibi, ona antika derler.
Eski günler
Türkiye'nin herkesle dost göründüğü ve kendi coğrafyasındaki sorunlara bile uzaktan bakabildiği yıllar geride kaldı. O yıllar Soğuk Savaş yıllarıydı.
Kimse karşı bloktaki ülkelerin sorunlarına karışamazdı. Türkiye'deki veya İran'daki darbeler Amerika'nın, Çekoslovakya ya da Macaristan'daki darbeler de Sovyetler Birliği'nin meseleleriydi. Bunun gibi Suriye'deki ve Mısır'daki oluşumlarla Sovyetler Birliği ilgilenirdi. İsrail ya da Lübnan veya Ürdün de, Amerika'nın alanındaydılar.
Şube gibiydi
Türkiye'nin MİT'i de, CİA'nın veya Mossad'ın şubesi gibiydi. Görevi darbecileri izlemek değil, komünistleri kovalamaktı. Almanya da, Türk istihbaratçılarını destekler ve "Misafir Türk İşçileri" arasına sızması muhtemel komünistlerin peşlerine birlikte düşülürdü.
Dünya Savaşı devam ediyor
Şimdi o günlere dönmek mümkün değildir. Soğuk Savaş bitmiştir ve yeni dünya dengeleri oluşmaktadır. Bir anlamda bizim de bulunduğumuz coğrafyada adeta 1'inci Dünya Savaşı devam etmekte, sınırlar yeniden belirlenmektedir. Ancak İngiltere ve Fransa'nın yerini alan Amerika Birleşik Devletleri onlar kadar usta olmadığı için her şeyi yüzüne gözüne bulaştırmıştır ve bölgeye bir güç merkezi olarak Rusya'nın girmesine yol açmıştır.
Eski dostlara ne oldu?
Kısacası sade Ortadoğu'nun değil Balkanlar'ın ve Kafkaslar'ın da radikal değişimler yaşadığı bu hareketli dönemde Türkiye'nin içine dönmesi pek mümkün değildir. Çünkü değişim bazen terör bazen darbe kışkırtıcılığı şeklinde Türkiye'ye de yansımıştır. İşin en dramatik yanı da, eski müttefiklerin bu durumu anlayışsızlıkla karşılamalarıdır. Türkiye'deki darbecilere ve teröristlere kucak açan müttefiklerle eskisi gibi dostluk sürdürmek elbette mümkün değildir.
Taşların yerine oturması zaman alacaktır. Ancak Türkiye bu yeni döneme eskisinden farklı şekilde hazırdır. Herhalde dostlar da düşmanlar da bunun farkına bir gün varacaklardır.
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.