Yamukyan

ORTADOĞU kaynıyor. Suikastler, sivil katliamları, Kızıldeniz'de gemilere saldırılar, Amerikan üslerinin bombalanması, İran'daki mezarlıkta patlatılan bombalarla 100 kişinin öldürülmesi, savaşın yayılma, bölgenin kan gölüne dönme riskine zirve yaptırdı. Böyle bir ortamda bizim muhalefetin Türk Savunma Sanayiine yeni yalanlar ve iftiralarla saldırması dehşet verici. Dünya hemen yanıbaşımızda büyüyecek savaşı, bizim ittihatçı kafa muhalefet ise Türk Sihalarını itibarsızlaştırmayı konuşuyor.
İnsanın "Allah'ım bunlar nasıl kafalar" diyesi geliyor.
Dışişleri Bakanımız Hakan Fidan Gazze'de yaşanan vahşetin tüm bölgeyi yangın yerine döndürecek bir savaşa zemin hazırlayabileceği konusunda hem ABD'yi hem de Batılı ülkeleri defalarca uyardıklarını söYledi. Ve sonunda Türkiye haklı çıktı. Lübnan'da Hizbullah'ın dört önemli ismi İsrail tarafından havaya uçuruldu.
Beyrut'ta İsrail uçakları bomba yağdırarak Hamas'ın 2. liderin, öldürdü. Lübnan'da intikam çığlıkları yükseliyor. Hizbullah "Ağır silahlarımızla İsrail'i perişan ederiz" diye tehditler yağdırıyor. Gerilimin tavan yaptığı bir dönemde İran'da ABD tarafından öldürülen General Kasım Süleymani'yi mezarı başında anma törenlerine binlerce kişi koşuyor. İki çantada patlayan bombalarla 100 kişi ölüyor.
İran Cumhurbaşkanı, "Filistin ve Gazze'de gerçekleşen tüm suçlarda doğrudan rolü olan Amerika'yı ve Siyonist İsrail'i uyarıyorum. Bu suçun ve işlediğiniz diğer suçların acı bir bedelini ödeyeceğinizden şüpheniz olmasın" diyerek Kasım Süleymani'nin mezarında patlatılan bombaların intikamının ağır olacağını haykırıyor. Irak'ta, Suriye'de Amerikan üsleri bombalanıyor, askerlerin yaralandığını açıklayan ABD, ölü sayısı konusunda ağzına fermuar çekiyor.
İran'ın Yemen'de yönettiği Husiler İsrail'e savaş ilan etti. Eylemlerinin ardından çok sayıda gemicilik şirketi, Kızıldeniz'deki seferlerini durdurma kararı aldı. Pentagon 18 Aralık 2023'te de Kızıldeniz için "Refah Muhafızı Operasyonu" adında çok uluslu bir misyonun oluşturulduğunu duyurdu. Yani bunun adı "Kızıldeniz'e yerleşiyoruz" demekti.
Husilerin saldırıları, Akdeniz'i Kızıldeniz'e bağlayarak Avrupa ile Asya arasındaki en kısa rotayı sunan ve küresel ticaretin yüzde 12'sinin yapıldığı Süveyş Kanalı'ndan geçişleri dinamitliyor. Kızıldeniz'de ticari gemilerin uğradığı saldırılar ve şirketlerin peş peşe aldığı kararlar, küresel ekonomide yeni bir "Tedarik zinciri krizini" patlatmak üzere.
ABD önceki gün Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyini Kızıldeniz'de gemilere saldıran Yemen'deki İran yanlısı Husilere karşı acil harekete geçmeye çağırdı. İran'ı da Husilere destek verme konusunda seçim yapmasını istedi.
Husiler 19 Kasım 2023'ten bu yana 20'den fazla saldırı düzenledi. Husiler 2023'ün son günü kargo gemisine binmeye çalışırlarken ABD güçleriyle çatışmaya girdiler. İki, gün önce de başka bir konteyner gemisini hedef aldılar. İran Husilere insansız hava araçları, karadan atılan seyir füzeleri ve balistik füzeler dahil gelişmiş silah sistemleri ve para desteği yağdırıyor. ABD'den yapılan açıklamada "İran'ın, Kızıldeniz'deki ticaret gemilerine yönelik operasyonların planlanmasına ciddi katkı bulunduğunu biliyoruz." dendi. İran ya Husilerden desteğini çekecek ya da bedel ödeyecek çığlıkları yankılanıyor.
2015 yılında Netenyahu İran'la nükleer bomba üretimini durdurma anlaşması yapmaya çalışan Obama'ya ateş püskürmüştü. ABD'ye gidip kongrede konuşarak adeta Obama'ya meydan okumuştu. O kongre konuşmasında gündem İran'dı. İsrail, İran'ın da tıpkı Irak gibi ABD tarafından yerle bir edilip işgal edilmesini istiyordu. Tel Aviv'den sürekli Washington'a "İran'ı vur" çağrıları yapılıyordu. Obama'dan sonra gelen Trump "Beni savaşa sokmak için yırtınanlar var ama bu oyuna gelmeyeceğim" diyordu. O yırtınanlar İsrail'i kuran ve ABD'de paralel yapı haline gelen zengin ailelerdi. Şimdi bir el İranlı general Kasım Süleymani'yi anma töreninde bombalar patlatarak 100 kişiyi öldürdü. MOSSAD-MI6 ortak operasyonu olma ihtimali çok yüksek.
İran'ın intikam duygusuyla hata yapmasını ve ABD'nin de müdahil olarak İran batağına çekilmesini hesaplayanlar şu anda avuç ovuşturuyor. İsrail'e insanlık dışı savaş suçunda destek vererek dünyanın en ahmak ülkesi haline gelen ABD'den ise dün "Vallahi Billahi İran'daki bombaları biz patlatmadık" şeklinde adeta ağlayarak yalvaran açıklamalar geliyor. Baş sağlığı mesajıyla İran'ı yalayan, batağa saplanma korkusu yaşayan zavallı aptal bir Washington çıkıyor karşımıza. Böyle bir ortamda bizim muhalefet milletvekilleri dünyanın övgüler yağdırdığı SİHA'larımıza ve vergi rekortmeni olarak ilk sıraya yükselen Bayraktar grubuna yalan ve iftiralarla saldırıyor. Gerçeğin ortaya çıkması, yalanların çürütülmesi sonucunda özür bile dileyemiyorlar. Gurur duymak varken iftira duyurmayı seçenlerin kafası neyi yaşıyor anlamak mümkün değil. Bu işte bir yamukluk var. Gurur kaynağımız SİHA'larımıza yalanlarla sarılan bu Yamukyanların iktidar olduğu dönemlerde bu ülkede her yıl genelev işleten Manukyan vergi rekortmeni oluyordu. İyi mi?