BEKİR HAZAR

Ya dinleyecekler ya da…

BAŞKAN Erdoğan bir kez daha dünya gündemini belirledi.
Beyazsaray'dan Pentagon'a, Avrupa Birliği'nden dünya başkentlerine kadar her yerde Türkiye konuşuluyor. Siyasiler, askerler, akademisyenler ve Batı medyasının tamamında ana başlık Türkiye'nin "Finlandiya ve İsveç'in NATO üyeliğine sıcak bakmıyoruz. Boşuna Ankara'ya görüşmeye gelmesinler" çıkışıydı.
Haydi gelin 2005'e gidelim… Başkan Erdoğan Moğolistan gezisi dönüşünde açıklamalarda bulunuyor ve "İskandinav ülkeleri Türkiye'deki terör örgütünün uzantılarını parasal olarak destekliyor" diyordu.
Gazetelere 17 yıl önce manşet olan bu sözleri kapsayan dört İskandinav ülkesiydi.
İsveç, Norveç, Danimarka ve Finlandiya… Bu dört ülkenin PKK'ya nasıl yardım ettiği o gün şu şekilde haber oluyordu;
Danimarka; 1995'te ERNK'nın ofis açmasına izin veren Danimarka, Fransa'nın yayın lisansını iptal ettiği Med- TV'nin devamı olan Roj TV'ye de kapılarını açtı.
Norveç; Türkiye'nin tüm itirazlarına rağmen PKK'nın siyasi kolu olan ERNK'nın (Kürdistan Ulusal Kurtuluş Cephesi) 1999 yılında büro açmasına izin verdi. Terör örgütü üyeleri Norveç'teki Türklerden para topluyor, PKKlıların sığınma taleplerine olumlu cevap veriliyor.
Finlandiya; Fin-Kürt Dostluk Derneği, Kürt Enformasyon Merkezi gibi kuruluşlarla PKK uzantısı dernekler faaliyetlerine devam ediyor. PKK sempatizanları 'bağış' adı altında para topluyor. Türk makamları, itirazlara rağmen Finlandiya'nın işbirliği konusunda gerekli hassasiyeti göstermediğini söylüyorlar.
İsveç; PKK'nın 'terör örgütü' olduğunu kabul eden İsveç, ERNK başka olmak üzere örgüt uzantılı faaliyetlere izin veriyor, burada da örgüt için para toplanıyor. 40'ın üzerinde Kürt derneği, 'İsveç Kürt Dernekleri Federasyonu' adı altında faaliyet gösteriyor.
Bu ülkelerden PKK'ya 17 sene içinde milyarlarca dolar gitti. Suriye'deki PKK'ya bugüne kadar sadece devlet eliyle 250 milyon dolar veren İsveç'in Dışişleri Bakanı Linda, makamında ağırladığı PKK'lı teröristlere "Size 2023 bütçemizden 376 milyon dolar daha ayırdık" diye müjde veriyordu. PKK'lı teröristler de "Hurra çekiyordu. Bugün geldiğimiz noktada PKK'ya yapılan son operasyonlarda terörist inlerinde tonlarca İsveç yapımı silah ele geçiriliyordu.
Güvenliğin için NATO'ya girmek isteyeceksin, NATO üyesi ülkenin sivillerine, vatandaşlarına saldıranlara milyarlarca dolar ve silah yağdıracaksın...
Böyle bir zihniyete ancak "Has…" denir. O yüzden Türkiye'nin duruşu çok önemlidir. Bugün PKK, Amerikan terör örgütüdür.
Tüm Avrupa bu teröristlerin yanındadır. Tamamına yakını NATO üyesidir. Tüm Avrupa, güvenliklerinin Türkiye tarafından korunduğunu bile bile teröristleri destekleyerek bizim güvenliğimize saldıracak kadar alçaktır. Gün geldi içlerinden bazıları Rusya ve Can derdine düştü. Türkiye'nin onayına muhtaç hale geldi.
Başkan Erdoğan geçmişte PKK'ya sahip çıkan Batı'ya "Gün gelir beslediğiniz terör sizi vurur" diyordu.
Fena halde vuruldular, kapımızda tüm batı başkentleri şu an yalvarıyor. Bunları kapılarda bekletmek şart oldu.
Şimdi utanmadan kılı kırk yararak, elli defa düşünerek, Türkiye'yi kırmamak adına pozitif açıklamalar yaparak yaranmaya çalışıyorlar. İşte bu terör seviciler, içimizdeki Batı sevicilerin asla anlatmayacağı genişlikte bu kadar ikiyüzlü alçaklardır. ABD PKK'nın ve NATO'nun patronudur. O halde PKK artık bir NATO terör örgütüdür. Türkiye NATO eliyle binlerce şehit vermiştir. Şimdi eline geçen her fırsatta bu alçakları süründürmelidir.
Beyazsaray'ın resmi yayın organı dün Macron'un eski Savunma danışmanı Fransız General Dominique Trinquand ile bir röportaj yayınladı.
Bakın ne diyor Fransız General; "Türkiye için PKK, binlerce Türkü öldüren bir terörist hareket. Dolayısıyla, bu ülkelerin, teröristleri topraklarında kabul etmelerini istemiyor. Türkiye'nin tepkisi bu. Son derece açık bir şekilde söylüyorum. Bizim için, Türkiye'de olmadıkça, bunu görmek çok zor.
Türkiye'de çok sayıda kişiyle konuşuyorum. Her defasında 'Bunlar terörist' dediler.
Suriye'deki Fransa'nın ve NATO'nun PYD ile ortaklığını 'PKK ortaklığı' olarak gördüler. Aslında, 'PKK ile değil PKK'nın müttefiki ile müttefik' olduğumuzu söylediğimde, 'Ama siz Bataclan'da 200 kişiyi terör saldırısında kaybettiniz, biz binlerce kişiyi kaybettik. Bunu kabul edemeyiz' yanıtını verdiler. Her zaman sınırın diğer tarafında neler olduğunu dinlemek lazım." Evet artık bizi ya dinleyecekler… Ya da dinleyecekler… Artık Eski Türkiye yok.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.